Bugün insanların büyük bir çoğunluğu Cengiz Han'ın fethettiği ülkelerde yaşıyor; Cengiz Han'ın fetihleri, günümüzün haritasında 30 ülke ve 3 milyardan fazla insanı içine alıyor.
Cengiz Hân'a dünyanın yarısını zaptettiren, at olmuştur
Moğol ordularının dünyayı fetihte kullandıkları en büyük vasıta ise attı. Büyük Moğol fetihleri at sayesinde olmuştur. At, bu memlekette para demekti. Bir şeyin değeri atla tâyin edilirdi. Moğollar ata hürmet ederler, ona ağır yük vurmazlardı. Cengiz Hân'a dünyanın yarısını zaptettiren, at olmuştur. Cengiz Hân, ata sevgiyi âdeta bir kanun haline getirmiştir. Zaptettiği yerlerden, o diyarların en iyi vasıflı atlarını seçip getirmiştir. Çin'li bir yazar "Kerpe Noyan'ın fethettiği memleketten Cengiz'e bin baş beyaz burunlu kısrak gönderdiğini, ilk oğlu Cuci'nin de Rusya'dan hediye olarak yüzbin baş iri doru beygir gönderdiğini, bunların çok makbule geçtiğini" yazıyor. Cengiz'in fethettiği memleketlerden bazılarının haracını at olarak aldığı da malumdur. Moğol atları yaylalarda serbest olarak sürülerle dolaşırlardı. Bu suretle yarı yabanî olarak kalmaları, hassasiyet dayanıklılık özelliklerinin arttırılması sağlandı
Sayfa 472
Önemli tarihsel olayların bir çoğu için, kaçınılmaz oldukları ve olayların yönlendiren siyasal lider olmadan da ortaya çıkacağı söylenebilir. Örneğin, Simon Bolivar hiç yaşamamış olsaydı da Güney Amerika kolonileri muhtemelen özgürlüklerini kazanacaklardı. Ancak Arap fetihleri hakkında bu söylenemez. Hz. Muhammed'den önce benzeri bir olay görülmemişti ve fetihlerin O'nsuz da başarılabilecek olduğuna inanmak için hiçbir neden yoktur. İnsanlık tarihinde bu olguyla karşılaştırılabilecek tek fetih; on üçüncü yüzyılda Moğolların, temelde Cengiz Han'ın etkisine bağlı fetihleridir. Ancak, yayılma alanı Arapların fetihlerine göre daha geniş olmakla birlikte, bu fetihler kalıcı olmadı ve bugün Moğolların yaşamakta olduğu yurt, Cengiz Han öncesinin sınırlarına çekildi.
Sayfa 29 - Güney kitap
Cengiz Han'ın dünya imparatorluğunun varisi olma iddiasıyla ortaya çıkan Timur Bek, uc gaza bölgesinden gelen Bayezid'in Anadolu'da egemen olmasını kabul edemiyor, onu küçümsüyor, himaye ve yardım öneriyor, İlhanlı geleneğini ileri sürerek Bayezid'e kendine bağımlı bir uc beyi muamelesi yapıyordu. Eski İlhanlı valisi Eretna'nın Sivas-Amasya-Erzincan bölgesinde Bayezid'in yaptığı fetihleri Timur kendi egemenlik bölgesine tecavüz sayıyordu.
Sayfa 71 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Genellikle, büyük fatihler, karşı durulmaz bir akıntıyla bir yere taşınmıştır. Oysa Timur kaderini kendisi yaratmıştır. İslam'a, sandığından daha çok yardım etmiştir. Silahlarını kendi yapmıştır; o, kılıcının sadece "yoldaşı" değil "yaratıcısı"dır da. Napolyon'un fetihleri Fransız Devrimi'nin yayılma gücünü simgeler. Gerekseydi Saint-Just, Hoche ya da Moreau¹ Bonaparte'ın oynadığı rolü üstlenebilirlerdi. Roma'nın fetihleri, herhangi bir Romalı generalden çok, Roma'nın eseridir. En ünlülerinden biri olan Sezar, Galya'yı fethedebilmişti sadece, o da çok açık bir silah üstünlüğüyle. İskender'in zaferleri, kendisinden çok önce o ülkeleri fethetmiş olan Helenizm'in saygınlığıyla izah edilebilir. Cengiz'in fetihleri çok daha kolay açıklanabilir. Türk dünyası birliğini arıyordu; Cengiz ona bu birliği sağladı. Asya'nın en güçlü atları ve en cesur savaşçıları onunla birlikte yürüdü. Timur'un başarısının kaynağıysa epey karanlıktır. Askeri üstünlüğünü yaratan teknik nedenleri bilmiyoruz; belki kişisel dehasından başka neden yoktu.
Sayfa 245 - Doğan Kitap YayınlarıKitabı okudu
Kuşkusuz Moğol efsanesi, kaderin çok önceden çizdiği bir yoldan yürüyecekti; çünkü Cengiz'in inanılmaz genişlikteki fetihleri, genişlikleri kadar, çok kolay elde edilmiş olmalarıyla da tarihçileri şaşırtır. Cengiz, insanlık tarihinin tanıdığı en "şanslı" fatihtir. En geniş toprakları geride bırakmıştır. İmparatorluğu, İskender'in imparatorluğundan dört ya da beş kat, Napolyon'unkinden yedi ya da sekiz kat daha genişti. Ve kendisi, kendisi için "olağanüstü hiç bir özelliği olmadığını" söylüyordu. Cengiz hiçbir şey için zorlanmadı. Kaderini zorla tayin etmedi, kader onun için çok önceden bu yolu hazırlamıştı.
Sayfa 165 - Doğan Kitap YayınlarıKitabı okudu