Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Bir gün bunu yapacağım." Hedefiniz şimdiki an'ı sonuca götüren bir vasıtaya indirgeyeceğiniz kadar çok dikkatinizi alıyor mu? O sizin yaptığınız şeyden sevinç duymanızı engelliyor mu? Siz yaşamaya başlamayı mı bekliyorsunuz? Eğer böyle bir zihin kalıbı geliştirirseniz, neyi başarırsanız başarın, neyi elde ederseniz edin, şimdiki an asla yeterince iyi olmayacak, gelecek daima daha iyi görünecektir. Bu kalıcı bir doyumsuzluk için mükemmel bir reçetedir, öyle değil mi?”
"Otantik mutluluk sadece bilgelik ,özgecilikve merhametin uzun süreli geliştirilmesinden ve nefret ,doyumsuzluk ve cehalet gibi zihinsel zehirlerin tamamen yok edilmesinden doğabilir "
Reklam
İnsan sürekli bir arayış içindedir . Sürekli arar, bulur ama bulduklarıyla asla yetinmez. Daima daha iyinin, daha güzelin, daha güçlünün peşindedir. İnsandaki bu doyumsuzluk ve sürekli daha mükemmeli aramak, nedendir? Aslında her arayış, aranandan bir haberdir. Tarih boyunca, en çok konuflulan, adı en çok anılan ve dolayısıyla da en çok aranan Allah’tır. En çok arandığı için, en çok bulunan da O’dur. Ciddi, samimi ve önyargısız arayışlar, hep mutlu sona ulaşmıştır. O’nu bulanlar, mutluluğu da bulmuş oluyorlar. Daha huzurlu bir hayat yaşıyorlar.
Sayfa 7 - E-KitapKitabı okuyor
Saçlarında ve sesinde güneşi getiren sevgili
Aşk bir doyumsuzluktur. İki cinsin birbirine sürekli ve hiç dinmeyen, bitmeyen doyumsuzluğu... Bu doyumsuzluk bitince aşk da kalmıyor.
Yetmiş Yaşım Merhaba
Yetmiş Yaşım Merhaba
sayfa 72
doyumsuzluk
Kasıtlı olarak abartıyoruz, yaşamda her şeyin göreceli olduğunu unutmayalım.
insan, olguları açıklama vaadi taşıyan hipotezler aradığı için "her haz keşfi, başka bir doyumsuzluk getirir." ve "kişinin tüm odak noktası; hazza ve kalıcılığa zoraki bir biçimde ulaşmaya evrildiğinde, ruhu ve bedeni daha komplikeleştirip bireyi mutsuz hâle getirir." hipotezimi öne sürüyorum. mutluluk kavramını bir 'duygu durumu' olarak görüyorsanız, problemin kökünü kendi zihninizde en başından yanlış inşa etmişsiniz demektir. kişi, yoğun hazlara ulaşarak değil, en az acıyla yaşamayı sağlayan o hoşnutluk durumuna ulaşarak mutlu olabilir. daha inovatif bir şekilde öne sürecek olursam mutluluk; hedonist bir bakış açısının getirdiği "bireyin kendi ruhunu her türlü hazza yönlendirme girişimi" değildir. mutluluk; hayatın sergilediği o çalkantılı profilin karşısında hayatı, her yönüyle kabullenecek kadar erdemli olmaktır. ancak bu şekilde mutluluk kavramı kalıcılığa ulaşabilir. onun haricinde sayfanın geri kalanında yer alan maddeler, mutluluk getireceği varsayılan ama elde edileceği vakit hepsinin birer haz yansıması olduğu anlaşılacak maddelerdir. fakat biz insanlar, sorumlulukları ile kaotik tutkuları arasında sıkışıp kalmış varlıklar olduğumuz için bu hoşnutluk durumunu yerine getirmekten epey bi' kaçınıyoruz. o hâlde doğamız gereği, erdemli olmaya ve bununla birlikte de kalıcılığa bir hayli uzağız.
Reklam
Doyumsuzluk İki ağızlı küçüklük.. Hiçbir değer bırakmıyorsun insanda!
Sayfa 31 - Kırmızı Kedi Yayınevi, 11.Basım, NE MUTLU TÜRK ÜM DİYENE!Kitabı okudu
Nicin bugun yaşamin, tum yasamin onunden gecip gittigini, artik ölümü beklemekten baska bir sey olmadigini, her gun gibi bir kez daha aniyorsun. Yasam, zamansiz. Yasamin hicbir zamani yok. Cocukluk, kadinlik, erkeklik, yaslilik, yasam, ölüm, sevgi, sevgisizlik, doyum, doyumsuzluk, her sey iç içe. Akil, delilik, varlik, bosluk iç içe
408 syf.
7/10 puan verdi
·
53 günde okudu
Cesur Konuları Güzel İşlemek Herkesin Harcı Değildir
Madam Bovary ilk başta çok eleştiriye açık bir kitap gibi duruyor. Edebiyat çok farklı bir şey tabi. Mesela geçenlerde ensest temasını işleyen bir oyuna yapılan bir incelemede “enseste özendirilmek”ten bahsedildiğini gördüm. Yani içinde ensest geçen her şey ona özendiriyor mu oluyor? Böyle incelersek, ki sanırım kitap ilk çıktığı zamanlarda böyle
Madam Bovary
Madam BovaryGustave Flaubert · Can Yayınları · 202233,3bin okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.