Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
272 syf.
6/10 puan verdi
Bir Film Nasıl İzlenir ?
Eserin ismine bakılınca teoride ya da pratikte bir şeylerin öğrenileceği bir metodik bir kitap algısı oluşabilir. Ama aslında katı kuralcı bir didaktik üslubun olduğu söylenemez. Thomson, filmlerin üzerinden film izlemenin yönteminin nasıl olması gerektiğine dair tespitlerini sıralar. Tespitlerin öne sürülmesinin bile direkt anlaşıldığı
Bir Film Nasıl İzlenir?
Bir Film Nasıl İzlenir?David Thomson · Alfa Yayıncılık · 201835 okunma
272 syf.
10/10 puan verdi
˚*・༓☾ Kitap İncelemesi ☽༓・*˚ Selamlar. Bugün okurken oldukça etkilendiğim, bana hem kendim hakkımda hem de ahlaki değerler hakkında sık sık sorgulamaya iten bir kitaptan bahsedeceğim. Dorian Gray'in Porteesi Oscar Wilde'ın yayımlanan tek romanıdır. Aslında ilk başta 1890 yılının Temmuz ayında İngiltere ve Amerika'da eşzamanlı
Dorian Gray'in Portresi
Dorian Gray'in PortresiOscar Wilde · İş Bankası Yayınları · 202173,5bin okunma
Reklam
1776 yılında "bütün insanlar eşit yaratılmıştır" beyanı devrimciydi; bu fikir, o zaman yaşayan insanların büyük çoğunluğuna, saçma, akla mantığa sığmaz bir şey gibi gelecekti. Bugün bile Güneydoğu Asya'da üç milyar insanın böyle bir şeyin ilan edilmesini tuhaf bulmamasının nedeni, Batılı milletlerin çeyrek bin yıldır süren bir dünya hegemonyası sayesinde, bunun bir kültürel klişe haline gelmiş olmasıdır. Ne var ki, bir kültürel klişe bir değer değildir, hatta bir inanç da değildir; o basit bir önermedir yalnızca ve o kadar çok sorgusuz sualsiz tekrar edilir ki artık hiçbir tepki doğurmaz.
Sayfa 9 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
VİCDAN NASIL DAĞLANIR
"İnsanlar artık Tanrı'dan korkmadıklarında, O'nun yasalarını hiç tereddüt etmeden ihlal ederler. Tanrı korkusu kaybolduğunda, bunun sonuçları caydırıcı olmaz." – A. W. TOZER Kutsal korkuyu kaybetmenin ilk işaretleri belirsizdir – o kadar belirsizdir ki, biraz daha odaklanmamız ve bu önemli noktayı detaylandırmamız gerekir.
Sahip olmak ya da Olmak
Mala, mülke, şöhrete, insana, bilgiye "sahip olmak" demek, onları ele geçirmek, kendine mål etmek. onlara egemen olmak ve dilediğince kullanmak anlamına gelir. Ama bu maddesel sahip oluşların sonu yoktur. İnsan hiç bir za- man yeterince şeye sahip olamayacaktır. Çünkü maddesel olan, elle tutulan aldatıcı ve geçicidir. Bu nedenle
Fikir
Fikrin esas özelliği durmadan meşgul olmasıdır. Aklî mesai ile meşgul olmayan zihinler şehevi tasavvurlar için bolca vakit bulur. Dolayısıyla zihniniz daima bilinçli bir çalışmayla meşgul olmalıdır. Zihin çok meşgul olduğunda, yüce bir hedefi takip için bütün duygu ve düşüncelerden yardım istediğinde, artık basit temayüller orada bir nüfuz alanı bulamaz, kabul göremez.
Reklam
ATSIZ'DA DİL VE EDEBİYAT Dil: Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu olan ve bitirme tezini, Osmanlı döneminde sade Türkçe akımının öncülerinden Edirneli Nazmi'nin Dîvân-ı Türkî-i Basît'i üzerinde yapan Atsız'ın dil konusundan uzak kalmayacağı ve bu konuya sık sık temas edeceği açıktır. Onun, Türkçe konusundaki düşüncelerine
188 syf.
5/10 puan verdi
Çocuklara önerilmeyecek bir çocuk kitabı
Jules Verne'i ilkokuldayken Görsel Yayınlarının resimli, kalın ciltli, büyük boy kitaplarıyla tanıdım. Samanî yumuşak sayfalardaki renkli ve gerçekçi çizimler eşliğinde çeşitli mâcerâları okumak benim için gerçekten zevkti. Başka dünyâlara birer sefer niteliği taşıyordu bu okumalar. Sonraları bu karada, denizde ya da havadaki heyecanlı
80 Günde Dünya Turu
80 Günde Dünya TuruJules Verne · Doğan Çocuk · 01 okunma
Evrim yok bilim yalan, bilim insanları benden iyi mi bilecek (!)
Yazıya tarihte yaşanmış iki farklı olayı anlatarak başlayacağım. İlk olarak, kilisenin paratonere karşı çıktığını duymuşsunuzdur. Bilmeyenler için, eskiden kiliselerin çatısındaki haç metal olduğu için yıldırımı üstüne çekermiş, din adamları da bunu ilahi bir uyarı olarak yorumlamış. Daha sonra yıldırımın metale çekildiği ortaya çıkınca bu yorum
1776 yılında "bütün insanlar eşit yaratılmıştır" beyanı devrimciydi; bu fikir, o zaman yaşayan insanların büyük çoğunluğuna, saçma, akla mantığa sığmaz bir şey gibi gelecekti. Bugün bile Güneydoğu Asya'da üç milyar insanın böyle bir şeyin ilan edilmesini tuhaf bulmamasının nedeni, Batılı milletlerin çeyrek bin yıldır süren bir dünya hegemonyası sayesinde, bunun bir kültürel klişe haline gelmiş olmasıdır. Ne var ki, bir kültürel klişe bir değer değildir, hatta bir inanç da değildir; o basit bir önermedir yalnızca ve o kadar çok sorgusuz sualsiz tekrar edilir ki artık hiçbir tepki doğurmaz.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.