" Hiçbir Tarih Yoktur Ki İzinden Gidenleri Aydınlığa Çıkarmasın."
Soğukla ,Rum çeteleri ile ,yoklukla mücadele eden bir köy ve bu köye zamansız atanan bir öğretmen Ayzuhra .
Dedesi Koca Sinan'dan kalma emanetin sabihine teslim edilmesi görevinin ağırlığını omuzlarında taşıyan, ömrünün son demlerine yaklaşan Osman ağa...
Bir yangının ağabeyi dışında herşeyi elinden aldığı Fatıma ile Kenan kahramanlarımızdan bazıları .
İlk görüşte aşk dediğimiz Kenan ve Ayzuhra aşkını okumaya başladığımda olay öyle bir yere evrildi ki hayret ettim .
Ayzuhra'nın bu köye gelmesindeki asıl neden neydi ?
Bu düğün neden olmalıydı ?
Osman Ağa'nın evindeki tarihi bir sırrı gizleyen oda ve O'nun gizlice yaptığı bir yolculukla sırlar aralanmaya başlıyor. İzmir'de düşman yeni denize dökülmüş ve sonrasında birkaç gün Mustafa Kemal'i gören olmamıştı .
Aynı günlerde Osman Ağa'nın gizli odasında ise çok önemli bir misafiri vardı .Bu misafir günlerce bir odada ne yaptı dersiniz ?
Okudukça her şey açığa çıkacak ,Türk milletinin gizli kahramanlarıyla gurur duyacaksınız .
Dedesinden devraldığı sırları ondan sonraki sahibine devreden Osman ağa artık rahatlasa da böyle önemli bir sırrı devralan kişi gergindi .
Parola :Düğün'ün harika gizemini siz de çözmek isterseniz buyrun okumaya canlar
İşte şimdi Kenan ve Fatıma avluya bakan pencerenin önünde oturuyor davul zurnanın ritimli tonlarında oyunlar oynayan gençlere bakıyorlardı. Ama ikisinin de gördükleri düğünde oynayan gençler değil geçmişte yaşanan acı olayın ayrıntılarıydı.