Dostoyevski'nin karakter tahlilini, psikolojiyi, felsefeyi, tarihi, milliyetçiliği, dini, eğitimi, sosyolojik bakış açıyı harmanlayarak eserini sunuşu bende çok derin etkiler uyandırdı. Sürekli sorguladığımız tanrı kavramı üzerinde iki zıt kutbu çatıştırması ve bunun altında başarıyla kalkması Dostoyevski'nin kaleminden gelirdi zaten. Çoğu zaman Tolstoy mu, Puşkin mi, Gogol mu, Dostoyevski mi? tartışmaları yapılır. Dostoyevski diyorum sadece. Çünkü diğer yazarların külliyatını iyi bilen bir yazar var karşımızda ve onlardan farklı olarak her romanında farklı bir zevk vermeyi kesinlikle başarıyor. En çok etkilendiğim kısımlar Zosima hayatını kaybettikten sonra mucize bekleyen halkın hüsrana uğraması, şu soğan meselesi ve avukatın yapmış olduğu ebeveynlere seslenişi oldu... Yazacak çok şey var anlatacak kelam biriktirdim. Etkileyici bir inceleme yapabilirdim fakat buna yetecek gücümün olmadığını biliyorum. Bu arada kitap tamamlanmış olabilir ama bana yarım bırakılmış hissiyatı verdiği için burukluk hissediyorum. Yazarımız keşke daha fazla uzatamayalım cümlelerini kuracağına yirmi yıl sonrası için de bir şeyler karalasaymış... Bunun dışında Karamazov Kardeşler en sevdiğim Dostoyevski romanı oldu. Okumanızı tavsiye ediyorum, iyi okumalar diliyorum.