Kelebeğin ömrü
Gülseren Hanım, Dr. Nüvit Hanım bir hasta gönderdi, "mümkünse hemen alıverin," diye rica etti. Şimdi onu gönderiyorum. Tamam Tuna, bekliyorum. Kapı vuruluyor ve içeri üç hanım giriyor. İkisinin ağlamaktan gözleri kızarmış. Biri ise şaşkın şaşkın etrafına bakınıyor. En yaşlı olan, elime bir kâğıt uzatıyor. Nüvit Hanım'ın bana
Cemal Süreyya Seber ile sonradan yakın dost olduk. Ben Gümrük ve Tekel Bakanlığı müfettişiyken o maliye müfettişiydi. İkimiz de bekârdık. Her akşam bara pavyona giderdik. Sözüm ona şiirlerimize ilham kaynağı alacaktık. Birbirimize şiirlerimizi okur, karşılıklı olarak beğenmezdik. Bir gün, "Mehmet Kaplan eniştene sorsana, benim şiirlerimi beğeniyor mu?" diye ricada bulundu. "Tamam, sorarım," dedim. Enişteme sordum. "Ne? Şair miymiş o? Şiir mi yazıyormuş?" Cevabı bu oldu. Eniştemin bu cevabını Cemal Süreya'dan sakladım. "Sordun mu," diye sorardı. Onu hep atlatırdım. Cemal Süreya komünistti. Onunla nasıl arkadaş olabildiniz? Alpaslan aracılığıyla tanıdım. Birlikte ev tutmuşlardı. Bir kere adın Mülayim, sert olsan ne yazar, demişler ya. Cemal Süreya'nın komünistliğini görmedim ben. Solcu derseniz modaya uyuyor. Edebiyatçı, şair... Kimseyi etkileyecek hali de yoktu. Nitekim sikıldı, maliye müfettişliğinden istifa etti. Sonra müracaat edip geri döndü. O günlerde Mülkiyeliler Birliği'nde karşılaştığımızda geri dönüşüyle dalga geçiliyordu. "Köpeğin dönüp dolaşacağı yer yine kürkçü dükkânıdır..." dedi.
Reklam
Yaşarken cesaretle ölü mün koluna girebilenler görüyorlar ki, o bir düşman değildir. Belki bu dünyadaki zindan hayatının yarattığı düşmanlıklar dan ve korkulardan, en başta yaşama korkusundan temizleyerek kurtarıcı dosttur. O bir dost elidir, kafesin kapısını kırar, zindanın kapısını açar, ruhu hürriyete kavuşturur
Sayfa 50 - Esma Mümtaz Arar Gençlik Merkezi ve kütüphanesiKitabı okudu
"Böyle söylemiş unutulmuş bir şair yıllar önce Rohan'da. Kuzey' den çıkıp gelen Genç Eorl'un ne kadar uzun boylu ve zarif olduğunu hatırlamış; bütün atların atası olan küheylanı Felaröf un ayaklarında kanatlar varmış, insanlar akşamlan böyle söylerler şarkılarında hala." Bu sözlerle yolcular sessiz höyükleri geçtiler.
-Baki-
“Bir dost vardır, gıda gibidir. Sen onu her zaman ararsın. Bir dost vardır, ilaç gibidir. Lazım olduğunda ararsın. Bir dost vardır ki hastalık gibidir. O seni arar.”
Sayfa 223Kitabı okudu
TÜRK BANKACILIĞININ MESSİ'Sİ OLMAK
Kapitalizm neden son yıllarda Türk Bankacılığının Messisi olarak bilinen Önder Karaçay'dan gol yiyor. Karşılarına almayı göze alarak Türk bankacılığının Messi'sini kenara iterek oyun dışı bırakalım bitsin zihniyeti olabilir mi? Bunu yeniden anlatmanın zamanı geldi. 12 Eylül 2012 sonrası kitabımı yazma süreci içinde çok iyi dost
Reklam
484 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.