Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Edvard Munch'e "Çığlık" attıran, Salvador Dali'yi delirten, Albert Einstein'a atomu parçalatan, Immanuel Kant'a ahlak yasasını koyduran, Aristo'ya sistematiği bulduran, Van Gogh'a kulağını kestiren: Belki de senin güzelliğin di.. Di ler de ben istersem ayrı yazılır.
Bir akşam iki arkadaşımla birlikte Kristiania yakınlarındaki tepelik bir patikada yürüyordum. Hayatın ruhumu yırtıp açtığı bir vakitti. Güneş batıyordu ufkun altında
Sayfa 67
Reklam
Edvard Munch ismi çoğu insan için sanat tarihinin ikonik eserlerinden biri olan Çığlık tablosuyla özdeşleşmiştir.
The Scream 1893
Norveçli ekspresyonist ressam Edvard Munch, Oslo'da eğitim aldıktan sonra belirli aralıklarla Almanya, İtalya ve Fransa'da yaşadı. Gauguin ve Van Gogh'dan etkilendi; hatta kendinin de en az onlar kadar hastalıklı bir mantığa sahip olduğunu kabul etti. Aslında bu Munch'un sanat hayatına önemli bir katkı sağlayarak eserlerini hayat, aşk ve ölüm arasında dolanan bir üçgende vermesine neden oldu. Çizgileri ve renkleri birbirinin içine geçirerek kullanmasıyla dikkat çekti. İlk dönem eserleri daha karamsar olmasına rağmen yaşamının sonuna doğru yaptığı tablolarda, bu kötümserliğin yerini mutluluk ve umudun aldığı açıkça görülür. En önemli tablosu 'Çığlık', korkan, umutsuz ve karamsar bir insanın yüzüne verdiği ifadedeki mükemmelliğiyle dikkat çeker. Doğanın çığlığı olarak da anılan eserde ressam, gün batımı esnasında, trabzanlara yaslanmış insanın, doğanın sesini duyduğu andaki ifadesini resmeder.
Sonuçta için her şeyi biliyor ...
Umut yoksa zindan, varsa meydan Yeter ki ara... Şeytan da sensin, melek de Savcı da sensin, hakim de Yalan da sensin, gerçek de Seçmek sadece senin elinde, Anahtarsa yüreğinde... 🌿 (Alıntı ) ************ Çığlık ** Edvard Munch **
Edvard Munch'un Çığlık tablosundaki kırmızı gökyüzünün, 1883'te Endonezya'da Krakatoa Dağı'nın patlamasıyla atmosfere püsküren maddelerin bir sonucu olduğu düşünülüyor. Patladığında Krakatoa gerçekten yarılmıştı. Oluşan boşluğa Deniz suyu hücum etti ve 3200 kilometre uzaktaki Avustralya'dan duyulabilecek kadar büyük bir patlamaya neden oldu. Bu, tarihte kaydedilen en yüksek sesti.
Sayfa 256Kitabı okudu
Reklam
Edvard Munch'un Çığlık tablosu, kuşkusuz, modernizmin büyük temaları olan yabancılaşma, anomi, yalnızlık, toplumsal parçalanma ve tecritin saygın bir ifadesi, vaktiyle kaygı çağı diye adlandırılan o dönemin neredeyse programatik amblemidir.
Sayfa 71 - Postmodernizm, Kıyı Yayınları, 2.Baskı, 1994. (Fredric Jameson - “Postmodernizm ya da Geç Kapitalizmin Kültürel Mantığı”Kitabı okudu
Bir yolda yürüyordum iki dostumla Güneş batıyordu Aniden kan kırmızısına döndü gökyüzü Durakladım bitkin hissederek ve dayandım yanı başımdaki korkuluğa Kan ve ateşten diller vardı şehrin ve mavi-siyah fiyordun üzerinde Dostlarım devam etti ama ben orada kaldım endişe ile titreyerek Ve doğadan sonsuz bir çığlığın geçtiğini hissttim. Son çığlık -Edvard Munch (1893).
93 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.