Gene de her insan sevdiği şeyi öldürür.
Özgürlük daima "mümkün "olan"la ilgilidir, bu da Özgürlüğe esnekliğini, çekiciliğini ve tehlikelerini verir.
Yalnızlık bir bağlamda dürüstlüktür. Dürüstlükle kendimizi genel kitleden ayırır, konformizmden kurtulursunuz. Dürüst olmak, kendinizi bireyleştirmek bakımından yalnız olmaktır, kendiniz ve yalnız kendiniz olmak için o âna sarılırsınız. Kendi olmakta başlangıçta bir yalnızlık vardır; kendi öz merkezi olmaktan söz ediyoruz.
Okur Takip Önerileri
Kendimi tutar insanların işine karismazsam,
Kendilerine dikkat ederler,
Kendimi tutar insanlara emir vermezsem
Doğru davranırlar,
Kendimi tutar insanlara vaaz vermezsem
Kendilerini gelistirirler,
Kendimi tutar insanları etkilemezsem
Kendileri olurlar.
Kendini kabul ettirmeye zorlayan insanın görünen, az bir gücü vardır, kendini kabul ettirmeye zorlamayanin ise muazzam gizli bir gücü vardır.
Ne kadar çok düşünürsek kendimizi de o kadar çok gözden kaçırırız.
Evrenin ruhunu bizler besliyoruz ve üzerinde yaşadığımız dünya, bizim daha iyi ya da daha kötü olmamıza göre, daha iyi ya da daha kötü olacaktır. Aşk’ın gücü işte burada işe karışır çünkü sevdiğimiz zaman, olduğumuzdan daha iyi olmak isteriz her zaman.
“Bir devletin gelişmesi de, yıkılması da o devleti yönetenlerin ve yargıçların elindedir"
Halkın yoksulluğu kralın varlığını Korur.
Zenginlik ve özgürlük devlete başkaldirmaya , hor bakmaya götürür. Özgür ve Zengin adam haksızlığa, zorbalığa katlanamaz.
Yoksulluk ve açlık yürekleri çökertir, ruhları körertir , insanları aci çekmeye , köle olarak yaşamaya alıştırir : Öylesine ezer ki onları, boyundurduklarini sarsmaya güçleri kalmaz.
Bilinçdışıyla bilinç arasındaki bekçi, manifest düşün oluşumunu sağlayan sansürden başkası değildir; düşe yol açan etkenler olarak gördüğümüz günlük yaşamsal olayların kalıntıları bilinçdışı malzemeyi sağlamış, bu malzeme de gündüz baskılanıp bilinçdışına itilmiş istekler ve duygularla birleşerek, bunların içerdiği enerji sayesinde geceleyin uykuda latent düşün oluşumunu sağlamıştır.
Akıl kendisini bir şey sanınca, aklın körlüğü başlar. Birey kendisini bir şey zannedince de iradenin zayıflığı başlar.
Ezilen kadın,kendini yeterince gerçekleştirememesini ve hayal kırıklığını çocuklarıyla olan ilişkisini kullanarak hafifletme ve telafi etme yoluna gidecektir.Yani çocuğu üzerinde ve çocuğu vasıtasıyla güç kullanmaya çalışacak, ama bu illaki var olan baskın amacı gizleyen yollardan gerçekleşecektir. Çocuğunu "sevecektir",çünkü onu güç kazanma amacına hizmet eden bir alet olarak kullanabilecektir.
Sadece gençler için değil aynı zamanda yetişkinler için de devam okulları olmalı. Şu an insanları sadece bir yaşam kazanıp evlenebilecekleri noktaya kadar eğitiyoruz; sonra sanki tam bir zihinsel donanım kazanılmış gibi eğitim tamamen duruyor. Yaşamın geriye kalan tüm karmaşık problemlerinin çözümü bireyin sağduyusu -ve cehaletine- bırakılıyor.
Sana basit bir soru sorayım. Ölüm neden bu kadar korkutucu? Ölüm hakkında seni korkutan şey tam olarak ne ? Hemen yanıt verdi, 'Yapmadığım her şey .
Sürekli gelişen bir canlılık içinde mutlu bir yaşam sürmek, Yani insanın elinden geldiğince bilinçli ve yoğun yaşaması öylesine doyurucudur ki, böyle yaşayan birisi için, bazı hedeflere ulaşıp, ulaşılamaması çok önemli olmaktan çıkar
Kadınlar, erkeklerden çok daha psikolojiktir. Erkek şeylerin kendisiyle ilgilenir, onların etrafını saran duygular ve fantezilerle değil. Kadın için ise bir şeyin kendisini öğrenmektense, erkeğin bir şeyle ilgili nasıl hissettiğini öğrenmek daha önemlidir. Doğal olarak psikolojinin en doğrudan örneği kadındır ve en zengin içeriği yine o sağlar.
