Herkes gittiğini biliyordu. Fakat bunu birbirlerine söylemekten nedense çekiniyorlardı. Bir sır olarak girmişti aralarına, bıçak keskinliğinde bir sır; bıçak kadar sert, sivri ve soğuk.
"Kılığımıza bile bir musibet arız oldu. Eskiden İspanyollar bizim gibi giyinirken, şimdi Gırnata sokaklarında İspanyol kılığında dolaşan Müslümanlara rastlanıyor."
"Bütün bunlar rüya mı, hayal mi akıl erdiremiyorum. Gırnata'da mıyım yoksa Kral Ferdinand'ın topraklarında mı kestiremiyorum. Yoksa memleketim bu hâllere mi düştü?"