Maalesef beklediğim gibi olmadı. Kitap'a hevesle başladım ama beklentimi pek karşılamadı. Okuyup beğenen kesin vardır. Ama beni pek memnun etmedi. Kafa rahatladıcı kitaplardan.
Puanım: 2/10
İşte ümit etmenin sonu budur, dedi. Avucunu yalarsın. Yinede o kadını bulmamam iyi oldu. Asla sesi kadar güzel olamazdı. Yanan gümüş gibi, nehir taşlarına vuran ay ışığı gibi, dudaklarına değen bir tüy gibi parlak ve müthiş sesi kadar güzel olamazdı.
Kimse beni lafa tutmasın diye gözlerimi yere dikerek merdivenin ilk basamağına adım attım.
İşte o anda kulağıma bir ses ilişti;yanan gümüş gibi, yanağıma konan buse gibi bir ses. Başımı sevinçle kaldırırken o sesin Aloine’imden geldiğini biliyordum. Başımı kaldırdım, onu gördüm ve aklımdan tek bir sözcük geçti.
Güzel.
Bir adım geri çekildim ve boynumun tutulma riskini azaltarak yüzüne baktım. Gözlerinde neşeli parıltılar oynaşırken, o da bana bakıyordu. Konuşmadan öylece duruyorduk, gülümsemeye devam ediyordu. Bakışlarından kaçmaya çalışarak gözlerimi aşağıya doğru kaydırdım. Keşke yapmasaydım...
Gamzesi vardı! Daha önce nasıl fark edememiştim ben! Gülüşünün tansiyon hastası olmamı sağlayacak derecede güzel olması yetmiyormuş gibi, bir de şu gamzesi çıkmıştı başıma. Ya Rabbim, sen aklımı koru emi!
O gamzeyi okşamak, öpmek istiyordum ama nitekim hayatın acı gerçekleri kendisini hemen hatırlatıveriyor- du. Hayal kırıklığıyla iç çektim. Huzursuz olduğumu fark ettiğinde gülümsemesi azaldı
Dersin başlamasına beş dakika vardı. Hızlı bir şekilde
merdivenleri indim. İşimi bitirip yukarı çıktığımda M ert’i
sınıfın kapısının önünde buldum. Bütün vücudum anında
tepki verdi, kalbim dörtnala atmaya başladı.
Tek omzunu kapıya yaslamıştı. içeri girebilmem için
onun çekilmesi gerekliydi. Ancak böyle bir niyeti yok
gibi gözüküyordu. Gözlerine bakmamaya çalışarak, “İzin
verir misin?” diye sordum.
Bana doğru eğildiğinde nefesi kulağımı gıdıkladı. “Bir
şartım var.”
Sesindeki bir şey, beni ona bakmaya zorladı. Gözlerinin
içine bakmak azap vericiydi ama bunu yaptım. “Ne
şartı?”
Bir kaplanın gülüşünü andıracak şekilde gülümsedi.
Ve ardından ağzımı açık bırakacak olan o cümleyi kurdu.
"Benim partime gelmeni istiyorum.
Kitabı daha okumadım ama 2 arkadaşım okudu ve bana anlattı bende okuyacağım çok ama çok korkunç ve kendinizi kitaptan alamıyorsunuz tavsiye edrim(gece okumayın bence)
Tokyo Olimpiyatlarında Türk Milletinin göğsünü kabartan, Türk kadınının gücünü gösteren Trabzonlu kızlar ; Olimpiyat şampiyonu altın madalya sahibi;
Busenaz Sürmeneli 🥇
Ve kendi sıkletinde gümüş madalya sahibi;
Buse Naz Çakıroğlu 🥈
Türk bayrağını göndere çeken sporcularımızı gönülden kutluyorum gurur duydum.
Özür dileyerek bu kitabı internetten okuduğumu itiraf etmeliyim ama ikincisi elimde. Bu kitabın ikincisinin uygun fiyata satıldığını gördüğümde hemen ilkini okudum. Kitap eğlenceliydi, çok bir beklentiniz yoksa iyi bile denebilir. Benim beklentim berbat bir kitap olması yönündeydi o yüzden eğlendim. Kızımız üniversiteye gidiyor ve yakışıklı, okulun popüler çocuğuna ilk görüşte aşık oluyor. Yani klişe bir hikaye ama arada böyle kitaplar okunmalı ki kaliteli kitapları değeri anlaşılsın. İyi günler!