Bir cam kadeh gibi yağmur pıtırtılarıyla yıkanan evin içinde bütün ilk aşklarımı, yumuşak, neredeyse kardeşçe bir sevgiyle hatırladım, onların hepsinden bir şeyler öğrenmiştim, hayatımın her dakikasında, ona dokunmuş bir kadın elinin izi duruyordu, en haşin dokunuşları bile yıllar geçtikten sonra bana çok dostça gözüküyordu, eğer onlar olmasaydı bugün bildiğim birçok şeyi bilmez, bugün sahip olduğum birçok şeye sahip olmazdım. O kitabı gönderen meçhul kadın eli, farkında olmadan, bana daha önce dokunmuş birçok eli canlandırmış ve benim bir kez daha o eller tarafından okşanmamı sağlamıştı. Kitabı karıştırırken, herkes gibi çocukluğumu ve kadınlarımı kaybettiğimi düşündüm. Ama aşk, bir ilk aşk olarak orada duruyordu.
Ahmet Altan
Ahmet Altan
baba...
İkindi vakti Pencere kenarına oturup cıvıldayan kuşları ve çocukları seyrettim bugün. Hava kararmaya ramak kala oradan oraya koşan çocuklar, çocukluğumu anımsattı bana . Akşam ezanından sonraya kalmamak için büyük bir telaşla, bir aylık oyunu bir saate sığdırmaya çalıştığımız zamanları hatırladım. “Akşam ezanından sonra dışarıya şeytanlar, cinler çıkar “ derdi büyüklerimiz. Gerçekten de o safiyetle onların sözlerini öyle önemser öyle önemserdik ki . Son oyunumuz dahi ” Ezan bitmeden evine ilk kim yetişecek” oyunu olurdu. Bambaşka zamanlardı işte, anlatmakla bitmez ki. Ve işten dönen babaları seyrettim bugün. Kiminin elinde poşetler, kiminde bir ekmek, kiminin elleri boş … Rabbim razı olsun onlardan eve ekmek getiren bir baba kadar kutsal bir şey var mı ki dünyada . Ve Eve cân’ı ile gelen bir baba kadar şükre sebep bir durum… Düşledim sonra, bir baba kapıyı çalınca elleri bomboş olsa bile, en değerli varlığını getirmemiş midir kapıya ? Evet, evet Bir baba o anda “cân”ını getirmemiş midir yanında... Aslında önemli olan da tam bu değil midir ? Uzunca tefekkür edip karar verdim ki; "Dünyadaki en büyük mutluluk Kapı çaldığında önünde duran kişinin kim olduğu ve ne getirdiğinden ziyâde, Cân’ı ile orada durduğu imiş … " Bunu düşünmek öyle mutlu etti ki beni, sizde mutlu olun istedim...
Reklam
Çocukluk ne güzel şeymişsin meger en önemli deger kirlenmemiş bir kalbimz varmış, kavgasız atışma hesapsız oyunlarımz,o zamanlarda ayagımzda kırmızı kurdaleli ayakkabılarımz ve üstümzde beyaz elbisem hatırladım da ahhh çocukluk ne güzelmişsin meger…(parktan geçerken çocuk cıvıltısına kayıtsız kalamadım ve biraz oturup güzel çocukluğumu hayal ettim)
“Tefekkür teşekkür eder.”
Gecenin sessizliği içinde hafif esen serin rüzgarın doğal bir senfoniyi andıran sesi eşliğinde uyumadan önce gökyüzünü tefekkür ediyorum… İnsanın ruhuna umut veren ışıldayan yıldızları temaşa etmek ne güzel bir duyguymuş, çocukluğumu hatırladım bir an… Belirsizlik insanı her ne kadar yıpratıyorsada sabır en güzeli çünkü varmaktan öte yolda olmak güzeldir… İşte çayın demlediği gibi sabırda gerek her şeyin anlamlaşması için… Dünyanın derdi dünyada kalır kendi içimize bakalım azizim… Uyumadan önce gökyüzünü tefekkür etmeye devam edeyim, yıldızlarla sessizlik içinde konuşayım belki o an bedenime sığmayan ruhum huzur bulur. Vesselam…
Ölüm üzerine düşünmek, kelimeleri birleştirmek en zor şeydi. 6 Şubat 04.17 tekrar hatırlattı. “Bugün, Münevver halam öldü. Çocukluğumu hatırladım, ağaçtan çardağı olan o köy evini. Merdivenlerin kenarında duran çiçekleri, tavan köşelerindeki kırlangıç yuvalarını. Plastik sandalyeleri hatırladım, salonun ortasına kurulu odun sobasını, o sobada pişen çörek kokusunu hatırladım. Evin arkasında duran yeşil ekinleri, yokuş aşağıda topraktan çıkan tertemiz suyu hatırladım. Evin yanındaki küçük ahırı, o ahırda duran inekleri, semerinde odun taşınan emektar eşeği hatırladım. Hayat, o yokuşun sonunda kavuşulan kaynağa ulaştıktan sonra bir avuç suyuyla doyacak kadar kısa, hayat o ekinlerin büyüyüp buğday olup kuruyup un olup da ekmek niyetine soframıza geldiği kadar kısa sürüyor. Hayat, merdiven kenarındaki çiçeklerin bir anlık soğuk havada yapraklarını döktüğü gibi gaddar, yıllarını verdiğin büyüttüğün ağaçların, bahçenin sensiz de yaşamına devam edeceği kadar unutkan. Hayat çok kısa. 17 Ocak 2022 22.20”
40/40
dualar ellerimden akarken kaybettiğim çocukluğumu hatırladım
Reklam
20 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.