göremediğimde seni
uyuyayım diyorum
geniş zamanlı
geniş pencereli
geniş yataklı bir evde
belki gelir
dünyayı sığdırdığın yüreğine
beni de sığdırırsın diye
En büyük eksiğimiz korkudur neden dersen, onu öğrenemeden ondan kurtulamayız da onun için..
İşte bir Burak var ama onu gören olmuş mu bakalım?
Eskiden çocuklardan bazıları özellikle melankoliye eğimli olanlar sessizliğin nasıl büyük bir nimet olduğundan söz ederlerdi. Gerçekten sessizlik, düşüncelere dalmanın iyi bir yoludur. İnsan kendi içinde
Babam beni kitaplarla tanıştırdığında, henüz on beş yaşındayken, dünya üzerindeki en güzel kızın elini tutmuş gibi hissetmiştim. Sanki o kız elini bana doğru uzatmış ve adını bahsetmişti.
“Merhaba, benim adım Elif.”
O zamanlar ne dünya üzerindeki en güzel kızı tanıyordum ne de okuduğum en güzel kitap, en sevdiğim şarkı diye bir kategori vardı.
NADİR'İN GÜNCESİNDEN
Yeni yıl. Yeni umutlar ve günlüğümün ilk satırı... Sokak nöbetçileri masal karakteri demişti Mutlu abim. Biz günlüklerimize masallarımızı yazarız. Buda benim masalımın ilk cümleleri, belki de ömrüm masalımı devam ettirmeye yetmeyecek ama benimde kendime ait bir masal kitabım olsun istedim...
Uzun zamandır acı çekmiyorum, kimse beni istemediğim bir şeye sürüklemiyor.
Ferda gülümsüyor o, çok güzel gülümsüyor... Ve ben yaşamak istiyorum. Masallarda kimse ölmez değil mi?
Değil mi Ferda?
~NADİR