Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

cevad hekim

cevad hekim
@cevad
23 okur puanı
Ocak 2015 tarihinde katıldı
Bu insanlar, bu sıradan insanlar, her biri kendiliyince bir-iki küçük kaygıyla yaşayan bu sıradan insanlar nasılda sıradışı insanlarmış... Tanrım... Belkide, insan dünyaya onun için aç ve çıplak geliyorki bütün zamanını karnını doyurmaya ve üst-başını düzeltmeye harcasın?
Reklam
Kendi istemeden dünyaya gelen ve kendi istemeden dünyadan giden insanın etrafdakı her şeyi kendi iradesine tabi kılmak isteyi nasılda mantıksız ve acılıdır...
Beni günahlarıma bağışlama, Tanrım... Günahlarımı bana bağışla! Varis Yolcuyev - Son mektup

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bazen insanlar nedense yalan söylemek, olduklarından farklı bir karaktere dönüşmek mecburiyetinde kalıyorlar. Bu gün seni hoşnut eden, sana faydalı olan bir ilişki artık yarın bukağıya dönüşüyor, yeni ilişkilere doğru giden yolunda sana engel oluyor... Ondan kopmağa mecbur oluyorsun, ayağına dolanmış demir zencir gibi onu ezerek, çamurda bırakıp gidiyorsun... Ama bunun yanı sıra da, «yakışı kalmaz» düşüncesiyle  bu yaptıklarını ondan gizlemek mantıksızlığına da baş vuruyorsun... Çıplakken, kendini elbiseli gösterdiğini zannediyorsun... VARIS YOLCUYEV
Beni günahlarıma bağışlama, Tanrım... Günahlarımı bana bağışla! Varis Yolcuyev. Son Mektup
Reklam
Kendimi her zaman, uçuşu ertelenen bir uçağın pilotu gibi hissetmişimdir. Ertelemeden doğan bu bekleyiş genellikle çok uzun sürmüyor. Gideceğin yere ya da varmak istediğin hedefe ulaştığında duyacağın sevinç, uçuşun ertelenme süresi kadar gecikse de bu can sıkıcı bekleyişin bir an önce sona ereceğinden ve mavi semalara; asıl mutluluğa kovuşacağından emin oluyorsun... Ama şimdi, uçuşu iptal edilen bir uçağın pilotu gibiyim... VARIS YOLCUYEV. SON MEKTUP
VARIS YOLCUYEV. SON MEKTUP. Yakınlarımı bağışlamamak, onlara nerede olduğumu bildirmemek benim hakkım. Bazen onları özlüyorum, onları hatırladıkça, gözyaşı döküyorum. Hayatta, bir yakının olmadan yaşamak ağırdır, yakınların olduğu hâlde onlardan uzak yaşamak da iki daha ağırdır. Annem, babam yaşlandılar. Bacım, kardeşim evlenip aile kurdular, artık çoluk çocuk sahibi oldular. Her biri kendi hayatını yaşıyor. Sadece ben kendi hayatımı yaşayamıyorum. Ben, kendimi mecbur ettiğim mahrumiyetleri
Buradaki sevimli köşemden, yasemin ağaçlarının karşısındaki beton setten bakınca, her gün boğazın mavi sularında bir o yana bir bu yana hareket eden onlarca gemi görüyorum. Küçük balıkçı gemilerinden tut, beş on katlı dev yolcu gemilerine kadar tüm gemiler sırdaşım oluyor. İçlerinde çocukluk yıllarımda hayal ettiğim, babamı getirecek beyaz geminin benzeri de çok. Onları gözden kayboluncaya kadar izliyor, kaç gemiyi yola saldığımı ben de hatırlamıyorum. Şimdi hiç kimseyi beklemiyorum. Beyaz gemi şimdi bana, sadece acı, keder ve kahırla dolu bir geçmişin hatıralarını getiriyor. SON MEKTUP. VARIS YOLCUYEV
 Her kesin keyif sürdüyünü fark etti. Dans ediyor, fıkra anlatıp gülüyor, bade çınlatıyorlardı... Sessizce  kapıyı açıp alkol, tütün kokulu o alemden koptu, nerdivenlerle bahçeye indi. Ay kocamandı, her tarafı nura boyamıştı. Önce zannetti ki, nihayet kar yağmış. Eyilerek yerden elleriyle kar almak istedi. Fakat parmakları toprağa deyince anladı ki,  bu yeni yıl da karsız geliyor ömürlerine. Sigara yaktı. Eskiden öyle sanırdı ki, bu hayatda hiç bir şey ebedi deyildir.  Bu yüzden de kendi başarısızlıklarının da geç biteceğine inanırdı... Artık bu inancını bile kaybetmişti.... Varis Yolcuyev. ''Unutulmuşlar''
Bu günlerde azarbaycanlı yazar Varis Yolçuyevi keşf etdik. Yazarın romanlarını okudukdan sonra edebiyyat dünyasında yeni bir «aşk sözcüzü» ile karşı-karşıya olduğumuzu fark etdik». «Voir Magazine» (Türkiye)