Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Zaten benim kocama "beyefendi" deseler, kocam hiiç üstüne alınmaz. Eeee erkek dediğin kendini bilecek! Aslan kocam.
Tarihin Çöp Sepeti
- Eeee.....! Bu "e" çeşitli manalara gelmektedir.
Reklam
Ölü, Ölü Yiyecek Ayı ile yatağa giren, sonunu düşünmediği için girer Ayı ile yatağa birisi kendi arzusuyla mı girer? Yoksa birilerinin arzusu ile mi?
Her sabah kahvaltıdan sonra kahve içmek için oturduğumuz, pencerenin önündeki koltuklara oturamıyordum. Karnıyarık, domatesli pilav, fırın sütlaç yapamayordum. Müzik dileyemiyordum. Boğaz Köprüsünden geçerken iyot alalım, Boğaz havası alalım diye arabanın camını açamıyorumdum. Saçlarımı ensemde topuz yapamıyordum. Eeee, bunlar benim hayatımın renkleriydi... O' nunla bütünleşmiş renkler. Yerine ne koyabilirdim ki?
Sayfa 151Kitabı okudu
Uzun boylu,çekici bir kadın yanlarına yaklaştı. Petey gülümseyerek çarpık kollarını çırptı. Gözleri parlayarak, "Meehaaa, Meehaaa," diye bağırdı. Kadın, gülümsemeden Petey'e baktı. Trevor, kadın uzaklaşırken, yüksek sesle bağırdı: "Size 'Merhaba' dedi" Kadın Trevor'u duymazdan geldi. Olanlara anlam veremeyen Petey, "Niyyy?" diye sordu. "Niye mi merhaba demedi?" "Eeee." Trevor , öfkeyle dudağını ısırdı. "Babam güzelliğin hep yüzeyde kaldığını ama çirkinliğin en derinlere kadar işlediğini söyler."
Reklam
HAMM Tanrıya dua edelim. CLOV Gene mi? HAMM Kes sesinil İçinden! Terbiyeli ol biraz! Hadi bakalım. (Dua konumuna gelirler. Bir an. İlk vazgeçen Hamm'dır.) Eeee? CLOV Boşuna! Ya sen? HAMM Ne gezer! (Nagg'a) Ya sen? NAGG Bir dakika (Bir an. Gözlerini açarak.) Hava civa! HAMM Alçak! Yok ki! CLOV Henüz.
Katun bunu sezince, başına albız üşmüş, Alp'ın binbaşılığı, böylece suya düşmüş!... İşte, Işbara Alp'ın budur yürek ağrısı!... Yamtar dedi: Bre Pars! İyice anlat bana, Bu işi nasıl yapar bir Kağanın karısı? Pars dedi: İçing Katun, Çinlidir biliyorsun, Var mıdır Çinlilerin içinde tek doğrusu? Yamtar dedi: -Eeee sonra? Pars dedi: -Sonrası yok, Yamtar'ınkinden çokmuş, Onbaşı Pars'ın usu!... *Albız: Cin, şeytan.
Deli sokağa gelmişti, kalabalığın arasındaydı. Doğruca ihtiyarın yanma gitti. Elini ihtiyarın omuzuna koydu, — Ulan, dedi, senin de deli olduğun nasıl belli... Deli, delinin halinden anlar. Sonra komisere, — Haydi bakalım, şimdi beni bağla da tımarhaneye gönder, dedi. Deliye nasıl muamele edilir, öğrendin mi? Deliyi götürürlerken, meraklı bir kalabalık ihtiyarın etrafmı aldılar: — Beybaba, nasıl yaptın bu işi yahu?... İhtiyar; — Eeee... dedi, kolay değil, kırk sene politika içinde yuğrulduk-Sonra bir göğüs geçirerek, — Ah, ah!... dedi, şimdi bacaklarımda derman olsa,, ben de dama çıkardım, kimse de aşağı indiremezdi.
Nesin yayınlarıKitabı okudu
662 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.