Daydreamer Astronaut

Daydreamer Astronaut
@daydreamerastronaut
Birer sessiz limandır kitaplar, Biraz hayal ve biraz da düş. Birer farklı yaşamdır kitaplar, Görür okuyan gündüz bile düş..
Öğrenci
Lisans
Türkiye
Kazakistan, 9 July
48 reader point
Joined on February 2021
189 syf.
·
Not rated
·
Read in 8 days
Ben bu kitabı çok sevdim. Gerçekliğin bir birine girdiği, birçok altmetin barındıran, bol bol zihin oyunlarıyla okuyucuyu merakta tutan aynı zamanda arkaplanında sakladığı yoğun bir melankoli, yalnızlık, unutulmuşluk ve olmamış şeylerin olmuş olma olasılıklarının sızısını, sancısını, imgelerle okuyucusuna iğnelemesiyle okunması keyifli olduğu kadar bitirildiğinde de ağızda ağır bir tat bırakan, hatta insanın içine biraz endişe ve dahi korku bile bırakabilme kapasitesine sahip bir eser. Kitapların insanda bazı değişik düşünceleri ve olmadık alışkanlıkları doğurabileceğini bu romanda bir daha gördüm. Çünkü ne zaman okul zamanlarında bulunduğum sınıfları, akşamüstü öğrencilerin eve gitmesiyle sessizleşen loş holleri hatırlasam, içimden bir ses şimdiden geçmişe seslenmeye çalışır; Orada mısın Jake?..
Her Şeyi Bitirmeyi Düşünüyorum
Her Şeyi Bitirmeyi DüşünüyorumIain Reid · Hep Kitap · 20161,181 okunma
Reklam
272 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
Uçurum insanları Jack London'ın Londra'nın fakir semtlerinde bizzat kılık değiştirerek edindiği gözlemlerinden oluşur. Romanda değinilen sorunlar sadece 1900'lü yıllara özgü fırsat eşitsizlikleri, sefalet bataklıkları ve yoksulluk değildir. Taa günümüze kadar mekan ve zaman sınırlarını aşarak gelen, hayatı kazanmak oyununda bitap düşenlerin, temel ihtiyaçları bile tedarik edemeyen ve adına yaşanmış bir hayat demeye dilimizin varmayacağı öğütülmüş hayatlarıyla sefalet içinde mezara sürüklenen korkunç, dehşet verici ve bir o kadar devasa yığınların portresini çizer. Ve okuyucuyu, yani bizi bu gerçeklerle yüzleşmeye davet eder.
Uçurum İnsanları
Uçurum İnsanlarıJack London · Alfa Yayınevi · 20203,572 okunma
155 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
Adından da anlaşılacağı üzere kitap insanın anlam arayışı üzerine odaklanıyor. Yazar Viktor Frankl tarihin sahne olduğu en korkunç olayların merkezinde yer almış birisi; ikinci dünya savaşında Auchwitz toplama kampında başlayan ve diğer toplama kamplarıyla uzayıp giden bir esaret geçmişine sahip. Ve tahmin edebileceğimiz gibi bu zaman aralığında, hayatta kalması güç insanlık dışı şartlar altında yaşamış. Ama bu zor şartlar altında bile hayata tutunacak şeylerin hala var olduğunu savunmakta. Ve tüm insanlığa hangi durumda olursa olsunlar her zaman hayata tutunmamızı sağlayacak bir anlamın her kişi için olabileceğini vurgular. Kendisi bir doktor ve psikolog olarak tüm bu esaret zamanı boyunca gözlemler yapmış, ve bunları kitapta ilk kısmı olay örgüleri üzerinden, ikinci kısmında ise daha fazla logoterapi kavramı üzerinde durarak anlatmış. Logoterapi kendisinin psikolojiye kattığı bir tedavi yöntemi ve psikolojide önemli bir yere sahip. Sözlük manası anlam terapi olan logoterapi, hastayı kendi hayatında bir anlam bulmaya motive ederek yaşama sevinci vermeyi amaçlar ve kaygı, umutsuzluk, anlamsızlık gibi duyguları yok ederek kişiyi nevroz belirtilerinden uzaklaştırır. Kısa olmasına rağmen akıcı bir dille yazılan, özellikle logoterapi hakkında değerli bilgileriyle, toplama kampı gözlemleriyle ve okuyucusunda insan için en önemli değer olan kendi yaşamlarında bir anlam arayışı bulma veya devam ettirme yolunda, bazı düşünceleri yeşertmesine belki de zaten var olan düşüncelerini anlamlandırabilmesine olanak sağlayabilecek nitelikte bir eser.
İnsanın Anlam Arayışı
İnsanın Anlam ArayışıViktor E. Frankl · Okuyan Us Yayın · 202335.7k okunma

Reader Follow Recommendations

See All
325 syf.
·
Not rated
·
Read in 1 hours
Ara vermekte zorlandığım bir roman oldu Algernon'a Çiçekler. O kadar akıcıydı ki sonunu nasıl getirdiğimin farkına bile varamadım. Roman bize IQ'su normalin altında olarak doğan Charlie'nin çocukluğunu ve bu durumun getirdiği zorlukları anlatır. 30'lu yaşlarının başında olan Charlie, hayatını uzun zamandır bir fırında, ayak işlerine bakarak idame ettirmektedir. Bazı bilim insanları Algernon adlı bir farede zekayı farklı seviyelere taşımanın yolunu bulur. Ve bunun için Charlie mükemmel bir denektir. Böyle bir deney Charlie'nin hayatını baştan sona geri dönüşü olmayacak bir şekilde değiştirecektir. Charlie değişime uğradıkça geçmişine ve çevresine bakarak her şeyi analiz etmeye başlayacaktır. Ve burada bazı gerçekler hem Charlie'yi hem de okuyucuyu sarsacaktır. Yazar özellikle Charlie'nin deneyden sonraki değişimini çok iyi yansıtmış. Bu değişimin iyi veya kötü olduğunu ise okura bırakmış. Roman Charlie'nin günlüğü şeklinde yazılmış. Ve sanki böylece bu değişimi yazar, kendi kaleminden alıp Charlie'ye devretmiş. Algernon'a çiçekler akıcılığıyla ve güçlü hikayesiyle kesinlikle okunması gereken bir roman.
Algernon'a Çiçekler
Algernon'a ÇiçeklerDaniel Keyes · Koridor Yayıncılık · 201515.2k okunma
272 syf.
·
Not rated
·
Read in 1 hours
Hüznün Fiziğini daha okurken sevmiştim. Bulgar yazar Georgi Gospodinov'un yazdığı bu roman şimdiye kadar okuduğum en farklı şeylerden biri. Hikayeden hikayeye atlayarak ve o farklı hikayeleri birbirine incelikle bağlayarak, yoğun bir hisle yazılmış bir roman. Kahramanımız, gördüğü insanların kafasının içine girebilen ve onların yaşadıklarını
Hüznün Fiziği
Hüznün FiziğiGeorgi Gospodinov · Metis Yayınları · 2017888 okunma
Reklam
·
Not rated
Deneme gibi çok önemli bir türün ortaya çıkmasına sebep olan ve yazarının hayatı boyunca yazdığı tek kitabıdır "Denemeler". Montaigne Fransa da, mezhep savaşlarının en şiddetlendiği dönemlerde evine kapanarak aslında tüm insanların yapması veyahut en azından yapmaya çalışması gereken şeyi yapar. Kendini tanımaya ve tanımlamaya
Denemeler
DenemelerMontaigne · Cem Yayınları · 199954.9k okunma
·
Not rated
Soğuk, külrengi bir dünya. Dört bir tarafta yangınlar, depremler ve doğal afetler. Hayvanların soyu neredeyse tükenmiş, son ağaçlar ise devrilmek üzereler. Dünya, vadesi dolmuş yaşlı bir insan gibi ölüm eşiğinde kıvranmakta. Umudun olmadığı bir dünya bu. Adı bilinmeyen bir ülkede yine adlarını öğrenemediğimiz iki insanın, bir baba ve oğlunun hikayesi. Gittikçe soğuyan havalardan korunmak ve biraz daha hayatta kalabilmek için güneye doğru yolculuklarının hikayesi. Kitabın genel atmosferi karanlık, melankolik ve kasvetli. Baba ile oğul arasında geçen diyaloglar romanın temel taşlarından biri, ve yazar baba oğul ilişkisini çok güzel işlemiş kitapta. Aynı zamanda çevre tasvirlerini de çok etkileyici buldum. O dünyaya ve ortama bizi kolaylıka sokmayı başarıyor. Saygın amerikan edebiyat ödüllerinden biri olan Pulitzer ödülünü kazanan bu kitap, aynı adla 2009 senesinde sinema dünyasıyla da buluştu. Şahsen ben ilk olarak filmini izlemiştim ve gerçekten beğenmiştim. Sonra kitabı olduğunu da öğrenince hemen okumuştum. Ve açıkçası kitabını, neredeyse her uyarlamada olduğu gibi daha etkileyici buldum. Yol kitabı okuduğum en karanlık ve realistik kıyamet sonrası edebiyatı örneklerinden biri olarak aklımda kalacak hep.
Yol
YolCormac McCarthy · Kanat Kitap · 2011535 okunma
184 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days
Bu dünyadaki en buruk hüzün; bir çocuğun hüznüdür kuşkusuz. O masum dudakların çaresizce büzülmesi ve o saf yüzünün gözyaşıyla ıslanması insan evladının görebileceği en hüzünlü şey olsa gerek. Ah be Zeze, yaktın yüreğimi.. Kitap 5 yaşında haylaz mı haylaz bir çocuk olan ve oldukça yoksul bir aileden gelen Zeze'yi anlatır. Yaptığı yaramazlıklardan yaka silken komşuları ve mahalleliler ona "şeytanın vaftiz oğlu" olduğunu söylerler. Ama Zeze, yaramaz olduğu kadar oldukça akıllı, düşünceli ve hayal gücü de yüksektir. Ailesiyle birlikte taşındığı yeni evin bahçesinde ki portakalı fidanıyla arkadaş olur ve onunla tüm sırlarını ve duygularını paylaşmaya başlar. Çocuk kitabı sanıp okumamazlık etmeyin derim yazarın kendi çocukluğundan parçalar barındıran bu esere. José Mauro'nun dünyaya tanınmasını sağlayan bu eserin kendisi için de en önemli eserlerinden biri olduğunu, kitabı 12 günde yazdığını ama 20 yıldan fazla yüreğinde taşıdığını söylemesinden anlamamız mümkündür. Bulgar yazar Georgi Gospodinov'un da dediği gibi, sadece çocukluk ve ölüm var galiba. Aralarındaysa hiçbir şey yok. Karanlık ve sessizlik dışında..
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2013231.2k okunma