Ziya Gökalp
Allah birbirini seven kalpler arasında açılmış manevi bir penceredir. O, öyle bir semadır ki, ruhlarımız onun içinde yıldızlar gibi parlar ve birbirini uzaktan seyreder. Bilmem sen de beni “Kalp gözü” ile görüyor musun?.. Yuva saadetini, yuvasından uzak düşmüş garip kuşlara sormalı… Dünyada vatan sevgisinden sonra en tatlı duygu yuva sevgiliymiş. Ben Tanrı’dan çok şey istemiyorum: Yurdum mesut olsun, yuvam bahtiyar…
Sayfa 94
"Ümidin var mı?" "Kavuşabileceğinden emin olduğun birini sevmek aşk değil ki.Aşk kavuşamayacağını bilsen de sevmektir."
Sayfa 119 - İkidünyaKitabı okuyor
Reklam
Vassaf'ın"ın tarihçilik anlayışı daha çok Ata Melik Cüveyni'nin anlayışına da­yanmaktaydı. Vassaf kendisi de Cüveyni'yi takdir ettiğini ve kendine onu rehber aldığını da ifade etmektedir. Hatta burada Cüveyni'yi ve onun eserini överken bir beyit ile "daha bin kitap yazsam ben o buluta nazaran ancak bir damlayım,"
Hud Suresi 6. Ayet
6. Yeryüzünde kımıldayan hiçbir canlı yoktur ki rızkı Allah'ın üzerine olmasın! Allah onların halen bulunduğu yeri de emanet olarak konulacağı yeri de bilir; hepsi apaçık kitapta vardır. ["Halen bulunduğu yer" diye çevrilen müstekar ve "emanet olarak konulacağı yer" diye çevrilen müstevda kelimelerinden birincisi, "canlının bu dünya üzerinde bulunduğu yer", ikincisi ise yeryüzündeki istikrarından önce "babanın sulbünde veya ananın rahminde bulunduğu yer" yahut müstekar, "hayatta iken bulunduğu yer" müstevda ise "öldükten sonra konulacağı yer" olarak açıklanmıştır. "Apaçık kitap" ise Allah'ın ezelî ilmi veya levh-i mahfüz olarak yo- rumlanmıştır (bk. Râzî, XVII, 186).]
Sayfa 221Kitabı okudu
ESMERAY DİRİKER İyi ki Vardın Anısına Saygıyla ve Rahmetle Siyahi kökenli Türk oyuncu ve şarkıcı, (d. 25 Şubat 1949; Emirgan, İstanbul - ö. 25 Mart 2002; İstanbul). UNUTAMA BENİ
Günaha düştüğümde ne yapmalıyım? Hemen tevbe et ve sâlih amele koş. Çünkü “*Muhakkak ki iyilikler kötülükleri götürür.*” (Hûd, 114) Nebî sallallahu aleyhi ve sellem de şöyle buyurmuştur: “*Kötülüğün ardından onu silecek bir iyilik yap*.”
Reklam
Bugüne not: Yine bir dergiye gönderdiğim şiir kabul edilmedi. Alışkın olduğum şeyler. Zamanında da bir yayıneviyle anlaşıp kitap çıkaracaktım sonra vazgeçtim. İyi ki de vazgeçmiştim...
210 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
Son zamanlarda beni duygusal anlamda etkileyen bir kitap okumamıştım, ta ki Yu Hua’nın “Yaşamak” adlı kitabını okuyana dek. Kitabın anlatımı sade olsa da içeriği fazlasıyla duygu yüklü. Öyle bir çırpıda okunamıyor, bazı noktalarda dayanamayıp bırakmak isterseniz bu çok doğal. Ya da belki de ben fazla hassasım, bilmiyorum…
Yaşamak
YaşamakYu Hua · Jaguar Kitap · 201631,7bin okunma
-Neden hiç mutlu değilsin zeze? +Neden mutlu olmalıyım? -Çünkü dünyaya bir kere geliyoruz. +İyi ki bir defa geliyoruz portuga. -Neden? +İkinci bir hayatı kaldıramazdım.
Sayfa 5 - Can yayınevi
Birilerinin sabah buluşmasına şahit oldum az önce ve aklımdan Seyyidhan Kömürcü'nün, Dünya Lekesi'ndeki bir dizesi geçti: "Dünyaya inanmış bir yüzü üzgün üzgün anlattım sana, Dedim ki belki de bir yere üzgün üzgün bakmaktır dünya."
Reklam
Zaten ne tanıdığım ilk katil bu, ne de gördüğüm ilk cinayet benimkisi. Şu kısacık ömrümde öyle çok cinayet gördüm ki... En az bir kere öldürdüler tanıdığım herkesi. Mesela dayımınkine bir tür intihar diyorlar. Yememeyi kendi seçmiş, öyle söylüyorlar. Hayır efendim, bal gibi de cinayet! Açlık değildi dayımın celladı, ömrünü yiyip bitirenlerdi. Benim mahcup, benim yorgun, benim solgun anneannemi bile defalarca öldürdüler. Güzelliğini başına bela eden katiller ayrı, çocuk yaş- ta evlendiren babası ayrı, tutup duvardan duvara vuran kocası ayrı, acıyanı ayrı, yokmuş gibi yapanı ayrı, bilip de susanı ayrı, bilmeye gerek duymayanı ayrı, hepsi bir bir gelip öldürdüler. Herkes birbirini, hepimiz birbirimizi öldürdük defalarca. Birbirini değiştirmek isteyenler, kendi günahlarında yıkamaya
Târık b. Şihâb anlatıyor: Bir gece, Selmân-ı Fârisî'nin (r.anh) yanında kalarak, onun gece nasıl ibadet ettiğini görmek istedim. Gecenin sonuna doğru kalktı, sadece namaz kıldı. Bu durumu yadırgadığım için, kendisine niyetimi açıkladım. Şu cevabı verdi: "Beş vakit namaz üzerinde titizlikle durun. Kişi öldürücü günahlar sahasına girmedikçe, bu namazlar onun küçük günahları için kefarettir. İnsanlar akşama eriştiklerinde, üç sınıfa ayrılırlar: Gece, kiminin tamamen lehine, kiminin tamamen aleyhine olur. Kiminin de ne lehine ne de aleyhine olur. Şöyle ki; kişi, gece karanlığını, insanların uykuda oluşunu fırsat bilerek kalkar, sabaha kadar namaz kılar. İşte; gece bu kimse için bütünüyle kâr zamanıdır. Kişi de vardır ki insanların uykuda oluşlarını gecenin karanlığını ganimet bilerek günahlara dalar. Bu kimse için de, gece tamamıyla hüsran vaktidir. Birisi de vardır ki, yatsıyı kıldığı gibi yatar, uyur. Gece, böylesinin ne aleyhine ne de lehinedir. Ey Târık! Yorucu yürüyüşlerden uzak dur, mutedil; fakat sürekli yürü!"
Mutlu mesut yaşarken hayatının bir döneminde hummalı hastalığa tutulmuşçasına ansızın kedi delisine dönüp aklını kaçıran pek çok arkadaşım oldu, hallerini daima şaşkınlık ve bir parça da esefle izledim. Şimdi durduk yere onlardan birine dönüşecek değilim. Sadece sağlığından emin olmak istiyorum tekirin. Dünyanın bin bir türlü hali, onun da kendisinden ilgi bekleyen evlatları var. Bunu bildiğim için. O kadar. Neyse ki tekir sözü- nün eri bir kedi, arada gecikse de her defasında muhakkak teşrif ediyor. Çok da merakta bırakmıyor. Bu güvenilir, prensip sahibi, asil tarzı içten içe hoşuma gidiyor. Dünyada böyle efendi insan kalmadı. Uygarlık savaşında bayrağı tekir taşıyor.
Sayfa 156
Tereyağı, süt ürünlerinin icinde en pahalısı olduğundan, bazı üreticiler yoğurt yapacakları sütün yağını bilinçli olarak ayrıştırır. Yağı alınan sütle yoğurt tutmayacağından kıvamı tutturmak stabilizatörlere başvurulur. Nişasta, pektin, gam vb. farklı stabilizatörler kullanılabilse de en iyi sonuçlar jelatinle elde edilmiştir. Jelatin, yoğurda en güzel kıvamı vermekle kalmayıp, tadını da bozmadıgı en iyi stabilizatördür. Ayrıca maliyeti çok azdır. Hayvanlanın bag dokusu ve kemiklerinde bulunan kollajen adlı protein, suda kaynatıldığınds jelatine dönüşür. Boynuz, tırnak, kemik parçaları, deri gibi kesimhane atıklarından üretilebilir. Jelatinin en fazla elde edildiği kaynak domuzdur. Türkiye'de TGK fermente süt ürünleri tebliğine göre jelatin kullanım aromalı, meyveli yoğurtlarda serbest, sade yoğurtlarda yasaktır. Ancak bu yasak ne yazık ki yaptırım gücüne sahip değildir. Çünkü hiçbir zaman yeterli ve etkili denetim yapılmaz. Bilimsel çalışmalar, ülkemizde yerel ve ulusal firmaların çoğunun yoğurtlarında jelatin tespit etmiştir. (Bayram. Y., 2012, İstanbul ve Tekirdag Piyasasında Satısa Sumalan B Süt Ürünlerinde Stabilizatör Maddelerin Araştırılması, NKÜ Fen Bilimleri Ens Gıda Mühendisliği Ana Bilim Dalı, Tekirdag.) Yani hazır yoğurtlar, helalik açısından çok büyük tehlike arz ediyor. Evde kendiniz yapmayı de neyin
“Yedigey bunları düşünürken, bir yandan da yarı yarıya unuttuğu duaları tekrarlayıp hatırlamaya, Tanrı’ya yönelteceği yakarışları bir sıraya koymaya çalışıyordu. Çünkü, insan kalbinde, başlangıç ile son, hayat ile ölüm arasındaki çelişkiyi uzlaştıran, yalnız ve yalnız, bilinmeyen, görülmeyen Tanrı idi. Dualar işte bunun için okunuyordu. Başka türlü Tanrı’ya sesini duyuramazsın, niçin yaratıp niçin öldürdüğünü soramazsın ki! Dünya kuruldu kurulalı insanlar böyle yaşıyor, pek razı olmasa da böyle katlanıyor kaderine. Duaların var oldukları günden beri hiç değişmemesinin, hep ayni sözlerle tekrarlanmasının sebebi de, teselli bulup yatışmaları, boşu boşuna sızlanmamaları içindir. Dualar, yüzyılların okşayıp parlattığı altın külçeleri gibi, dirilerin ölülerin başında söyledikleri en özlü, en süzme ve son sözlerdir. Âdet, gelenek böyledir.”
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.