Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Makam ı DawÛdi

Makam ı DawÛdi
@davutaktepe
Sıkı Okur
Prof. Müzik, Prof. Futbol, Prof. Din, Prof. Tiyatro.. Ha bir de kıyısında ve nefret ettiği ama kaçınamadığı Siyaset.. Ve kitap, Ve kitap, Ve kitap...
Kimine iyi kimine kötü gelebilir.. yani suç müziğin değil ;)
“Delileri iyi etmesine rağmen, beni çılgına çeviren, delirten bu müziği susturun!” (Kral Richard - Shakespeare 1595)
Reklam
Müziğin ömrü uzatması, sıkıntıya iyi gelmesi..
1634'de İngiliz yazarı Henry Peacham tarafından yazılan “Compleat Centlemen" adlı eserde:“Müziğin hayatı uzattığı, sıkıntı ve melankoliye iyi geldiği”ne ilişkin bölümlere rastlanır.
“Müzik ruhun gıdasıdır” 16. YY
1561-1626 yılları arasında yaşayan İngiliz filozof ve devlet adamı Francis Bacon, ölümünden sonra sekreteri tarafından yayınlanan “Sylva sylvarum” adlı yapıtında hergün müzik dinlemekle ruhunun canlandığını ve beslendiğini belirtir. “Müzik, ruhun gıdasıdır." denilmektedir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Rahmani mi şeytani midir musiki?..
Müziğin insanlara Tanrı tarafından verilmiş bir hediye olduğuna inanan din adamlarının yanı sıra, müziğin şeytan tarafindan insanları dünyaya bağlamak, günah işletmek için bir araç olarak kullanıldığını kabul edenler de olmuştur. İnsanların bedenlerinin ve ruhlarının şeytanî ruhlar tarafından kullanılması için müziğin bir vasıta olduğu da ileri sürülen büyücülerin Engizisyon mahkemelerinde yargılanarak barbarca yakıldıkları binlerce olayla doludur. Hıristiyanlığın ilk yıllarında kilise, müziği yalnızca ruhî bir olay olarak ele almamış, kökleri bazı âyinlere dayandığı icin şeytanî kabul etmiştir. Zamanla kilise ileri gelenleri, müziğin âyinlerde kullanılış şekillerini ortadan kaldırarak, müziği ruhî bir tedavi aracı olarak kullanmaya başlamışlardır. Protestanlığın kurucusu Luther iyi bir müzisyendi. Müziği Tanrının bir hediyesi olarak kabul ederdi.
Tarantula tedavi müzik
"Müzik imdadina yetişmediği takdirde çok müddet geçmeksizin, ölünceye kadar hasta büyük bir korku ve dehşet içinde bulunur. Zira müzik ona âcil bir şifa vermek için tek çâredir. Gerçekten hasta en büyük sıkıntı içinde bulunsa bile enstrümanın ilk nağmeleri yayılır yayılmaz hastanın ayaklarının makam ile hareket ettiği görülür. Sonra akıl erdirilmez bir kuvvetle dans etmek için yerinden fırlar kalkar, bu jimnastiğe daha ilk defasında üç-dört saat dayanır, sonra yatağına konulur orada terler ve bu ter onu teskin eder." (On yedinci yüzyılda yaşamış olan Baglivi, yukarıdaki gibi tarantula ve tarantizma hakkında pek çok dikkat çekici tanımlamalar-da bulunur ve müziğin bu hastalar üzerine şaşırtıcı etkisini ortaya koyar.)
Reklam
zehirli örümcek tedavi
Ortaçağın sonlarına doğru yani 15. Yüzyıl başlarında zehirli örümcek ısırmasına karşı özellikle İtalya'da müzikle tedavi yönteminden ve Hıristiyanlığın konuya yaklaşımından bahsedilmiştir.
dünyada her şey bir düzen içinde olur
"… müzik yapıldığı zaman, kişiler arası ilişkiler düzelir, gözler parlak, kulaklar keskin olur. Kanın hareketi ve dolanımı sakinleşir. Görenekler değişir ve dünyada her şey bir düzen içinde olur. Müzik tonların bir verimidir. Kökeni diş etkenlerin beyine olan etkisidir. Neşeli sesler, ince ve yavaştır, ruha rahatlık verir. Sevinç dolu sesler yüksek ve dağılıcıdır. Öfkeli sesler korkunç ve kabadır. Saygı taşıyan sesler doğru ve gösterişsizdir. Sevgi gösteren sesler yumuşak ve ahenklidir. Ancak sesin bu altı özelliği doğal değildir, dış etkenlerin aracılığı ile meydana gelen etkilerdir. Müzik ahenkle süslenir, iyi ruhlara yönelir." ~Konfüçyüs
cinsel heyecanı uyarıcı..
Frigya usûlü mûsikînin, cinsel heyecanı uyarıcı etkisinden ayrıntılı olarak söz edilmektedir. Bu mûsikînin nağmeleri ile heyecanlanan bazı gençler bir aktristin evine girmişlerdi. Bu olaya tanık olan Pythogoras, başka bir biçimde mûsikî parçaları çalmaya başlamış heyecanları geçen gençler de evi terk etmişlerdi. Eğer bir erkek, erkekliğinin azaldığının farkına varırsa, bu durum günlük ağacından yapılmış bir kaval ile sihirli parçalar çalarak kolaylıkla düzeltilebilirdi.
İhtirasları Tedavi Etmek İçin Mûsikî
Eski Yunan'da Athennoaops, hasta bölgenin üzerinde çalgıyı çalarak ağrıyı geçiriyordu. Xenokrates, delileri at kemiklerinden veya içi boşaltılmış helabora -bir çeşit bitki- sapından yapılmış aletlerle mûsikî çalarak tedavi ediyordu. Milattan sonra V.Yüzyilda Afrikalı bir hekim olan Caeleius Aurelianus, kronik hastaları tedavi etmek için Frigya usûlü obua çalmayı salık veriyor, özellikle bazı psişik hastalarda müziğin sonderece etkili olduğunu savunuyordu. Belgelerden öğrendiğimize göre, eski Yunan medeniyetinde ve diğer medeniyetlerde müzik terapi uygulanmaktaydı. Günümüzde de dünyanın pek çok ülkesinde ruhsal ve bedensel sorunu olan hastaların psikiyatrik sorunlarını gidermede müzik terapi uygulanmaktadır. Aristidis mûsikî hakkında büyük bir kitap yazmıştır. Kitabin bölümlerinden biri: “İhtirasları Tedavi Etmek İçin Mûsikî” diye adlandırılmıştır. İhtiraslar meyanında yazar, melankoliyi, üzüntüyü ve sıkıntıyı ele almakta, bunların büyük akıl bozukluklarına neden olabileceklerini belirtmektedir. Teofrates ve Platon akıl hastalıklarına karşı mûsikînin etkili olduğuna inanmışlardır; Ünlü Romalı hekim Asclepiades psişik sıkıntıları olan hastalarını müzik çalarak tedavi ediyordu. Ekseri kayıtlar, bir sürü histeri vakasının flüt veya başka bir aletle tamamıyla iyileştiğini kanıtlamaktadır.
Pythagoras, Homeros, Calinos, Thaletasıs Tedavi
Hastalıkları tedavi için müziği kullanma fikrinin ilk defa Pythagoras ile ortaya çıktığını ve Büyük Yunanistan'da deneyimlerini uyguladığını Caeleius Aurelianus (Libri, Bale 1529 et Paris, 1533) anlatır. M.Ö. 9 Yüzyılda yaşamış olan Yunan şairi Homeros de yazdığı Odyssiea adlı yapıtında, müziğin kanamaya karşı iyi geldiğini iddia eder. Anatomi ve fizik âlimi olan Claudis Galien (Calinos) da müziğin, akrep ve böcek sokmalarına karşı bir panzehir olduğunu iddia etmektedir. Bir Venedikli olan Giovonnid' Andrea bir “Lira da Braccio”yu süsleyen madalyonun üzerine eski bir Yunan atasözü olan “İnsan ıstırabı dindirmek için şarkıyı kullanma olanağına sahiptir.” sözünü işlemiş ve bu anlamda doğrulamıştır. Thaletasıs, Isparta'da vebayı şarkılarla tedavi için “Huat; huat, huat, ista, pista, sista, dominko domnustra” diye şarkı söylerdi. Kan aktığı zaman hemoraji (kanama) şarkıları söylenerek durdurulurdu.
Reklam
Tıp çare bulamayınca Müzik
Eski zamanlarda şairlik, müzisyenlik ve doktorluk çoğunlukla bir kişinin şahsında toplanırdı. Terpandre, Talet, Tirte, Ellienne, hem doktor hem de müzisyen idiler. Xenokrates, Hippocrate, Asclepiade, Calinos Areteus, Caeleius, Theofraste, tıp ilminin diğer vasıtalarının faydasız, sonuçsuz kaldığı çeşitli hastalarda müziğin kullanılmasını tavsiye etmişlerdir.
Platon Tedavi
Eski Yunanistan'ın en büyük filozoflarından olan Sokrates'in öğrencisi Platon da (Eflatun) M.Ö. 400 senelerinde müziğin âhenk ve ritimle, ruhun derinliklerine etki ederek kişiye bir hoşgörü ve rahatlık verdiğini belirtmiştir. Platon diyor ki: "Musiki ölümsüz ilâheler tarafindan insanlara yalnız şakraklık, neşe vermek ve duygularını tatlı bir şekilde gıcıklamakla kalmayıp sıkıntılarını ve eksiklikler ile dolu bir beden hissetmesi, başlamamış olan o kasvetli coşku ve heyecanlanmayı teskin etmek için bile uygun görülmüştür."
Pythagoras Hippocrates Tedavi
M.Ö. 585-500 yılları arasında yaşayan filozof ve matematikçi Pythagoras, umutsuzluğa düşen kimseleri veya çabuk öfkelenen hastaları belirli melodilerle tedavi edebilme imkânını araştırmıştır. Tıbbın babası sayılan Hippocrates da bazı hastaları tedavi için ilahîlerle tapınağa götürürdü.
Paignon
Eski Yunanlılar, müziği her türlü erdemin esası sayarlardı. Onlara göre müzik, ruhun eğitimi ve arınması yönünden büyük bir etken idi. Hatta Eski Yunanistan'da“Paignon” adlı havalar dertlere karşı bir avunma, bir ilaç, hastalıktan kurtulma şarkıları olarak kabul edilirlerdi.
1.707 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.