"Zweisamkeit, başkalarıyla birlikteyken bile yalnız olma hissidir." O kadar sık hissettim ki bu duyguyu, yaşamanın doğasında yer aldığını düşündüm. Hayatta olmak, temelde yalnız olduğunu kabul etmekti.
Hepimiz bir hayatın en fazla yarısını yaşıyoruz, diye düşünmüştü. Yaptığımız seçimlerden oluşan, yaşadığınız bir hayat vardı. Bir de seçmediklerinizden oluşan, diğer hayat vardı.
Yine de derinlerde bir yerde tanıdık bir his ve bir hesaplaşma hissetti: Bu, ölümdü ve o ölecekti ve annesi ölecekti ve tanıdığı ve sevdiği herkes ölecekti ve bu belki o ve tanıdığı insanlar yaşlandığında ya da belki daha önce olacaktı.
Klasik Stefan Zweig kitabı. Kısa ve bittikten sonra üstüne düşündüren bir kitap. Takıntının insanı nerelere getirdiğini çok güzel bir şekilde anlatmış. Okurken adamın içinde bulunduğu hastalıklı durumu hissettim. Hiç bir şekilde sıkmayan çok güzel bir şekilde akan bir kitap. Tavsiye ederim. İyi okumalar.
Amok KoşucusuStefan Zweig · Zeplin Kitap · 2018111,8bin okunma
"Arz, kayalar, denizler, hatta parlak yıldızları ve emelleri ve dehası veya bunaklığıyla, beşerin ruhu, cümleten, bütün asumanın göğsünde kaybolmaya mahkûmdur."