Çocukluğumda yaşadığım bir diğer ilginç olay da Adnan Menderes'in boğazının sıkılmasıdır. Bir gün Kızılay'dayken dönemin Başbakanı Adnan Menderes geçiyordu, o esnada protestolar oldu. Bayağı bir gürültü patırtı vardı. Derken birisi ''Demokrasi istiyoruz'' diye Menderes'in yakasına yapışmış. Menderes de ''Bundan daha ala demokrasi mi olur? Koca Başbakan'ın kravatını sıkıyorsun sonuçta'' diye cevap vermiş.
Sayfa 43 - Turkuvaz KitapKitabı okudu
On yılı bulan eğitimcilik hayatında dikkatini en çok çeken konu, öğrencilerin yetersiz bilgileriydi. Sanatı, hayatı, edebiyatı, tarihi bilmeden geliyorlardı üniversiteye. İlk buluşmada soruyordu, ''Kimsiniz? Neden buradasınız? Klasikleri okudunuz mu?'' Cevaplar mutsuz ediyordu onu, zira Oblomov'u bilmeden miskin, Raskolnikov'u bilmeden katil oynanmayacağına inanıyor Akpınar.
Sayfa 165 - MundiKitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Tiyatroda iktidara vurduğunuz zaman kıyamet kopuyorsa o iktidarın kendine dikkat etmesi gerekir. Turgut Özal bunun nabız yoklamasını yapardı. Yoksa benden akıl soracak adam değildi
Sayfa 159 - MundiKitabı okudu
Kabare, doğası gereği siyasetle iç içe bir tür. Gündemden uzaklaşmanız, dikensiz gül bahçesinde dolaşmanız, zülfiyare temas etmemeniz pek mümkün değil.
Sayfa 156 - MundiKitabı okudu