Ben onun göklerinden biraz fazlayım O bana sığsın Yalnızlık ondan gitsin, kötü mü dedim Gitmezse ne yapsın, kötü mü dedim Ben neyin nesiyim ki ve herkes neyin nesi Alışamıyorsak birbirimize Sevemiyorsak birbirimizi Demem ki bir ben mi kaldım .... - Edip Cansever
demem o ki
... İnsan yazarken daha kolay çemkiriyor.. Sesini duyunca olmuyor öyle... .
Reklam
"Demem o ki, ben şimdi sana kalk gel demem. Beklerim hep ama gel demem. Diyemem. Çünkü öyle öğrendim. Canım çok yanıyor şu an. Eğer gelirsen, sarılırsan bana, yapıştırırısan kafamı göğsüne, ortaklığı ayağa kaldırırcasına ağlarım. Ama gel demem. Diyemem. Öyle öğrendim çünkü. Öyle yle büyüdüm."
Bugün bir cümle kurdum. Öyle çok kötü bir kelime yoktu içinde ama argoydu yine de. Küçük kuzenim benim dediğimin aynısını söyledi. Sonra dedim ki: sen söyleme. Şey dedi bana: Ama sende söyledin abla.. Yani demem o ki çocukların yanında ne dediğiniz farkında olun. Onlar her şeyi büyüklerinden öğreniyor. Papağan gibi sizi taklit etmeleri çok normal yani. Kelime haznelerini küfürlerle doldurmayın. Eh, bunun için de iyi bir ahlaka sahip olunması gerektiği kanaatindeyim.
N.

N.

@Acz1kul
·
2g
Çocuğunuzun küfür etmemesini istiyorsanız, yapmanız gereken şey küfür etmemektir. Çocuk küfür etmeyi sizden öğrenir. Muhtemelen siz de babanızdan öğrenirsiniz. Burada değiştirilemez bir durumdan söz etmiyoruz, çok uğraşırsanız babanız küfür etmesine rağmen siz etmeyebilirsiniz ancak eğitim avantaj kazandırmak için yapılır. Babanız bu konuda size iyi bir eğitim vermemiş ve siz kendinizi çokça zorlamak zorunda kalmış olursunuz. Her meselede çocuğunuzu sarp yokuşu tırmanmak zorunda bıraktığınızda aslında bu kötü bir eğitim aldığı anlamına gelir.
Sayfa 29
Eyvah dedim ben şimdi hep bundan isterim Eteği de mi çıkardın Yok canım bu kadarına dayanmaz Uzayan sokağın abazanları İşte düşleri de gerçeği de öldürecek kadar soluk Ve bir son yazısı kadar sevimsiz gecelik Örttü meselenin üstünü. Yani demem o ki sülün ablam Biz bilirdik kıymetini Assubaya verdiler o başka
Yılmaz Erdoğan
Yılmaz Erdoğan
Bundan iki üç yıl önce Instagram'da sürekli gündeme dair yazılar yazar paylaşırdım.Bir zaman sonra yapmamaya başladım sanırım yorulmuş ve sıkılmıştım.Ve o dönem gündemde olan/olmayan dini-siyasi tartışmaları düşünmekten ciddi anlamda(fiziki) başım ağrırdı.Şimdi o zamanlara geri döndüm sanki.Yine bir baş ağrısı ve bir şeyler yapamamanın verdiği hüzün,suçluluk duygusu.Anlamaya çalışıyorum ama bunca insanın neden sustuğu hakkında bir fikrim yok.Kendimizi geliştirmek,okumak,üretmek varken hep aynı sığlıkta boğuluyoruz.Hakikati göstermek için bir şeyler yapana da mâni olunuyor üstelik.Beğendiremiyoruz kimseye bir şey... Demem o ki ben yoruldum ama yine de elimden geleni yapacağım.Okumaksa okumak,yazmaksa yazmak,söylemekse söylemek...Elimden geleni yapacağım.Rabbim tüm mücadele edenlere güç kuvvet versin.
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.