Jack London'ın ''Dönek'' adlı eseri 1955 yılında Varlık Yayınlarından Fikret Uray çevirisi ile çıkmıştır. Kitap, kitaba da adını veren Dönek adlı bir öykü ile başlıyor. Daha sonra sırasıyla; Et, Allah’a Ismarladık Jack, Gurur, Cüzzamlı Koolau, Kona Şerifi, Chun Ah Chun ve Aloha Oe öyküleri yer alıyor.
Öyküler birbirinden bağımsız oluşmaktadır fakat ortak karakterler ve mekanlar bulunmaktadır. İlk öyküyü okurken siz de Johnny gibi nefes almakta zorlanabilirsiniz. Bu öykü aslında günümüz çalışma şartları ve saatlerinden (07.00-21.00) çok farklı olmaması bakımından sizin de okurken empati kuracağınızdan şüphem yok. Burada öykünün ''Dönek'' ismini de düşünmeden edemiyorum. İnsan yaptığı yardımları bir gün yapmaktan vazgeçerse o kişiyi 'Dönek' olarak adlandırmak doğru mu ?
Her öyküden bahsederek kitabın heyecanını kaçırmak istemem ama kitapta ikinci öykü olarak yer alan Et ve yedinci öykü olan Chun Ah Chun adlı öykülerden de bahsetmeden bitirmek istemem. ''Et'' adlı öykü basit bir hırsızlık olayı anlatıyor fakat sonu o kadar insani duygular ve çarpıcı bir son ile yazılmış ki bunu için bile okunmalıdır. ''Chun Ah Chun'' adlı öykü ise okurken para fakat huzursuzluk, parasızlık fakat huzur ikilemi arasında güzel bir öykü olarak kitapta yerini almış.
Dönek
İyi okumalar.
206 syf.
8/10 puan verdi
Kitabı okurken sık sık 
The Secret kitabını hatırladım. Eskiden de olan sadece son günlerde daha çok gündeme gelen bir konusu var aslında. Evrende olan her şeyin bir frekansı olduğunu ve akıl olarak değilde kalpten bir şekilde inandığımız taktirde evren onu bizim için uygun hale getirmekte. Aslında bi yaratıcı olduğunu kabul edip dua etmek gibi bir nevi.. dua ederken de kalpten inanıp yaratıcıdan istiyoruz ama anlatılanların yanı sıra, o istediğimiz doğrultusunda nelerden vazgeçtiğimiz veya ne kadar çok çalıştığımız konusundan hiçbir kitap bahsetmiyor ki bence en önemli husus burası yatıyor .. hayalimdeki motoru aldım mesela ama onu alırken kaç yıllık bir çalışma ve kaç bin tl lik kredi çektim kısmını sadece ben görüyorum. Yani iyi güzel hoş, hedeflerimiz için evrene mesaj yolluyoruz ama çalışma öncelikli olursa bi şeyler oluyor, işin bencesi. Tavsiye ederim, iyi okumalar dilerim.
''İki güzel ruh... büyük bir misyon... hayatınıza dokunacak harika bir hikaye''
Merhaba kitap sever dostlar bugün sizlere 
Saba Deniz Uzun 'un kaleme aldığı gerçek bir hayat hikayesi olan 
Mucizenin Doğumu kitabı ile geldim.
Saba Hanım'ın sorunsuz giden hamileliğinin ardından doğumda yaşanan onca olaya rağmen hayata tutunmaya çalışan oğlu ile çıktıkları şifa yolculuğunu anlatıyor kitabında.
Kahramanımız Çağatay'ın dilinden yazılan bir mektup karşılıyor bizi
Ardından Saba Hanım'ın günlüğünü okumaya başlıyoruz.
Eşi ile tanışmaları, yaşanılan sıkıntılar karşısında verdikleri mücadeleleri okuyoruz.
Çağatay'a hamile kaldığı süreçte oldukça aktif olan bol eğitimle geçen sorunsuz hamileliğine şahit oluyoruz.
Aile dizilimi hakkında bilgilere yer veren yazar kabul ve yas döneminin işleyişi neleryapmamız gerektiğini çalışma yöntemlerini anlatarak bize ışık tutuyor
Doğumla beraber yaşanan süreç bebekte kalan hasarın anneye yaşattığı duygusal çöküntü ve iyileşmesi için aranılan bütün şifa yöntemleri ve yaşanılan ilerlemeler anlatılıyor Saba Hanımın kaleminden.
Uygulanan bütün yöntemler detayları ile anlatılmış.
Başka serebral palsi annelerinin hikayelerine de yer verilmiş.
Bir anne olarak gözlerim dolu dolu okudum.
Mucizelerin varlığına inanıyorsanız bu kitaba şans vermelisiniz.
Kitapla ve sevgiyle kalın.
