Anılar zihnime doluşuyordu. Saklandıkları yerden çıkıp yaklaşmaya başlamışlardı. Yeniden yedi yaşında olduğumu söyleseniz, bir anlığına da olsa beni kandırabilirdiniz.
Bir gün buradan çıkacak olsaydım delilikler yapma fırsatı tanıyacaktım kendime, aslında herkes deli, en deliler de deli olduklarının farkında olmayanlar.
Zedka bir an ona her şeyi anlatabileceğini düşündü, ama sonra vazgeçti; insanlar hiçbir zaman kendilerine anlatılanlardan bir şey öğrenmezler, kendi çabalarıyla öğrenirler yalnızca.
Yaşamı boyunca pek çok kez fark etmişti Veronika, tanıdığı bir sürü insan başkalarının başına gelen korkunç olaylardan sanki gerçekten üzgünmüş ve yardım demek istiyormuş gibi söz ederlerdi, ama işin gerçeği, başkalarının acılarından zevk aldıklarıydı; çünkü böylece kendilerinin mutlu ve şanslı olduklarına inanabiliyorlardı. O tür insanlardan nefret ederdi, genç doktorun şimdi içinde bulunduğu durumdan yararlanarak kendi eksikliklerini maskelemesine izin verecek değildi.
Gözlerini açtığında Veronika, “Burası cennet olmalı” diye düşünmedi. Cennette odaları floresan ışıkla aydınlatmazlardı kesinlikle ve de anında başlayan sancı tipik bir dünya sancısıydı. Ah, bu dünyanın acıları hiçbir şeye benzemez, hemen anlaşılır.