iskender durgun
@diskender
emekli
lisans
ankara
ankara, 26 July
7 reader point
Joined on December 2016
Şu anda okuduğu kitap
Reader Follow Recommendations
Bizim sorunumuz bedenimiz değil. Asıl sorun sokağa çıktığımızda, insanların bizleri müebbede mahkum etmesi...
Bizim sorunumuz bedenimiz değil. Sorunumuz dağ gibi merdivenler, kaldırımlar, o kaldırıma dikilen direkler, ağaçlar, tabelalar...
Bizim sorunumuz bedenimiz değil. Sorunumuz bu ülkede engelli asansörü ya da park yerini işgal edenler...
Bizim sorunumuz bedenimiz değil. Sorunumuz halen engellilere acıyarak bakan gözler...
Bizim sorunumuz bedenimiz değil. Bizleri neden ölçüp biçerek sayılara hapsediyorlar da toplumsal yaşama katılım olanaklarını yaratmıyorlar?
Niçin görmezden geliyorlar engellilere işlevsellik kazandıracak koşulları?
Sayfa 59Kitabı okuyor
Tıp mühendislerinin ellerinde bir Balthazard formülü! Şimdi, bu Balthazard da kim demeyin? Kendisi bir matematikçi.
Aslında ne engelle ne de engellilikle bir bağlantısı var! Kişinin sakatlık oranını belirlemek için bir formül bulmuş.
Ha, işte o formülle ölçüyorlar engellenenleri...
21. yüzyılda nasıl bir anlayışsa bu? Hem insan ölçülür mü metreyle, litreyle, matematikle?
Sayfa 57Kitabı okuyor
Ayrımcılığın her türlü zerresi ruhuma yavaş yavaş yayılıyor, ruhumun tüm hücreleri söyleyemediklerimle, içime bastırdıklarımla dolup taşıyordu. Yatağından taşmak üzere olan bir akarsu gibiydim. Önüme ne gelirse onu da kendime katıp büyük bir hınçla kabararak akan engin denizlere karışmak istiyordum. Ruhumun öteki yanı ise, bir ateş parçası gibi bedenimin tüm uzuvlarını ısıtacak, beni dışlamayarak sarıp sarmalayacak bir tek yürek arıyordu.
Sayfa 38Kitabı okuyor
Ne adım vardı ne soyadım ne de kimliğim... Bir yana eğilerek yürüdüğüm için adım Topal idi benim. Kader kurbanıydım. Önüne gelen herkes okşuyordu saçlarımı: 'Kadersiz kuzum.' diyerek...
....
Sınıfta arkadaşlarımın yanında beni adımla çağırmak yerine: 'Topal.' diyerek seslenen öğretmenlerimi tanıklığa çağırıyorum...
Sayfa 14Kitabı okuyor
Yaşadığım sürece yalnızca gerçeğin peşinden gittim. Hiçbir zaman duygu sömürüsü yapmak gibi bir ereğim olmadı. Bunu niçin söylüyorum? Çünkü ajitasyon yada acındırma engellilere o kadar özdeşleşmiş ki biz ne yaparsak yapalım bu algının gölgesinden kurtulamıyoruz.
Sayfa 7Kitabı okuyor
Doktor, ''Bir bakalım'' dedi. ''Melody şu anda beş yaşında. Yeni bir ortama uyum sağlaması için ideal yaş. Siz ve eşiniz böylece hayatlarınıza devam edebilirsiniz, o da size yük olmaz. Zamanla anılarınız da canlılığını yitirecektir.''
Sayfa 27Kitabı okudu
Sonra Bay Kingsley sordu, ''Kişinin müzik çaldığında renkleri duyup tatları canlandırabilmesi durumuna ne denir?''
A) Sentez
B) Sembiyoz
C) Sineztezi
D) Sembolizm
Sırıttım ve C ye bastım. Bu sadece Bayan V'nin kelime kartlarındaki bir kelime değildi, bu bendim!
Sayfa 199Kitabı okudu
Annem, ''Tekerlekli sandalye için rampa nerede diye bir görevliye sorabilirseniz!''
....
Siyahlar içinde bir garson aceleyle yanımıza geldi. '' Çok üzgünüm. Arka tarafta bir asansörümüz var, fakat bu öğlen bozuldu. Sabah ilk iş usta gelip tamir edecek.''
Annem, ''Bu şu anda bize yardım etmeyecek değil mi?'' Sesi sert ama kızgın değildi.
Sayfa 208Kitabı okudu
''Çok sevdiğiniz çocuğunuzun engellerini kabul etmek zaman alır. Kızınızda beyin felci var, Bayan Brooks''
Annem buz gibi bir sesle ''Kızımın rahatsızlığının adını biliyorum, doktor,'' dedi. ''Ama bir insan teşhis tablosundaki isimlerden çok daha fazlasıdır!''
Sayfa 26Kitabı okudu
Herkes kendini ifade etmek için kelimeleri kullanıyordu. Ben hariç. Ve eminim ki tüm bu insanlar kelimelerin gücünün farkında değildi. Oysa ben farkındaydım.
Düşüncelerin kelimelere ihtiyacı vardır. Kelimelerin de sese.
Sayfa 11Kitabı okudu
