Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Derya Sevim

Derya Sevim
@deryassevim
Martı Yayınları / Editör
Tekirdağ
675 okur puanı
Haziran 2018 tarihinde katıldı
“Ya bir gün tamamen kaybolursan? Sonuna kadar götürmek istediğin hayatı bulamadan?” Hugo omzunu silkti. “O zaman ölmüş olurum. Zaten öleceğim demektir. Yaşadığım o hayatta. Aradakiler’den biri olmayı seviyorum. Tamamlanmamış şeyleri seviyorum. Ölümün her daim bir seçenek olması hoşuma gidiyor. Hayatı sonuna kadar götürmemeyi seviyorum ben.”
Sayfa 148Kitabı okudu
Reklam
İnsanlar şehir gibiydi. Bazı kötü yönleri var diye bütün şehirden nefret etmezdiniz. Sevmediğiniz yanları, bir kaç tane tehlikeli ara sokağı ve mahallesi olabilirdi ama bir şehri yaşanır kılan şey iyi yönleriydi.
Belki de Nora bu işi cidden beceremiyordu. Yaşamayı.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İçinde bir ateş vardı. Ateş onu ısıtacak mıydı yoksa yok mu edecekti, bilemiyordu. Derken anladı. Ateşlerin nedeni yoktu. Nedeni ancak o yaratırdı. Güç ondaydı.
Sayfa 162Kitabı okudu
“Ve sizin adınız nedir?” Bu küstah rahip yardımcısının tavrını kesinlikle Clotho’ya şikayet edecekti. Rahibenin gözleri, Nesta’nın planının farkındaymış gibi eğlenceyle parladı. “Gwyneth Berdara.” Perilerin aile isimlerini kullanması alışılmadık bir durumdu. Nesta’nın bildiği kadarıyla Rhys bile kullanmıyordu. “Ama herkes bana Gwyn der.”
Sayfa 118Kitabı okudu
Reklam
“Sana zarar veren herkesi öldürürüm,” diye hırladı. “Hepsini öldürürüm… hem de acele etmeden, yavaş yavaş.” Nefes nefese kaldı. “Durma. Bu yüzden benden nefret et - beni küçük gör.”
Sayfa 440Kitabı okudu
“Yıldızlara bakıp dilek tutanlara,” dedim. Bakışları öyle deliciydi ki Tarquin’in karşısında yüzümün kızarmasına değmezmiş diye düşündüm. Kadehini aldı ve benimkine vurdu. “Dinleyen yıldızlara… ve gerçekleşen hayallere.”
Sayfa 352Kitabı okudu
“Şu anda bu masada ailenle birlikte oturabiliyorsan, bu Feyre’nin yaptıkları sayesindedir. Bu yüzden, şimdi söyleyeceklerim için beni affet Tarquin… ama prenses Tamlin’e haber uçuracak olursa veya içinizden herhangi biri onu geri teslim etmeye kalkarsa, bunu canıyla öder.” Denizden gelen esinti bile durdu. “Beni kendi evimde tehdit etme, Rhysand,” dedi Tarquin. “Cömertliğimin de bir sınırı var.” Rhys, “Bu bir tehdit değil,” diye karşılık verirken tabağındaki yengecin kıskaçları görünmez ellerle açıldı. “Bir yemin.”
Sayfa 331Kitabı okudu
“Yani senin avcın ve hırsızınım, öyle mi?” Ellerini aşağı kaydırıp dizlerimin arkasını kavradı ve yaramaz bir edayla gülümsedi. “Sen, Feyre, benim kurtuluşumsun.”
Sayfa 225Kitabı okudu
Rhysand’in yüzü tekrar sakinlik maskesine büründü. “Onu nereye sakladılar?” “Bana kimsenin bilmediği bir sırrını söyle Gece Lordu, ben de sana kendi sırrımı söyleyeyim.” Acaba hangi korkunç gerçek karşıma çıkacak diye kendimi hazırlamıştım ki Rhysand, “Yağmurlu havalarda sağ dizimin ağrısından duramıyorum,” dedi. “Savaşta incitmiştim; o zamandan beri ağrıyor.”
Sayfa 211Kitabı okudu
Reklam
“Nereye gidiyoruz?” Rhys’in yüzündeki gülümseme sırıtmaya dönüştü. “Velaris’e. Yani Yıldızışığı Şehri’ne.”
Sayfa 140Kitabı okudu
Nefesim daralıyordu. Kapana kısılmıştım. Evin içinde kapana kısılmıştım. Dağın Altı’nda olsam yeriydi; tekrar o hücrede olsam yeriydi… Aşırı hafif, aşırı hızlı adımlarla geri geri gidip lobinin ortasındaki meşe masaya çarptım. Yakınlardaki gözcülerden hiçbiri neler olduğuna bakmaya gelmedi. Beni burada kapana kıstırmıştı; beni buraya kapatmıştı.
Sayfa 133Kitabı okudu
Tamlin birden arkamda belirip Rhys’in elini tuttu ve aşağı ittirdi. “Bu pazarlığa, hemen şimdi, şuracıkta bir son verirsen ne istersen veririm. Ne istersen.” Kalbim aniden duruverdi. “Sen aklını mı kaçırdın?” Tamlin benden tarafa bakmadı bile. Rhysand tek kaşını kaldırmakla yetindi. “Zaten istediğim her şeye sahibim.” Sanki bir mobilya parçasıymış gibi Tamlin’in etrafından dolaşıp elimi tuttu. Rüzgâr bizi sarmalayıp götürdüğünde Tamlin’e hoşça kal deme fırsatım bile olmamıştı.
Sayfa 117Kitabı okudu
Arkamda, iki dev kayanın çarpışmasına benzer bir gümbürtü koptu. Etrafa yayılan karanlık patlaması yüzünden kalabalık çığlık çığlığa kaçıştı, hatta bazıları oracıkta ortadan kayboldu. Arkamı döndüm ve rüzgârdaki duman misali savrulan karanlığın içinde siyah ceketinin kol ağızlarını düzelten Rhysand’i gördüm. “Merhaba, Feyreciğim,” diye mırladı.
“Yardım etmek istediğini biliyorum,” diye devam etti Lucien. “Üzgünüm.” Ben de üzgündüm. Sonu olmayan varlığım uçsuz bucaksız bir kuyu gibi önümde açıldı. Beni tümüyle yutmasına izin verdim.
246 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.