Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Umutsuzlar Parkı I. Biliyorsunuz parkların Sizi çağıran tarafları İnsanın gizli, karanlık köşeleriyle oranlı Orada saklanıyor onlar Çünkü her türlü saklanıyorlar orada
Pek yakınım olacak; karım ya da kızkardeşim Belki hiçbiri değil, sadece bir kız Öyle ki; biralar, yaz günleri onunla biraz güzeldir Ama çok iyi bir günde çıldırıverdi Yalnızlıktan İnsan doğduğu günlerini iyi bilmeli. Umutsuzlar Parkı VIII, Edip Cansever
Reklam
Biliyorsunuz parkların Sizi çağıran tarafları İnsanın gizli, karanlık köşeleriyle oranlı Orada saklanıyor onlar Çünkü her türlü saklanıyorlar orada Bir yağmur öncesinin loş sokaklarıyla Dağınık mavisiyle gözlerinin Sevgi vermez kadın uçlarıyla Korkuya, sadece korkuya sığınmış olarak Eskimiş, kurtlanmış ikonlarıyla kiliselerinin Yalvaran
Bu kimin duruşu, bu sizin en gülmediğiniz saatlerde Her cümlede iki tek göz, bu kimin Ya da kim korkuttu bu kadar sizi Bu nasıl sevişmek, üstelik bu kadar hızlı Ya da tam tersine Boş vermek öperken, severken boş vermek sevmelere Sulardan ürpermek gibi dokununca, Ya da ben kimi sarmışım böyle kollarımla Kime söz vermişim, biraz da unutmak
Biliyorsunuz, size geldim sadece Kapınızdan aldım, ballı çöreklerinizden Peki bu sevinmek niye? Girdim ki içeriye yıllardır soyunuyordunuz Ve işte giyiniyordunuz yıllarca Bir Mısır, bir Roma, belki de bir Yunan elleriyle Eski bir insandınız merdivenler gıcırdıyordu Her eski daha bir eskiyi uyarıyordu Otlar ve geyikler duruyordu tanımsız
Bana bir şeyler söylediniz, anlamadım Bir cümle, iyi bir söz, gene anlamadım Doğrusu hiç anlamadım, siz ne demiştiniz? Ben ne demiştim, ve çekip gitmiştim sonra Öyle ya, niye hiç değişmedi bakışlarınız? BİTMEDİ, DİYORUM BİTMEDİ ŞAŞKINLIĞIMIZ. O gün bugündür işte - ben mesela Çok usta bir avcının gözleri karşısında Bir çocuk olarak
Reklam
Biz olmayan insanlarız, ya da çok kuşkuluyuz - böyle Nereden geldiniz, tam sizi soracaktım - böyle Biraz da soğuk almışım, biraz da içki, biraz da bahçe Yukarı çıkalım, hadi çıkalım, annem çay pişirir size Çünkü o bizim yukarda her zaman bir mavi olur Güneşler girer çıkar ellerinize Biriyle konuşuyorsunuz, olmayan biriyle, hadi sevinin Kim bilir, belki de buluşursunuz Söz verip sizi bekletenlerle Sonra da çıkarız - niye olmasın - bahçeye çıkarız birlikte Otlara basarız, dallara değeriz, bunları hep yaparız Biraz da susmalıyız. İnsan bir şeyler aramalı kendinde. Dedim ya, annem de var, ama çay pişirmez size Durur da durur işte yıllanmış heykeller gibi Bilmem ki, bilmiyorum da, belki de benim annem yok Belki de öyle beyaz ki, alışmış görünmezliğe. Nereye gidiyorsunuz ama nereye Sanki biz olmayan insanlarız biraz da kuşkuluyuz Ya da çok kuşkuluyuz - böyle. Edip Cansever Umutsuzlar Parkı-V
57 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.