şehirler ki tüm tebaası sen
şehirler ki tebaaya hayat veren sen
şehirler ki en girilmez kapıları sana râm olmuş
benim efendim merhaba.
gözlerimle gören deniz, gözleriyle
ağladığım Merhaba
ey yağmurun sevgilisi
Apansız uyanırsan gecenin bir yerinde
Gözlerin uzun uzun karanlığa dalarsa
Bir sıcaklık duyarsan üşüyen ellerinde
Ve saatler gecikmiş zamanları çalarsa
Bil ki seni düşünüyorum.
Ashâb-ı Kehf’ten biri dedi ki :
“Mağaraya sığının,mağaraya!”
[ Kehf ,16]
Demek ki şu hayatta bazen cansız,kansız ve donuk olan şeyler ; canlı,kanlı olarak görünen bazı insanlardan çok daha güvenli olabiliyor.
"Gidin o Firavun 'a yumuşak söz söyleyin, belki yola gelir!" buyurmaktadır.
Konuşurken karşımızdaki kişi Firavun' dan daha mı zalim? Yoksa sert konuşan bizler, Peygamberlerden daha mı üstünüz ki sert konuşuyoruz? Hâşâ!
İsmet Özel Partizan şiirine
“Gırtlağımda bir harf büyüyor buna dayanacağım” diye başlar .
Oğuz Atay ,kimsenin onu istediği gibi dinlemediğini ifade eder ve tek çareyi “ Canım İnsanlar! Sonunda bana bunu da yaptınız.” diyerek günlük yazmakta bulur.
Ben de günün notunu günlüğüme şöyle tuttum: “Şu saatten sonra bazı şeyleri sadece kendimizle konuşabilmeliyiz.” Harf ,Arapça mızrak veya kılıcın keskin ağzı anlamına gelir. BUNA DA DAYANALIM…
Bir ateş yakacaksa beni kalbimden,
Senin aşkının ateşi yaksın,
Senden gayrı başka bir aşkla kül olursa kalbim,
Bu kalbi istemem, ateşi istemem, koru istemem.