Şayet annelik kadın doğasının en yüksek mertebesiyse, aşkı ve özgürlüğü korumak adına ne tür bir himayeye ihti­yaç vardır? Evlilik, kadını kirletmekten, ona tecavüz et­mekten, onun ruhunu sakatlamaktan başka bir etkide bu­lunamaz. Bu da, bir kadına 'ancak bana uyarsan doğurabi­lirsin' demek değil midir? Bu onu bir kalıba hapsetmek de­ğil midir? Şayet kadın, kendisini satarak annelik hakkını satın almayı reddediyorsa, bu onu alçaltıp utandırmak de­ğil midir? Evlilik, baskıyla ve nefretle tasavvur edilirken bi­le anneliğin tek onaylanmış, meşru hali değil midir? Anne­lik özgür seçimin, aşkın, esrikliğin, cüretkar tutkunun meyvesi olduğunda, böyle bir durumda toplumun intikamı hazırdır: O meyvenin ürünü olan masum bir başa dikenli taç giydirip, alnına o iğrenç hakareti kanlı harflerle kazı­mak; piç! Şu bütün erdemleri kendine mal etmek isteyen evlilik, anneliğe karşı işlediği suçlardan dolayı sonsuza dek aşkın krallığının dışında kalacaktır..
"Ve gençliğimin o sağlam, güven dolu, hep bir amaca yönelik günleri nereye kayboldu diye sorguladım. Orta yaşların o meyve veren zenginliğine nasıl ereceğim? Çalıştığım sürece. Dikenli bir taç gibi çevremi saran, o hep suçlayan, asla memnun olmayan tanrılardan kurtulursam. Kendimi, kendimi unutursam. Dünyanın bir aracı haline gelirsem, dünyanın dili, sesi. Egomdan vazgeçersem."
Sayfa 391Kitabı okudu
Reklam
Deha dikenli bir taç. İsa’dan Gandi’ye kadar Tanrı’ya nispeti olan her ulu, tanrıların hışmına uğradı.
Evlilik, baskıyla ve nefretle tasavvur edilirken bile anneliğin tek onaylanmış, meşru hali değil midir? Annelik özgür seçimin, aşkın, esrikliğin, cüretkâr tutkunun meyvesi olduğunda, böyle bir durumda toplumun intikamı hazırdır: O meyvenin ürünü olan masum bir başa dikenli taç giydirip, alnına o iğrenç hakareti kanlı harflerle kazımak; PİÇ! Şu bütün erdemleri kendine mal etmek isteyen evlilik, anneliğe karşı işlediği suçlardan dolayı sonsuza dek aşkın krallığının dışında kalacaktır.
Deha dikenli bir taç yaratmak daima ıstıraplı… Fakat yaratmadan ıstırap çekmek baha dayanılmaz bir çile.
MOZART (İç ses) Ne önemi var? Anlaşılmışsın, anlaşılmamışsın. Hiçbirimiz geleceği göremeyeceğiz. Daha doğmamışlar için çalışmanın bir karı yok. Ben öldüğümde müziğim de ölürse buna dertlenecek durumda olmayacağım nasılsa. Yaşadığım çağa, büyük riskler alarak yaşadığım çağa mı hizmet ediyorum, yoksa Tanrı'ya mı? Tanrı'nın varlığından emin değilim, koro eserlerinde onu övsem de. Tanrı kendini dünyada müzik damlalarıyla mı gösterir? Bilmiyorum. Mükemmellik istenmediğinde bile mükemmeli aramak... Dikenli taç. Reddedilemez. Tanrı olsa da olmasa da zındıklıktan uzak durmalıyım. Ben sağlığı kötü, cebi boş, küçücük bir adamım. Her kreutzer'in hesabını yapıyorum. Dişimi çektirecek para bile bulamıyorum. Sağ elimin parmakları sürekli nota yazmaktan şekilsizleşti. Yine de gerçek müziği duyamadım, bir görünüp bir kayboluyor, bir rüya çocuğu gibi doğmayı istiyor. Tanrım bazılarımıza yardım et. Yardıma ihtiyacı olmayanlar da var.
Sayfa 152Kitabı okudu
Reklam
ah ah çilem benim! Ben de, on sekizinci yaşını idrak edip yedi ay almış olan ben de bir haç taşıyorum ve dikenli bir taç başımda! ama, elimde kamış yerine, bir kitara var! Yarama merhem olacak!
Sayfa 209Kitabı okudu
Ey gece, acımın önündeki sessiz kapı sen Kan kaybediyor bu azgın yara Ve acının baş döndüren çanağı eğilmiş tam tamına! Ey gece, hazırım ben! Gece, sen ey unutulmuşluk bahçesi Dünyaya kapanık parıltı yoksulluğumun etrafında Asmalar sararır, solar dikenli taç da Gel ey, zamanların en yücesi!
178 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.