Uzun bir süredir öykü ağırlıklı okumalar yapmaktayım. Daha önce paylaşmış olduğum bir alıntıda yer aldığı gibi (#69389465), ben de herkesin bir öyküsü, şiiri, şarkısı olması gerektiğini düşünüyorum. Bu nedenle okumuş olduğum 173 tane öykü kitabının içinden bana dokunan öyküleri bir ileti altında paylaşmak istedim.
Bu
Kâinat muhteşem bir devinimle hareket ediyor.
Ne noksan ne de fazla; her şey ölçülü.
Bir küçük sinek de, bir ulu dağ da aynı sistemin dişlileri.
Hani Yahya Kemal'in bir dizede özetlediği gibi;
"bir tel kopar, ahenk ebediyyen kesilir.."
“Geçmişin son kullanma tarihi olur mu?” “Eğer birinin hafızasında değilsek aslında var mıyız?” gibi daha birçok soruyla bizi düşündürtüyor roman.
Zaman nedir? Bu soru belki de insanlık tarihinin açıklanması ve tanımlanması en zor sorudur. İnsan zamanı tanımlayabilmek, anlayabilmek, zaman karşısında yaşamını kolaylaştırabilmek için saat, takvim,
"İki arkadaştan birinin en belirgin lakabı el-Emin (Güvenilir insan)dır. Diğerinin ise "es-Sıddîk"tır, yani pek doğru insan."
Teymoğulları kabilesine mensup Ebu Bekir, Abdulmuttalib hanedanından Muhammed b. Abdullah'ı çocukluk yıllarında tanıdı. İslam'dan önce Arap toplumunda yaygın olan içki, fuhşiyat, putlara tapma, kan
"Mü'min kimse günahlarını hayalinde öylesine büyütür ki sanki kendisi bir dağın eteğinde oturuyormuş da dağ üzerine çökecekmiş zanneder. Günaha düşkün kimse ise günahlarını, burnunun üstüne konan bir sinek gibi görür."
••Abdullah B. Mes'ud (Ra)
"Mü'min kimse günahlarını hayalinde öylesine büyütür ki sanki kendisi bir dağın eteğinde oturuyormuş da dağ üzerine çökecekmiş zanneder. Günaha düşkün kimse ise günahlarını, burnunun üstüne konan bir sinek gibi görür."