Zaten insan olduğumuzu en çok başka birine yardım ettiğimizde hissetmez miyiz? (...) Bütün kötülüklere rağmen biz iyi olacağız, iyi kalacağız ve inanın bana bir yerlerde hiç bilmediğimiz insanların yüreğine dokunacağız. Bütün dünyayı iyilikle dolduramasak da kendi dünyamızı iyilikle dolduracağız...
''Okumadım ama'' derken, dilinin altındaki o klişede neler gizli?
''Okumadım ama biliyorum.''
''Okumadım ama adını duydum.''
''Okumadım ama sosyal medyada gördüm.''
''Okumadım ama Tv'de izledim.''
''Okumadım ama birisi söylemişti.''
''Okumadım ama şöyle söylemek istiyorum.''
''Okumadım ama aldım.''
''Okumadım ama o yazarı severim.''
''Okumadım ama o konuya meraklıyım.''
''Okumadım ama alacağım en kısa zamanda.''
''Okumadım ama bir makalede bahsediliyordu...''
''Okumadım...''
Okumadın yani.
O zaman, önce okuyalım sonra konuşalım.
Bir de okumadan bilenler var; onlar ''okumadım'' bile demezler. Çünkü'leri vardır.
Klişelere mühür gibi basarlar. Bilmek, onların şu fani hayatta yegane işleridir, onlardan sorulur. Onlardan bir şey sual edilemez.
Hayvan da olsa kalmaz kimsenin hakkı kimsede.
Her zulüm bulur sahibini, kah burada kah ötede.
Ancak bir hayvan var ki "nefis", bırakmaya gelmez.
Ruhunuza galip gelirse şayet, ruhunuz daha gülmez.