Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bundan sonuç çıkar: halkla hükümet arasında uzaklık ne kadar artarsa, vergilerde o ölçüde ağırlaşır. Bundan ötürü halk, demokrasilerde en hafif vergi yükü altındadır; aristokraside daha ağır, monarşide ise en ağır yükü taşır. Demek, monarşi yalnız çok varlıklı uluslara, aristokrasi varlık ve büyüklükçe orta halli devletlere, demokrasi de küçük ve yoksul devletlere elverişlidir.
Sayfa 75 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Hasan Ali Yücel Klasikler DizisiKitabı okuyor
Bir tanrılar ulusu olsaydı, demokrasi ile yönetilirdi. Böylesi olgun bir yönetim insanların harcı değil.
Sayfa 64 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Hasan Ali Yücel Klasikler DizisiKitabı okuyor
Reklam
Bu devletin yönetim sistemi padişah-hilafete bağlı başkanlık olmalıydı. Üçüncü sınıf ülkeler demokrasi ile yönetilir.
Dinler Tarihi Meğer Çok Oynakmış Satır aralarına en değerli ilmi sır bilgileri yazmak bu yazın ustasının en değerli hüneridir. Tarihi olan kültürü olan ve sır taşıyıcıları tarafından değiştirilmesine asla izin verilmeyen bir tek Türkler var. Zaman zaman devleti yöneten gafletler yüzünden yaşanır gerilemeler. Dijital peygamberler dinler
Demokrasi, kalabalığın diktatörlüğüdür.
Fütüvvet babadan oğula intikal etmez: "Bir kişi desekim benim atam Yiğit başıdır yahut Ahî idi Şeyh idi, ben dahi Şeyh veya Ahî olurum diyebilur mu, olmaz. Bana ceddimden veya atamdan mirastır ve vasiyettir demeye kadir olamaz. Oğul atadan kuşak kuşanmak dürüst değildir. Eğer atası Peygamber dahi olsa anı cennete iletmezler, kendi de olmayınca." Ahîlik bu surette diğer birçok tarikatlardan ayrılır. O, bir mânâda tam bir demokrasi hareketidir. Şu kadar var ki muasır demokrasilerin rekabeti yerine ahlâkî ve iktisadi tesanüdü prensip olarak almıştır.
Sayfa 303Kitabı okudu
Reklam
Şapka, Kemalizm'i Osmanlı ıslahat hareketlerinden tavizci ve muvazaacı olmamak karakteri ile ayırır. Mustafa Kemal, denizkızı masalına inanmıyordu. Ya balık, ya insan vardır. Mustafa Kemal geri bir memlekette medeniyet meselesi halledilmedikçe hiçbir meselenin halledilemeyeceğini biliyordu. Şarklı-Garplıya inanmıyordu. Ya Şark, ya Garp vardır. Garp medeniyetinin temeli, hür tefekkür dür. Şapka bir başlık taklidi değil, tefekkür inkılâbının bir sembolü idi. Bu inkılâp, müspet ilme dayanan ilkokul eğitimi ile köyde halkın derin köklerine kadar inmeli idi. Ömrü buna yetmedi. Medeniyet meselesi halledilmedikçe hiçbir meselenin halledilemez olduğunu bugün de görmüyor muyuz? Demokrasi politikacıları, geçici dünya nimetlerini paylaşmak için, can çekişen taassubu beslediler ve ona yeniden halk kanını emme kudreti verdiler.
Sayfa 504 - Pozitif
Hiç bişey.
“Sokrates. Günümüzde hâlâ adaletin, hakkın, eşitliğin en büyük savunucusu sayılan düşünür, yargılandığı mahkeme tarafından ölüm cezasına çarptırıldığında yetmiş yaşındaydı. Düşünebiliyor musun, demokrasinin doğduğu Atina’da, adaleti savunduğu için ölüm cezasına çarptırılmıştı en büyük demokrasi savunucusu Sokrates milattan 500 yıl önce. O günden bugüne ne değişti sanıyorsun?”
Amerikan Usulü demokrasi
Bu oyunda para meclise girişi sağlamakla kalmaz orada yapılacak işleri de satın alır; Amerikan usulü demokrasi parasız olmaz.
Demokrasi her bireyi bilinçli ve olgun savar­ken, onu hep cahil ve gerici gibi gören tabii ki kaybeder...
Reklam
Meşru müdafaa hakkı
“Demokrasi iki kurt ve bir kuzunun öğle yemeğinde ne yiyeceklerini oylamasıdır. Özgürlük ise tam teçhizatlı silahlanmış bir kuzunun bu oylamaya itirazıdır.” Benjamin Franklin.
Kardeşliğin bayrağını kaldıracağım ben, uçuracağım o bayrağı hep yukarlarda, işte o zaman neden doğduğumu bileceğim, niçin öleceğimi bileceğim o zaman.
Haykırdım demir sözlerle, öfkeli bir onurla: Olsun bu bizim kader günümüz! Yok olmanın günü ve yeniden yaratılmanın! Yansın alevler buz gibi karanlıkta!
Kardeşlerimi tanıdım, köleleştirilmişler tanrısal olmayan altın tannsınca, gördüm insanın ruhunu, aşağılanmış, yoksul, ve çarmıha gerilmiş bin kez.
Bilmiyorum neden gelmişim dünyaya, sormadım niçin öleceğimi. ...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.