Kitap bir distopyayı anlatıyor. Aslında şu anki düzenden ve gelecekte olabileceklerden çok uzak değil. Gittikçe distopyalara yaklaşmamız ne kadar korkunç aslında. Büyük birader ve parti bana o kadar tanıdık geldi ki. Özellikle proleterlerin robot gibi yaşaması,partideki insanların bile çiftdüşünle hiçbir şeyi sorgulamaması ve dümdüz yaşamaları gerçekten şu anki düzenle çok manidar. Kitapta şu an bu yaşımda anlayamadığım bir sürü gönderme olduğuna eminim bu yüzden ileride tekrar okumak istiyorum. Bundan sonra spoiler var dikkatt!!
Kitap boyunca Winston'ın küçücük de olsa bir şeyleri değiştirebileceğini düşünmüştüm ama düzen yine galip geldi. O yakalandıkları zaman, işkencelerin yapıldığı zaman içim çok daraldı. Resmen beyinlerinin içini yıkadılar ya çok kötüydü. Hele Julia ile aralarındaki tüm sevgiyi yok etmeleri... Açıkçası O'brien'ın düşünce polisi çıkmasını hiç beklemiyordum. Acaba kardeşlik denilen şey gerçekten var mı? Sanırım hiç bilemicez dedikleri gibi :) Bu kitabı okuduğum ve değişik bakış açıları kazandığım için mutluyum. Bu arada yazar kitabı 1948'de bitirmiş ve filmi 1984'de çekilmiş. Hoşuma gitti bu detaylar :)
1984George Orwell · Can Yayınları · 2023166.9k okunma
özgürlüğe düzülen şiirsel bir güzelleme olarak evlilik? bu mümkün müdür?
Farklılıklarıyla birbirlerini tam anlamıyla kabul edip birbirini zenginleştiren çiftimiz evlilik müessesiyle dalga geçmeden, evliliğe, içsel deneyimi açıklayan güzel sanatların bir dalı gibi yaklaşıyorlar...
Durmadan sorular soracağınız, eleştireceğiniz, değişik bakış açılarıyla besleneceğiniz aşk ve ilişkilere dair çok keyifli bir okumaya hazır olun.
Her duygu zıttından beslenir.Ne kadar iyi olmaya çalışırsak,kızmassak,üzülmessek mutluluğumuz da o oranda azalır.Değişik bir ince çizgi.Bu yüzden farklı bakış açıları yakaladıkça hayat acıtmaya başlar.Düşünmemek sadece hissetmek hayatı,aşkı güzel kılar,ama düşündükçe gerçeklik perdesi aralandikça işler sarpa sarar,insan ararken kaybolmuş bulur kendisini.Ne yapmalı peki?
Düşünsenize bir bebek doğuyor. Sakallı, gri saçlı ve yüzü buruşuk...Değişik değil mi? Evet evet öyledir. Konusu bakımından merak etmemi sağlamıştı çünkü zaman bu defa ileriye doğru değildi geriye doğru bir gidiş vardı. Fakat kitapta sevmediğim yer hikayeyi çok kısa bir şekilde bitirmişlerdi. Ve ikinci bir hikaye koymuşlardı keşke başka bir hikaye olmasaydı kitap tadından yenmezdide neyse...
Konusuna gelecek olursak Benjamin diye bir karakterimiz var. Doğuyor ve yaşlı bir biçimde. Benjamin’in ailesi saygın ve kimseler tarafından bilinmiş bir aile olarak bilinir. Böyle bir çocukları olduğunda kendileri ne yapacağını bilmez. Sizce değişik değil mi babasından daha büyük ve yaşlı birinin doğması. Olay da burada başlıyor. Aile, halk ve birçok kimsenin değişik bir büyüme geçiren insana karşı bakış açışınıda okuyoruz. Ve Benjamin’in yaşam hikayesini de inceliyoruz.
Dil ve üslup bakımından kesinlikle sıkmıyor buna canı gönülden sizlere kitabı öneririm. Lakin dediğim gibi kitapta ikinci bir hikaye koymaları saçma olmuş onun yerine hikayeyi devam ettirselerdi daha muzdarip olurdu.
Neyse lafı fazla tutmayayım. Sizleride sıkmak istemem. Okuyacak olanlara keyifli ve güzel okumalar dilerim. Sağlıcakla kalın efenim;)
hayata ve insanlara dair bakış açımı görmek değişik oldu
Karşımıza çıkan kimse bir tesadüf sonucu yolumuzu kesmez. Hayatımızı değiştirecek bir dersi vardır heybesinde. Bunun ne zaman ne şekil olacağını kestirememiz mümkün değildir. Çünkü hayat tahmin edilemez bir süreçtir.
Niçe'nin dinler ve özelliklede Hristiyan dinine karşı katı tutumunu belirgin bir dille ifade ettiği ilginç bir eser.
Niçe, inasanları güçsüzleştiren aciz gösteren şeyin acıma duygusu olduğunu ve bu acıma duygusunun kaynağının da din olduğunu söylüyor.
Salt güce ulaşmak zayıfları ve beceriksizleri yok etmekten geçer der.
Merhametin, insan tutkusunun ve coşkusunun önündeki engel olarak değerlendiriyor.
Mutlak güç için tam bir irade ve sarsılmaz bir kararlılık olmalıdır inancını eser boyunca yineliyor.
Tanrı öldü, bu dünyada yalnızız demesi, insanların kendini mutlak güç ile tanrısallaştırmasının başka bir göstergesi.
Şahsi fikrim, mutlak mutluluk diye bir şey yoktur. Hayat düz bir çizgi asla olamaz.
Farklı bakış açıları sunan değişik bir kitap.