“…Bildiğiniz gibi zihin, tuzaklarla dolu arka sokaklardan gezinmeye bayılır.”
Sayfa 125Kitabı okuyor
İnsanın kafasından boş düşünceler, böbürlenmeler, yanlış değerlendirmeler, tatlı kuruntular, bütün bu gibi şeyler çıkarılacak olursa, çoğu kimsenin kafasında geriye, kendilerinin bile hoşlanmayacağı, üzüntü, tedirginlik dolu zavallı cılız şeylerin kalacağını bilmeyen var mıdır?
Ya dünya seninle dolu
Ya ben
Bir mutlu yanılsama ki bu
Gün boyu gözlerimden
Eksilmeyen ...
Hakkını aramaktan aciz, açıktakini göremeyen cahillerle dolu bizim buralar. Eğer bu bir yaşam biçimiyse, lanet olsun bu yaşam şekline.
İçimi öfke ve acıyla dolduran da yalnızca kötülükler değil. Yeryüzünden hiç eksilmeyen bu yaşamla dolu güzelliğin, bu müziğin varlığıydı vurucu olan. Bir an, onu duymamaya çalıştım. Çokları gibi, olup bitenlere alışkın, hatta onaylayıcı gözlerle bakmaya. Başaramadım.
Sayfa 52 - De Yayınevi / 1985Kitabı okudu
Jean-Paul Sartre: Benim en fazla dikkatimi çeken, sizin hiçlik olan bir varlık ötesi bulun duğunu söylemeniz. Ama bunu söyleyen, bu şekilde vaftiz eden yine sizsiniz. Böyle vaftiz ettiğinize göre, varlığı hiçlik olarak ortaya çıkarma olanağının sizde bulunması gerekir. Peki bu olanak nereden geliyor? Eğer siz dop dolu ve som bir varlıksanız, hiçliği kendi var lığınızda taşıyamazsınız ve olmadan da onun hiçlik olduğunu söyleyemezsiniz.
Sayfa 78
İNCECİK BİR GERÇEKLİK DİLİMİNDE MAHSUR KALMAK
Kafanızın dışındaki dünya gerçekte nasıl bir yerdir? Burada renk olmadığı gibi, ses de Ses de yoktur: havanın sıkışması ve genleşmesi , kulaklar tarafından algılayıp elektrik sinyallerine dönüştürülür. Beyin, daha sonra bu sinyalleri bize tatlı sesler , hışırtılar , gümbürtüler, takırtılar, şıngırtılar vb. Halinde sunar. Gerçeklik , kokusuzdur da aynı zamanda. Beyinlerimizin ötesinde koku diye bir şey yoktur bile. havada süzülen moleküller burunlarımızdaki reseptörlere bağlanır ve beyin tarafından farklı kokular olarak yorumlanır. Gerçek dünya duygusal zenginliklerle dolu bir yer değildir; her şey, beynimizin kendi duyarlılığıyla dünyayı bizim için aydınlatmasından ibarettir.
Sayfa 72Kitabı okuyor
bakışım, bütün gün
dalıp kalmıştı hayatımın gözlerine
o gözler ki ıstırap dolu, ürkek
sabit bakışlarımdan kaçıp
yalancılar gibi
kirpiklerimin korunaklı inzivasına sığınan
:D
...bütün suç "milyoner" sözcüğündeydi; çünkü bilindiği gibi bu sözcük yalnızca sesiyle bile, para dolu çuvalları hatıra getirmesi bir yana, alçağı, yükseği, orta hallisiyle...her tür insanı etkileyen güce sahiptir.
"Üzerindeki fazla anlamlardan arındığında onu tüm çıplaklığıyla korku dolu bir insan olarak görecek; insanca, pek insanca bulacak ve böylece aslında hepimizin böyle olduğunu anlayacak."