Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Rivayet edildiğine göre Resûl-i Ekrem (sav) bir hadislerinde şöyle buyurmuştur: "Şeytan şöyle der: Zengin kişi, şu üç tuzağımdan birine düşmekten kurtulamaz: Malını gözünde süslerim, onu (zekat vb.) hak sahiplerine vermez.Malını kolayca harcama yollarını gösteririm; böylelikle malını gereksiz ve hakkı olmayan yerlere harcar.Ya da mal mülk sevgisini kalbine öyle yerleştiririm ki,onu haram yollardan da kazanmaya başlar."
İbn.Mübarek,ez-Zühd.nr.547Kitabı okuyor
Sahebe-i kirâmdan Ebû Zer (ra) şöyle demiştir: "Dostum Muhammed (sav) bana yedi şeyi terk etmememi tavsiye etti.Ben de o yedi tavsiyeyi daima uyguladım.Bana yoksulları sevmemi,onlara yakın olmamı, kendimden daha düşük durumda olana bakmayı, yukarıda olana bakmamamı tavsiye etti. Aynı şekilde, benimle ilişkilerini kesmiş olsalar bile akrabalarımı ziyaret etmemi ve 'Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billah' zikrini çokça söylememi tavsiye etti. Yine kimseden bir şey istemememi, Allah için yapacağım bir işte hiç kimsenin kınamasına aldırmamamı ve acı da olsa hak-doğru olanı söylememi tavsiye etti."
Ahmed,el-Müsned,5/173Kitabı okuyor
Reklam
Hasan-ı Basrî'nin (ra) dediğine göre Tevrat'ta şu beş şey yazılı imiş: • Zenginlik kanaattedir. • Selâmet uzlettedir. • Hürriyet şehevî şeyleri terk etmededir. • Muhabbet dünyalıkları terk etmededir. • Uzun yılların (ahiretin) mutluluğu şu kısacık dünya günlerine sabretmektedir.
Bir gün Resûlullah (sav) sahabelerine, - Sizler hepiniz cennete girmek ister misiniz? buyurdu.Sahabeler, Canımız sana feda olsun ey Allah'ın Resûlü! Elbette girmek isteriz, dediler. Resûlullah (sav), - Hedeflerinizi, emellerinizi kısa tutun ve Allah'tan gereği biçimde hayâ edin! buyurdu.Bunun üzerine sahabeler, - Ey Allah'ın Peygamberi! Biz zaten hayâlı davranıyoruz, dediler. Resûlullah (sav) buyurdu ki: - O sizin anladığınız utanma hissi değildir! Allah'tan gereği biçimde hayâ etmek demek,baş ve başta bulunan organlarla, karın ve karının içersine aldığı organları her türlü günah ve haramlardan korumak, ölümü ve toprak altında çürümeyi daima hatırlamaktır. Ahireti isteyen dünyanın süsünü bırakır.Kim bu şekilde davranırsa, Allah'tan gereği biçimde hayâ etmiş olur."
Tirmizi,BeyhakiKitabı okuyor
Müslüman ölümü çokça anmalı ve şu altı şeyden ayrı kalmamalıdır :
1. Ahirette yararlı olacak ilim. 2. Allah'a ibadette destek ve günahlardan sakındıran bir arkadaş 3. Düşmanını (şeytanı) tanıyıp ondan korunmak. 4. Gece ve gündüzün birbiri ardına gelmesini anlatan ayetlerde olduğu gibi Allah'ın ayetlerinden ibret alıp tefekkür sahibi olmak. 5. Kıyamet günü kimsenin kendisinden davacı olmaması için insanlara insafla muamele etmek. 6. Kıyamet günü rezil rüsva olmamak için ölüm kapıya dayanmadan önce hazırlıklı olmak.
Kim emellerini kısa tutar, hayaller peşinde koşmazsa, Allah (cc) o kimseye dört ikramda bulunur. 1. Onun ibadet ve taat etme kuvvetini artırır.Çünkü insan yakında öleceğinin farkına varsa, ileride karşısına çıkacak zorluklara aldırış etmez ve olanca gücüyle ibadetlerine sarılır,amellerini çoğaltır. 2. O kimsenin üzüntülerini ve dertlerini azaltır.Kendisinin de en yakın zamanda ölümle yüz yüze geleceğini bilen kişi karşılaşacağı zorluklara aldırış etmez. 3. Onu aza razı kılar.Kendisinin de en yakın zamanda ölümle yüz yüze geleceğini bilen kişi çok mal edinme derdine düşmez.Onun tek derdi ve tasası ahiret tasası olur. 4. Onun kalbini nurlandırır. Denildiğine göre kalp şu dört şeyle nurlanır Karnın aç olması iyi arkadaş geçmişteki günahları hatırdan çıkarmamak ve kısa emelli olmak Allah (cc) hayal ve hedeflerini uzun tutan kimseyi şu dört şeyle cezalandırır: İbadet ve taatlarda tembellik, dünyevi dertlerin ve üzüntülerin artması, mal-mülk biriktirme hırsı ve kalbin katılaşması. Denildiğine göre kalbin katılaşmasının nedeni şu dört şeydir Tıka basa yemek yemek kötü arkadaşlarla dostluk kurmak geçmişte işlediği günahları hatırına getirmemek ve uzun emelli olmak O halde müslüman kısa emelli olmalıdır.Çünkü insan, hangi nefesinde veya hangi adımda öleceğini bilemez.
Reklam
Şakîk-i Belhî (ra) der ki :
"Öğrendiklerim arasından dört bin hikmetli söz seçtim.Bunların arasından da dört yüzünü seçtim. Bu dört yüzün arasından kırkını, kırk tanesinden de dört tanesini seçtim. Onlar şunlardır: 1. Kalbini bir kadına bağlama! Çünkü o kadın bu gün senin, yarın ise bir başkasınındır.Eğer ona boyun eğersen (yanlış yollara saparsan) cehenneme girersin. 2. Kalbini mala mülke bağlama! Çünkü mal mülk senin elinde bir emanettir; bu gün senin,yarın bir başkasınındır.O halde başkasının eşyası için kendini yorma! Malın sefası,keyfi başkasına,vebali ise sanadır.Çünkü kalbini mala mülke bağlarsan,ondaki Allah hakkını (zekât,sadaka vb.) ödeyemezsin. Kalbine fakirlik korkusu girer. Sonunda şeytanın kandırmacasına uyarsın. 3. Kalbini deşeleyen, tırmalayan şeyi terk et.Müminin kalbi adil bir şahit gibidir: Şüpheli bir durumda sıkılır, daralır. Haramdan kaçar. Helalde rahat ve huzur bulur. 4. Neticesini düşünmediğin hiçbir işi yapma.
Hikmet ehli bir zat demiştir ki :
"Bütün kötülüklerin anası şu üç şeydir: Haset ihtiras ve kibir İlk kibirlenen İblis olmuştur.Ona, Adem'e secde et,denildiği zaman kibirlenmiş,secde etmemiş ve neticede lanetlenmiştir.Hırs ise ilk olarak Adem (as) görülmüştür.Ona, "Cennetin hepsi senin için mübahtır, ancak şu ağaca yanaşma!" denilmiş ancak hırsına hâkim olamayıp o ağaçtan yemiş ve cennetten çıkarılmıştır.İlk haset ise Adem'in oğlu Kâbil'de görülmüştür. O haset sebebiyle kardeşi Hâbil'i öldürmüş,dolayısıyla kafir olmuş ve cehenneme gönderilmiştir."
Sahabeden biri demiştir ki: "Kalbinde katılık, bedeninde uyuşukluk ve rızkında bir darlık gördüğün zaman bil ki, bunun sebebi,sana fayda vermeyen boş konuşmalarındır."
Hz.İsa (as) şöyle demiştir :
"Beyler,ağalar gibi başkalarının günahlarına bakıp durmayınız. Sizler, aciz kullar gibi kendi günah ve kusurlarınıza bakınız. İnsanlar daima afiyet ya da sıkıntı halindedirler.Afiyet, sıhhat içindeyken Allah'a hamd ediniz. Sıkıntılı kullara da merhametle yaklaşınız."
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.