...Önce, sesin gelir aklıma.
Çaresiz kaldıkça hep seni düşünürüm.
Güzel olan,
Dolgun başaklardaki sarışın sevinçli.
Sonra, Cumartesi günleri gelir.
Sonra gökyüzü gelir,
Hemen kurtulurum.
Bir yağmur yağsa da,
Beraber ıslansak...
"Canım.
Bugün cumartesi. Haftada kaç gün cumartesiydi ki?
Lanet olsun. Sensizlik bana iyi gelmiyor.
Şehir mucizevi lakin sensiz sıkıcı..."
Nazım'dan Vera'ya
Denizli ve günlerden Cumartesi Saat : 15:42 suları . . . son bir cumartesi çalışanı olarak 14 yıl 2 haftalık mermer sektörü işimi , şirket bünyesindeki başka bir iş kolu olan petrol kısmında devam etmek üzere sonlandırmış bulunmakdayım.
Denizli hava gayet güzel ve de sıcak tamda piknik havası cumartesisi saat mi 15:45 suları . . . Allaha emanet olun ve de herşey gönlünüzce güzel olsun Hayırlı ise İNŞALLAH . . .
Bugün cumartesi, okumakta olduğum, Duvar (Jean-Paul Satre)'ı elime almadım.
Kütüphanemin Raflarına bakarken gözüme ilişti Ve Çeliğe Su Verildi.
İlk sayfasını Açtım, tarih 1968 'i gösteriyor hemen bir parmak hesabı ile bu kitabı rahmetli dayımın kütüphanesinden benimkine nakledişimin üzerinden 47 yılın devrilmiş olduğunu hesaplayı verdim.
Sayfalar arasında dolaştım bir vakit, Hemen anımsadım Pavel'i ve okuyuşumu. Ancak yeniden okuma ihtiyacı hissettim. bu güzel kitabı.
Ne güzeldi o günler. Okuyabilmek için tam iki gün okulu hastalık bahanesi ile ekişimi, yatakda okuyuşumu dürtükledi zihnim. Tebessümü konduruverdim yüzüme.
Hanım Sordu: "hayırdır"
"Hiç" dedim. saklarken arkama kitabı
Acaba şimdi onu okurken neyi bahane edeçektim ki.
Hatıralarım çok eski dsünlere götürdü Ostravski nin bu kitabı beni.
Paylaşayım istedim okuyunca belki yine paylaşırım bir kaç satırı sizlerle.
Şimdi bakalım "ben" benim geçmişte beğendiklerimi yine beğeneçekmiyim acep?
İyi bir hafa sonu diliyorum. Güzel okumalar içersinde...