Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
265 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
# spoiler içerebilir #
serinin en manyak en kontrol edilemeyen ve en deli erkeği sergei... bratvanın suikastçısı ve pakhan romanın da üvey kardeşi. angelina ise ispanyol bir mafya babasının kızı. ihanete uğrayıp öldürülüyor ve onu öldüren diego da angelina ile evlenip sefa sürme peşinde. bir operasyon sırasında sergeinin paylatması gereken kamyonda bakıcısı tarafından son anda kamyona koyulan angelina yine sergei tarafından korumaya alınıyor çünkü deli manyak rus azmanının travması tetikleniyor ve onu korumak zorunda hissediyor. her şey durulduğunda ise angelina gitmek istiyor ama sergei bırakmıyor çünkü ne olduğunu ondan öğrenmek istiyor. ve tabii ki çiftimiz bu sürede de birbirlerine aşık oluyorlar. sergei sanırım seride en merak edilen kişilerden çünkü onu diğerlerinden ayıran korkunç bir özelliği var. gittiği görevlerden birinde yaşadığı bir olay sonrası onda kalan travmadan dolayı binevi nöbet geçiriyor ve o nöbet anlarında etrafındakileri öldürebiliyor ve bunu hatırlamıyor. ilginç bir şekilde bu durum angelinada yaşanmayınca devreye roman giriyor ve kardeşinin daha fazla zarar görmemesi ve vermemesi için ona sergei ile kalmayı, onu düzelttikten sonra da kendisine bir hayat kurmayı teklif ediyor. angelinanın sergei üzerindeki etkisi asla pick me lik değildi ki bu hoşuma gitti. adamın git gide ona güvenmesi bu nöbetlerin azalması ve süresinin kısalması gibi şeyler aceleye getirilmeden güzel yazılmıştı. bir de felix var ki aman allahım... sergei ile birlikte çalıştığı için aralarında güçlü bir bağ oluşmuş ve artık askerlik yapmasalar bile birbirlerinden kopamamışlar. ikisinin diyalogları süperdi. ps: nina hala doğuramadı.
Hidden Truths
Hidden TruthsNeva Altaj · ‎ Independently published · 0729 okunma
672 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Spoi var! Hepimiz Gökyüzü Olmak İstedik 1 tek kelime ile harikaaaaa okumalısınız olay akışı müq karakterlerine girmiyorum bile -yoooo gircem kim demiş - okuduğum en iyi fantastik kitap ve beni fantastik tiryakisi yapan kitap şu an üçüncü kitap yazıldı ve editore gonderildi çıkınca kafama firlatandan Allah razı olsun! Neyse ana karakterimiz Nova-su varisi- güzel deli-bosuna demiyoruz-dolu eğlenceli bir kız bunun kankası Ayzer-bizim başımıza tanricalari saldigin için kızgınız,toprak varisi- burçlara kafayı takmış bir kız alfinler gerçek diyor hiçte boş konuşmuyor afm bizi kaçırıyorlar bay bay elematele hoş geldiniz size çok iyi davranmaz diyorlar Nova'nın yazık ebesi ağlıyor orada sonra bizim izimiz falan belirmiyor dandik lordlar-Amon dan bahsediyorum- var Daren var- benim kanatsız kargam olur kendileri -ateş lordu ve toprak melezi ,bu amonyak-Amon- bu Daren'in kanatlarını koparıyor falan filan onu Nova öldürecek diğer kitabın konuları bu. Sina hava lordu minnoş (!)bir lord -kesinlikle kendi varisini kütüphaneye kapatmıyor-falan Arın su lordu deli lord fln kitapta burçlar ele alınıyor o yüzden önce lordları-amonyağı lord olarak görmüyorum - su krallığını yok ediyorlar Arın ı öldürüyorlar yazık ama biz geri getiriyoruz uzun hikaye dört seri lik olacak şu an iki kitabı çıktı üç çıkacak -nasipte varsa-...bu kadar okuyunuz fantastik seviyorsanız okuyun okuturun bu kadar
Lordlar ve Varisler
Lordlar ve VarislerN. G. Kabal · Martı Yayınları · 20217,4bin okunma
Reklam
488 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Şiir akımının deli ve dahi bana inceleme yazdıran kadını
Her Kitap bitimi sonrası oluşan bir his vardır ya hani, hüzün, burukluk, şaşkınlık, kızgınlık,vs ben de oluşan ise şu oldu ; alışılmışın dışında bir şaire tanıdığım ve böyle bir kalemi okuduğum için kendimi şanslı hissettim.Burda alıntı paylaşmayacağım çünkü yeterince paylaştığımı düşünüyorum.:) Lale Müldür (Aydın, 1956) Robert Kolej'den
Anemon
AnemonLale Müldür · Yapı Kredi Yayınları · 2020259 okunma
624 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Selamm.
Yine Magnus okuyacağım diyip umutlandığım bir kitapta, Magnusu 2,3 kere görmem deli etti beni. Kitabın eksik yanlarından biri bence kavuşma sahneleri. Mesela annesini görünce, sonunda Jace'le olan sahne, Alec'in yaptığı. Bu duyğular çok zayıf kalmış. Ayrılığı o kadar acıklı yazıyor ki, kavuştuğunda bir şölen bekliyor insan. Oysa he oldu bitti. Tüm bunlara rağmen ben uslanmaz bir Cassandra hayranı olduğum için bana göre hava hoş. Ama siz yinede 8 lik bir seri gibi düşünüp okuyun. Bekletinizi çok yükseltmeyin.
Camlar Şehri
Camlar ŞehriCassandra Clare · Artemis Yayınları · 20131,956 okunma
582 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Garip Bülbül Neşet Ertaş Hayatı - Sanatı - Eserleri Cilt 2
En uzun ve detaylı kitap incelememdir! İkinci cildi okurken, kitabın okunması bittiğinde nasıl bir inceleme yazabilirim diye düşünerek kimi bölümlerinde notlar aldım. Doğrusu bir yandan kitabı okurken, bir yandan benim gibi 1960'lı yıllarda doğup büyüyenler bilir, bizlerin çocukluğu ilkokul yıllarımızdan başlayarak plaklar dinleyerek geçti.
Garip Bülbül Neşet Ertaş Hayatı-Sanatı-Eserleri
Garip Bülbül Neşet Ertaş Hayatı-Sanatı-EserleriErol Parlak · Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları · 034 okunma
248 syf.
·
Puan vermedi
·
9 saatte okudu
Merhabalar Şu sıralar yapmak istediğim tek şey okumak sanırım anca o zaman birşeye yoğunlaşabiliyorum Kitaplara sığınmak bana çok iyi geliyor Bugün de sizlere @ kaleminden "Adem Elması" Kitabı ile geldim. Yazardan daha önce iki kitap daha okumuştum. Kitap yakın dönemde toplumsal olarak hepimizin yaşadığı pandemi süreci arka planda olarak anlatılıyor. Karekterimiz Yıldız Deli dolu düşüncelerini isteklerini çok net ifade edebilen ve tam tersi Olan Anne ve Anne annesine de bu konuda tepki gösteren birisi. Yıldız yaşadığı herşeyi en yakın arkadaşı olan Lilith'e anlatıyor. Lilith ona babasından kalan en kıymetlisiydi belkide... Yıldız Babasına çok düşkünken Anne ve Babasının ayrılmasıyla çöküş yaşıyor. 30'Lu yaşlarına geldiğinde bile Babası ile iç savaş halindedir. Buda tüm hayatını hatta yaşadığı aşkları bile etkiliyor. Yıldız yanlışlara sapmasa da (Bana göre yapmaması gereken şeyleri yapmasada) sonunda aşkını buluyor ve bu aşk onu babasıyla yüzleşmeye götürüyor. Yıldız'ı okurken bazen kızdım bazen yanlış buldum ama bi çırpıda okudum . +18 'lik yaş grubu okuyabilir.
Ademelması
AdemelmasıHatice Dökmen · Destek Yayınları · 2022143 okunma
Reklam
320 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
"Birşeyin gerçek olması pek o kadar önemli değildir; fakat gerçek olarak algılanması çok önemlidir " o kadar doğru ki. Kanıp kandırılmanın gün içinde milyon kez yaşandığı bir çağda yaşıyoruz. Nasıl mı ? Tabiiki sosyal medya fısıltıları. Okumayı sevmiyoruz. 3-4 satır yazıyı uzun görüp 3 -4 sn lik vine videolar ile görüp sonu belirsiz
Algı Yönetimi ve Manipülasyon
Algı Yönetimi ve ManipülasyonMücahit Gültekin · Pınar Yayınları · 20161,584 okunma
157 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
"HUSREV -- (Mansur'a yaklaşır. Tavırları büsbütün deli.) Biz, bu dünyada her şey, Allah'ın birer meczûbuyuz. O, Allah, kemâllerin kemâli. O noktaya tutkun, bilerek bilmeyerek ondan onu istiyoruz. Bu yolu açan, bu ateşi bizde yakan da o, biz değiliz. Biz Allah'ın muradı nisbetinde kemâline bürünebiliriz. Fakat o, Allah olabilir
Bir Adam Yaratmak
Bir Adam YaratmakNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 20209,3bin okunma
68 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Düzgün düşünemeyenler mi yoksa düşünceleri topluma uymayanlar mı deli sayılır? Eskiden düzgün düşünemeyen ve düşünceleri davranışlarını etkileyen kişilerin deli olarak etiketlendiğini düşünürdüm. Ancak zamanla bir insanı deli olarak etiketlemek için bu kısa tanımın yeterli olmayacağı kanısına vardım. Toplumun çoğunun bir konu üzerinde anlaşmasi geri kalan kısmın etiketlenmesi için yeterli bir neden olması beni hep şaşırtmıştır ancak %51'lik olan bu çoğunluğun fikri, %49'luk olan çoğunluğun fikrinden daha mı doğru? Ya da daha da önemlisi doğru mu? Başka bir örnek gerekirse yüz kişilik bir toplulukta sadece 1 kişinin düşüncesi doğru kabul edilsin. O bir kişi geri kalan insanlar arasında deli ilan edilir çünkü düşüncesi farklıdır ve uyumsuzdur. Bu da bize deli olarak nitelendirilen bir kişinin düşünce biçimine değil de düşüncesinin ne kadar yaygın olup olmadığına bakarak karar verildiğini gösterir. Aynı kitabımızın ana karakterlerinden biri olan Doktor Andrey Yefimıç'ın başına geldiği gibi. Onunda halk tarafından etiketlenmesinin tek sebebi bir akıl hastası ile konuşmasıydı. Kitabın aklımda bıraktığı en önemli iki soru ise şunlar oldu: Acaba kaç tane akıl hastanesinin içi normal insanlarla dolu ve onların yerine geçmesi gereken kaç kişi şu an dışarda geziyor?
Altıncı Koğuş
Altıncı KoğuşAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202269,8bin okunma
68 syf.
·
Puan vermedi
·
18 saatte okudu
Düzgün düşünemeyenler mi yoksa düşünceleri topluma uymayanlar mı deli sayılır? Eskiden düzgün düşünemeyen ve düşünceleri davranışlarını etkileyen kişilerin deli olarak etiketlendiğini düşünürdüm. Ancak zamanla bir insanı deli olarak etiketlemek için bu kısa tanımın yeterli olmayacağı kanısına vardım. Toplumun çoğunun bir konu üzerinde anlaşmasi geri kalan kısmın etiketlenmesi için yeterli bir neden olması beni hep şaşırtmıştır ancak %51'lik olan bu çoğunluğun fikri, %49'luk olan çoğunluğun fikrinden daha mı doğru? Ya da daha da önemlisi doğru mu? Başka bir örnek gerekirse yüz kişilik bir toplulukta sadece 1 kişinin düşüncesi doğru kabul edilsin. O bir kişi geri kalan insanlar arasında deli ilan edilir çünkü düşüncesi farklıdır ve uyumsuzdur. Bu da bize deli olarak nitelendirilen bir kişinin düşünce biçimine değil de düşüncesinin ne kadar yaygın olup olmadığına bakarak karar verildiğini gösterir. Aynı kitabımızın ana karakterlerinden biri olan Doktor Andrey Yefimıç'ın başına geldiği gibi. Onunda halk tarafından etiketlenmesinin tek sebebi bir akıl hastası ile konuşmasıydı. Kitabın aklımda bıraktığı en önemli iki soru ise şunlar oldu: Acaba kaç tane akıl hastanesinin içi normal insanlarla dolu ve onların yerine geçmesi gereken kaç kişi şu an dışarda geziyor? "-Hapishaneler ve tamarhaneler var olduğu sürece için de birilerinin oturması gerekir. Siz değilse ben, ben değilse başka üçüncü biri elbet girecektir buralara." (Sayfa 31)
Altıncı Koğuş
Altıncı KoğuşAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202269,8bin okunma
Reklam
360 syf.
8/10 puan verdi
·
35 saatte okudu
"Kıyamet Sonrası", Susan Ee'nin sanırım adı "Penryn&Günlerin Sonu" olan serisinin ikinci kitabıydı. İlkiyle hemen hemen aynı ayarda diyebileceğim bir kitap oldu benim için. Yani akıcı, okuması kolay ve heyecanlı, keyifli, merak uyandırıcı... Ama eksik ve "sanki farklı olabilirdi"leri de içeren... Yazarın
Kıyamet Sonrası
Kıyamet SonrasıSusan Ee · Dex Yayınevi · 2014598 okunma
240 syf.
6/10 puan verdi
·
22 saatte okudu
Kitap aslında kırmızı başlıklı kız ve kurt hikayesinin modernize edilmiş hafif değişmiş hali . Sarah namı diğer Red erkek arkadaşını bir süre önce başka bir erkeğe kaptırmış işini kaybetmiş büyük sıkıntılar içinde . Sonunda acayip ünlü yazar hiç tanışmadığı büyük annesine mail atıyor sarhoş kafa ile . Sonra cevap geliyor üstelik hesabına 30 bin dolar yatıyor . Hemen atlıyor kaldığı adaya gidiyor Güney Carolina açıklarında bir ada . Fakat adaya gittiğinde bu arada 8 km lik bir yer ada teller zar zor çekiyor falan tek bir adam bunu karşılıyor . En nefret ettiğim şeydir bu tip mahrumiyet yerleri kesip gömseler kimse bilmez hastalansan şehre yetişene kadar geberirsin valla :D Adamdan büyük annesinin öldüğünü parayı kendisinin yolladığını bazı hukuksal işlemler için ondan yardım istediğini öğreniyor . Adam kendini Race diye tanıtıyor .Aslında 6-7 sene önce karısı ve sevgilisinin öldürülmesi davasından zar zor aklanmış sonra ortadan kaybolmuş James Wolfe . Aynı zamanda W imzası ile tanınan gerçekte kimsenin kim olduğunu bilmediği çok ünlü bir ressam . Aslında konu güzeldi ama kitabın yarısından çoğu adada bunların seks yapması veya devamlı deli dana gibi koşturması ile geçti . Son kısım daha iyiydi işin içine geçmişte karısını öldürenler girdi adayı bastılar cinayete teşebbüsler oldu gerçek suçlular ortaya çıktı . Ama sonuçta kitaptan beklediğim zevki alamadım .
Red & Wolfe: An Erotic Fairytale
Red & Wolfe: An Erotic FairytaleElla James · CreateSpace Independent Publishing Platform · 20141 okunma
340 syf.
10/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Yaşamdan yaşama gezmek istermisiniz?
Sabahattin Ali'nin açlardan, çıplaklardan, dertlilerden, çocuklardan, bir karış toprak için birbirlerini öldürenlerden, cezaevlerinde ruhları eriyip gidenlerden, doktor bulamayanlardan hakkını alamayanlardan ustalıkla bahsettiği öyküler kitabı ile yaşamdan yaşama gezmek isterseniz, hiç durmayın derim ben çok beğendim. İncelememi tek tek ve
Bütün Öyküleri - 2
Bütün Öyküleri - 2Sabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2000451 okunma
448 syf.
·
Puan vermedi
Kitabın içeriği hakkın da yorum yazmak istemiyorum zira arka kapak yazısı kitabı özetler niteliğinde.. Direk sizlere kitap hakkında ki düşüncemi söylemek isterim ki çok sevdim. Zaten oldum olası güçlü Kadın karakterini anlatan kitapları okumayı seviyorum. Devin de benim için öyleydi. Bir annenin kız için yapamayacağı şey yoktur ve bunu çok güzel bir şekilde gözler önüne seriyor. Kitabın en başında ki kare kod ile spotify ile müzikleri de dinleye bilirsiniz. • Kitapta yaşanan onca olumsuzluğa rağmen dik dura bilmek adına çok güzel mesajlar veriyor. Aslında konusu o kadar bizden ki hayatımızın tam içerisinden kitabın her kelimesi, işleyişi, anlayış tarzı o kadar samimi ki kendinizi bezen yan karakter olarak göre biliniyorsunuz çok azda olsa +18 lik kısımları var ama okurken hiç rahatsız etmiyor. Ve kitabın sonuna doğru aksiyon artıyor bir yandan bitmesini istemiyorsunuz bir yandan da deli gibi merak ediyorsunuz. Ve canım Marcus demi ilk başta sevmesem de sonuna doğru bana çok güzel bir ders verdin. “ Hiçbir şey göründüğü gibi değildir. “ keyif alarak okuyacağınızı düşünüyorum ve okumanızı öneriyorum.
Devin
DevinCan Dikmenli · Dokuz Yayınları · 2022366 okunma
46 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.