Zaten dünyayı anlayanlar ahireti anlar.
Nefsin tabiatını şöyle izah etmişler. Şeytan köpek gibidir. Dışarıdan saldırır, fırsat bulursa ısırır. Hastalığını geçirir. Fakat nefis öyle değil. Kaplan gibidir. Ne yaparsan yap geri dönmez. Mutlaka, neticeyi alana kadar işin üstüne gider. Üstelik hilebazdır. Ömrü boyunca kendini gizleyerek, ibadetine, taatine karışmayarak, son anda dediğini yaptırıp Allah korusun insanın imansız gitmesine sebep olacak kadar tehlikelidir. Tek çare tanımak, hilelerine karşı uyanık olmak ve kurtulmuş olanlarla beraber olmak.
Reklam
Arif olan, Allah'ı bilen kişi, bir duruma gönül bağlamaz. Bilir ki yukarıdaysak bir gün ineceğiz, aşağıdaysak bir gün çıkma ihtimâli vardır. O hâlde üzülmeye değmez.
Akıllı insan, işinin iyi gittiğini görüp gururlanmaz. Kâmil akıl sahipleri yukarıya çıktım diye gururlanmaz. Her günün bir gecesi vardır. Her cumartesinin bir pazarı vardır. Ecel seli gelip de ömrü berbat ettiği zaman, bahtın sana yardımcı olmaz. Böyle ateş tabiatlı olma, bir gün cesedin toprak olur. Sen doğru olursan, Allah seni utandırmaz.
Hayâlinden gelir gam hatıra cânâneden gelmez Sitem hep âşinâlardan gelir bîgâneden gelmez ~Nâbî~ Sana gam sevgiliden gelmez, hayalinden gelir. Sana senden gelir o gam. Izdırap, kişiye ancak tanıdıklardan gelir, yabancılardan gelmez. Tabii bu beyitte bir iç mana kendini gösteriyor. Bir kişiye sıkıntı, ızdırap en yakın olanından geliyor, diyor üstadı Nâbî. Peki bana en yakın olan kimdir? Elbette ben, yani nefsim. Bana gelen ızdırap herkesten çok ve herkesten önce nefsimden gelir. İnsanın en büyük düşmanı, hasmı bizzat nefsidir. İnsan onu tanımazsa, kendinden gelen zararı başkasına ihale ederse, başkalarını suçlamaya kalkarsa, kendisini düzeltme kaygısından uzaklaşırsa vay haline.
Abdülhakîm Arvâsî Hazretleri der ki: Bu bana lazım değil diyen kişi rahat eder. Bu dünyada rahat etmenin çaresi, talebi azaltmaktır.
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.