joanne Greenberg'in 1964'te yazdığı otobiyografik bir romandır.kendi hayatı kendi ruh durumunu yazdığı için Hannah Green takma ismini kullanmıştır..
kitap içeriğinde ana karakterimiz Deborah'tir.16 yaşına kadar sorunlar yaşamış (uretrasinda oluşan tümör yüzünden iki kere ameliyat olmuş, gittiği kampta yahudi olduğu için hakarete uğramış dışlanmış ve ilk o zaman bir geçiş olmuş o ruh sağlığına -bence- ) ve intihar girişimi sonrası 16 yaşındayken şizofreni teşhisi ile psikiyatri Hastanesi'ne yatırılmıştir.
Baş edemediği gerçeğin hayalin birbiriyle iç içe girdiği o anlarda oluşan diyaloglar özellikle 'yr' ile olan bağı, kafasının içindeki kraliyet, hastanedeki diğer hastaların durumu, doktorların yaklaşımı ve doktor Furi ile Deborah'in attığı tedavi adımlarını okurken bende o tamda o sanrılarin içinde buldum kendimi..
aklımın kıyılarında rüzgarlar estiren Deborah'in önünde açılan iki yol olacak.Attigi adımla ya gerçek olan gerçek dünyayı seçecek yada kendi kafasındaki dünyada kalacak bunu okumadan bilemezsiniz..
. Bütün hasta insanların hastanelerde olduğunu mu sanıyorsun sen..
. Cehennemin eşiğine gelmiş kişilerin şeytandan ödü kopuyordu. Zaten cehennemin içinde olanlar içinse şeytan özel biri değildi. yalnızca başka biriydi, o kadar..
. Deborah güldü Ey Doktorlar yabancılık Yolculuğu'yla görkemli bir yıl geçirin.Timarhanenizi bir hasta olarak ziyaret edin..
. Karanlığın ağır basmasının nedeni yalnizca sevmenin ve gerçekleşligi yaşamanın verdiği ışıktan baskın çıkmasıydi...