Demek hayat böyle iki adım ilerisi bile görülmeyen sisli ve yalpalı bir denizdi.
484 syf.
·
Not rated
Normalde roman okumayı yıllar önce, vakit kaybı gerekçesiyle bırakmış, fikri ekollere yönelmiştim. Bir temayı anlamak için bin sayfa okumak vakti dar olanlar için saçma geliyordu artık. Bu romanı çok duymuştum ama, fırsat olmadı. Yakın zamanda internetten tanıdığım biri bunu muhakkak okumam gerektiğini söyledi ve böylece okudum. Belki de mensubu
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2015136.9k okunma
Reklam
517 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Kitap aklın ilacıdır.~ Ovidious
Jack London
Jack London
Martin Eden
Martin Eden
mavidennm
mavidennm
♤ Jack London'ın Amerikalı olması okurken yine beni çok mutlu etti çünkü Rus edebiyatı klasiklerinin bir hayli karakter barındırdıklarını düşünürsek bu kitap su gibi akıp geçiyor... ♤Kitabı okurken kendinizi Martin gibi hissetmeniz,kendinizi onun yerine koymanız ve Ruth'u da karşınızda dikilen tüm dünya gibi
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202391.7k okunma
“Haklısınız. Tam da öyle... Her şey... yanlış. Her şey. Ne hakikat diye bir şey var ne de dürüstlük. Tanrım! Ha­yat böyle olamaz. Sözgelimi... Demek istiyorum ki, dışarıda, göğe bakınanız yeter... Oysa Stilbourne'dakiler göğü bir çatı olarak görüyorlar. Bir şey... bedenlerimizi, söyleyemediğimiz şeyleri, ağzımıza almaya cesaret edemediğimiz şeyleri, tanış­mayı göze alamadığımız insanları saklamanın bir yolu... ve müzik adını verdikleri tımbırtıyı... Bu bir yalan, yalan! Üs­telik yakışıksız ! "
Sayfa 148Kitabı okudu
Demek hayat böyle iki adım ilerisi bile görünmeyen sisli ve yalpalı bir denizdi. Tesadüflerin oyuncağı olacak olduktan sonra ne diye bir irademiz vardı? Kullanamadıktan sonra göğsümüzü dolduran hisler ve kafamızda kımıldayan düşünceler neye yaradı?
Düzelir inşAllah...
Mümtaz kendi sıkıntılarının hikâyesiyle başkasını teselli etmek isteyen bir adamın sözünün bir türlü bitmeyeceğini birkaç defa tecrübe etmişti. Üzülme, hepsi düzelir, hepsi düzelir... diye ayrıldı.. Bunlar kendisinden çok yaşlılardan öğrendiği sözlerdendi. Belki de böyle olduğu için senelerce kullanmaktan garip bir inatla çekinmişti. Fakat şimdi bu adamın ıstırabı karşısında kendiliğinden dilinin ucuna geliyorlardı. "Bir medeniyetin hayat felsefesi" diye düşündü... "Her cins hadise bir başka türlüsünü davet eder. Demek ki sade ıstıraplarımız, üzüntülerimiz değil, tesellileri, mukavemet çareleri de miraslarımızın arasında..."
Reklam
Demek hayat böyle iki adım ilerisi bile görülmeyen sisli ve yalpalı bir denizdi. Tesadüflerin oyuncağı olacak olduktan sonra ne diye bir irademiz vardı?
Demek hayat böyle iki adım ilerisi bile görülmeyen sisli ve yalpalı bir denizdi. Tesadüflerin oyuncağı olacak olduktan sonra ne diye bir irademiz vardı? Kullanamadıktan sonra göğsümüzü dolduran hisler ve kafamızda kımıldayan düşünceler neye yarardı? Yaşayışımıza ve etrafımıza şekil vermek arzusuyla dünyaya gelmekten ise hayatın ve muhitin verdiği şekli kolayca alacak kadar boş ve yumuşak olmak daha rahat, daha makul değil miydi?
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.