“Hayatlarımızda bir ölüm bolluğu var. Hiç anı sıkıntısı çekmiyoruz-cenazeler, mezarlıklar, solmuş çelenkler, ölüme ait anılar, dostların ölümü, kendi ölümümüzü beklemek. Kim bilir? Belki de ölüler kendi usüllerince bir sürü yaşam yaratıyorlardır. Belki de ülkelerinden hep bize bakıyorlar- kentlerimize, okullarımıza, fabrika bacalarımıza, ölüm ülkesinden teker teker yaşam topraklarına dönen bizlere.”