Her bir etkileşimde iktidar pazarlığı yapılır ve kişinin hiyerarşi içindeki konumu belirlenir, bu hiyerarşinin esnekliği, değişkenliği ve kesin çizgilerle belirlenememesi de durumu değiştirmez. Feminist dilbilimci Joanna Thornborrow Foucault'nun çalışmalarından yararlanarak kurumsal statüyle (yani kişinin bir kurum içindeki konumundan dolayı elde ettiği, yani bir doktorun ya da polis memurunun statüsü) başkalarıyla girdiği belirli etkileşimlerde yaptığı pazarlık sonucu elde ettiği kendi deyimiyle yerel statüsü arasında kritik bir ayrımda bulunur (Thornborrow 2002). Bu iki statü hem birbirleriyle etkileşim hâlindedir hem de birbirlerini etkilerler ama birisinin yerel statüsünü değiştirebilmesi genelde mümkün olduğundan (örneğin genelde kurumsal statüsü daha yüksek insanlarla ilişkilendirilen dilsel stratejileri kullanarak) ancak aynı kişinin benzer yollardan kurumsal statüsünü değiştirmesi daha zor olduğundan bu iki statü birbirlerinden ayrı çözümlenir ve bu da faydalı bir yaklaşımdır.
Seyyid Hüseyin Nasr, 68’de Londra’da gerçekleştirdiği konferanslar dizisinde insan ve çevresini (surroundings) modern döneme göre tahlil etmiş. İnsanın etrafını saran mekânsal kapsamın tarihsel yaklaşıma nazaran nasıl farklı algılandığını bilgi felsefesi çatısında yeniden
1984 Öncelikle bu uzun yazıyı okumaya üşeniyorsanız kanalımda konuyla alakalı video hazırladım buyurun burdan tıklayabilirsiniz. youtu.be/Yco9yqaO2jE
1984 romanını nerdeyse herkes biliyor artık. George Orwel'in bu romanı distopyanın şaheserlerinden sayılır ve ben bu eseri onun hocasının ( Aldous Huxley'in)