Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hayat
Bir parçası kayıp bir bulmaca gibi...
Sayfa 100 - alkım
kayra haklıymış. gerçekten de hikâyenin sonuna geliyoruz. ve çok yükseklerden düşeceğiz. unutuyoruz. hissetmiyoruz. istemiyoruz. yaptıklarımız, daha çok eski alışkanlıklar. konuşmalarımız, elli kelimelik bir bulmaca. çok fazla tanıdık hayatı. şimdi kusma zamanı! ama her tükürüğümüz pislik, yanında bizden bir parça da götürüyor.
Reklam
Akıl yürütmeye kendini veren, gerçekten kendini veren bir insan bu akıl yürütmenin çıkış noktası olarak olgulara -en azından bir olguya- ihtiyaç duyar. Oysa, metafizikte, yola çıkabileceğimiz en ufak olgu yoktur. Evren sistemi bir olgu değildir, çünkü bu sistem bütün olguların toplamıdır ve biz, bütün olguların toplamanın, olgu olarak ne olabileceğini bilme imkânina sahip değiliz. Yaşamın olguların arasında yönümüzü bulmaya yarayan görecelik ölçütümüz yoktur. Yanılsama olasılığı evren sistemi "olgusu" içinde ortadan kaldırılamaz, çünkü bir denetimde bulunmamızı sağlayan olgunun yanında başka olgu yoktur. Diğer olgular karşısında belirli bir olgu ya gerçektir ya da değildir; even sistemi gerçekdışı olabilir... "Böylece, her metafizik sistem, kendini akıl yürütmeye adayan insan için, entelektüel olarak bir olanaksızlıktır.
Cesur olamadığımdan ve cesur olduğumu da hayal etmediğimden, maruz kalınan risk nedeniyle, hatta korku nedeniyle de diyebilirim, ruhumun serserilik etmesine izin vermemek gibi tuhaf bir niteliğim de vardır. Bir yaprak gibi titreyebilirim; ama her zaman çelik bir bıçak gibi düşünürüm.
"Bireyselliğimizi ortadan kaldırmaya yarayan güç, tersine çevirdiğimizde, bu aynı kişiliği dayatmamıza yarayan güçtür.Konsantrasyon, itaatte de tahakkümde de aynıdır. Sorunun psikolojik anahtarı budur.
Reklam
Resme dair en ufak bir estetik kavrayışı olmadan,resim yapmaya “yeteneği”olanilir. Tek bir düz çizgi çekmeyi bilmeden,bu estetik kavrayışı olabilir
Kendinin dünyanın en büyük günahkârı olduğuna inanma zahmetine iradedışı katlanan kişi kendisiyle iradedışı çok meşgul olmaktadır.
bir megalomani ögesi, ister dinsel ya da felsefi olsun isterse de başka türlü, bütün soyut yorumlayıcı çılgınlıkların somut temelidir. Kimse kendi kişiliği hakkında, bu kişilikte başkasına dair bu yoğun ya da sabit kaygı için bir neden bulamadan kendi kişiliği hakkında yoğun ve sabit kaygıyı başkalarına atfedemez.
"Ilk bakışta, deli başkaları gibi düşünmeyen kişiymiş gibi gelir. Bu doğru değildir. Delinin düşünceleri düzensiz olabilir, ama daima sıradandır. Fikri düzensizliğin fikirlerle alakası yoktur. Deliyi niteleyen şey, başkaları gibi hissetmemesidir. Bu, delilerin işlediği tipik cinayetlerde açık seçik görülür. Örneğin deli, en çok sevdiği kişiyi öldürebilir. "Canide irade hastalığı vardır.
Reklam
Dahide uyumsuzluk entelektüeldir: O, diğerleri gibi düşünmeyen, düşünemeyen biridir. Delide uyumsuzluk duygusaldır: Başkaları gibi hissetmeyen, hissedemeyen biridir. Canide uyumsuzluk iradeyi içerir: Başkaları gibi istemeyen, isteyemeyen biridir.
"Insanı öldüremeyen biri tavuk da öldüremez. Tersine, bir tavuğu öldürebilen insan da öldürebilir. Başka insanları onun gözünde tavuk ya da gayet belirli bir insan yapan koşulları sağlamaktır önemli olan. Yani, varoluş duygusunun değil (ki bu öldürebilen insanda zaten silinmiştir), baska bir insanin yaşamının kendi yaşamıyla özdeşliği mefhumunun (gerçekten öldüren kişide bu silinmiştir) silinebileceği dışsal koşulları sağlamak.
"Insan varlığında paniğe iki şey neden olabilir: Ya doğal istidat, yani aşırı korkuya, başka deyişle ödlekliğe doğal eğilim, ki bu, doğası gereği, ufacık bir korkuyu ya da küçük bir riski bir panik gerekçesine dönüştürür. Ya da gerçek bir tehlikenin, hakiki bir riskin aşırı etkisi, ki bu etki altında kişi, normalde cesur olsa bile -hatta, dışsal olgu sonucu, anormal şekilde- geçici olarak ödlekleşir.
korkuyu ya da baskıyı ortadan kaldırma amacıyla intihar etmek isteyen kişi yolunu şaşırır, içgüdüsü karışır, kendine karşı çıkar; ve sonunda, savunmak için korkuyu ya da baskıyı ortadan kaldırmak istediği yaşama saldırmış olur. Dolayısıyla, intihar açıkçası bir panik eylemidir; doğası, korkunun o keskin, anlamsiz ve paradoksal biçiminin doğasına uyum sağlar.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.