Maria
Birkaç yıl önce, geçmişe doğru yaptığım zaman yolculuğunun birinde Maria adında genç bir kadınla tanıştım ve ona âşık oldum. O da benim gibi bir zaman yolcusuydu. Zamanlar arasında dolaşarak güzelliğiyle, zekasıyla, parıltısıyla her dönemin sanatçılarına ilham verebilecek özel bir kadındı. Şimdi bulunduğum zamandan, geçmişte çizilmiş en güzel
152 syf.
7/10 puan verdi
Bazen Nasıl anlattığın Ne anlattığından önemlidir
Çoğu zaman ne anlattığımızdan çok Nasıl anlattığımız daha dikkat çekici, daha kıymetli olabiliyor dolayısıyla Diksiyon,beden dili ve hitabet başlıklarının üzerine gidilmesi gereken birer konu olduğu son derece aşikâr. Doğuştan birer spiker olarak doğmuyoruz, belki doğuştan gelen bir takım konuşma güçlüklerimiz var, fakat ne kadar doğuştan gelen
Güçlü İletişimin Sırları  Diksiyon Beden Dili ve Hitabet
Güçlü İletişimin Sırları Diksiyon Beden Dili ve HitabetMehmet Çelikyay · Pozitif Yayıncılık · 202180 okunma
Reklam
Cicero'nun söylediği gibi, şöhrete karşı çıkanlar bile bu konuda yazdıkları kitapların kendi adlarını taşımasını isterler ve şöhreti küçümsedikleri için ünlü olmayı umarlar. Her şey pazarlığa tabidir: Arkadaşlarımızın eşyalarımızı ve eğer gerekirse hayatlarımızı almalarına izin veririz; ama ünümüzü paylaşma ve şöhretimizi bir başkasına hediye etme durumuna hemen hemen hiç rastlanmaz.
Onun vicdanında hangi lekeler, ruhunda hangi hasarlar var sanıyorsun?
Eğer yapabiliyorsanız, kendisini öldürmenin ahlaken doğru bir iş olacağı bir insanı soymanız doğaya aykırı değildir. Gerçekten de zararlı ve sorumsuz insanlar insanlık genelinden kovulmalıdır. Nasıl ki bazı organlar kesildiğinde, kan kaybetmeye devam edip canlılığını yitirirse bedenin diğer kısımlarına da zarar verirse, aynı şekilde bir canavarın vahşiliği ve yabaniliği insan biçiminde kendini gösterirse, insanlık genelinden, tıpkı bedenden temizlenir gibi temizlenmelidir. Bu tür sorunların hepsi, yükümlülük konusu incelendiğinde kendiliğinden ortaya çıkar.
Her bir uzvun kendisine komşu olan uzvun gücünü kendisine çekerek güçlendiğini düşünün, bunun sonucunda bütün beden kaçınılmaz olarak zayıflayıp ölecektir.
Reklam
kendimizi kendi gücümüzden değil, başkalarının zayıflığından ötürü güçlü görür olduk
Yanlış yerde yapılan doğru işlerin, yanlış yapıldığını düşünüyorum.
“İnsanlığın kültürel mirasının büyük bölümü fethedilmiş toplulukların sömürülmesi sayesinde ortaya çıkmıştır. Roma emperyalizminin getirdiği kâr ve refah Cicero, Seneca ve Saint Augustine'e düşünmek ve yazmak için gerekli lüksü ve zamanı sağlamıştı. Benzer şekilde Babür İmparatorluğu'nun Hintli tebaasını sömürmesi sonucu elde ettiği zenginlik olmasaydı Taj Mahal bitirilemezdi veya Habsburg İmparatorluğu'nun Slav, Macar ve Romanyalılara hükmetmesi Haydn'ın ve Mozart'ın ödeneklerine dönüşebiliyordu.”
kişinin kendi güvenliğini sağlamaya ve etkisini sürdürmeye sevgiden daha uygun, korkudan ise daha yabancı olan hiçbir şey yoktur
Reklam
..zira kötü durumda olduğu gibi, iyi durumdaki aşırı tepki de zayıflık işaretidir, yaşamın her anında dengeli olmak, yüzün ve alnın her daim aynı kalması güzeldir.
Hava dinginken şiddetli bir fırtınayı arzulamak bir çılgına yakışır, fırtınayı aklıyla dindirmekse bir bilgeye.
Karşılıklı sevgi, akrabalıkta eksik olabilir, ancak dostlukta olamaz. - Cicero -
Saygın bir şey çıkabilir mi bir dükkândan?" diye sorar Cicero, "namuslu bir şey üreyebilir mi ticaretten? Dükkân denen yerlerin hiçbiri insan onuruna yakışmaz, [...] tüccarlar yalansız kazanç elde edemez çünkü ve yalandan daha utanç verici ne olabilir! Öyleyse emeklerini ve zanaatlarını satan herkesin yaptığını adi ve aşağılık meslekler olarak görmeli zira her kim ki para karşılığı emek veriyorsa kendini satıyor ve kendini köle seviyesine düşürüyor, demektir."
Dinin yokluğundan nasıl zarar görüldüğünü, Sovyet toplumu açık biçimde kanıtladı. Ama dinin aşırı varlığından da zarar görülebilir; bu Cicero'nun zamanında, İbn Rüşd'ün zamanında, Spinoza'nın zamanında, Voltaire'in zamanında bile biliniyordu; Fransız Devrimi'nin, Rus Devrimi'nin, Nazizm'in ve bazı birkaç laik zorbalığın aşırılıklarıyla iki yüzyıl boyunca unutulduysa da, bunlardan beri pek çok olay yaşandı bize bunu anımsatacak. Umarım bütün bunlar, dinin yaşamlarımızda işgal etmesi gereken yeri daha doğru biçimde değerlendirebilelim diyedir. "Para" için de aynı şeyi söyleyeceğim. Maddi zenginliği ayıplamak, zenginliklerini arttırmaya çalışanları suçlamak, sürekli olarak en beter demagojilere hizmet eden kısır bir tutumdur. Ama parayı, her türlü saygınlığın ölçütü, her türlü iktidarın ve her türlü hiyerarşinin temeli durumuna getirmek de toplumsal dokunun parçalanmasına yol açar.
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.