Sabah insanlıktan çıkardığım bir dersi anlatmak istiyorum.
İşe geç kaldım evden çıktım ve topuklu ayakkabılarla koşturuyorum otobüs durağına. Biraz koştum,ayağım burkuldu bir baktım yerdeyim. Bileğim o kadar acıdı ki kalkmayı düşünmeden daha yerde kendime gelmeye çalıştım. Bu sırada da yanımdan insanlar geçiyor ve kimse el uzatmıyor, çünkü düşene yardım etmeyi unutalı biz yıllar oldu. Onlar da haklılar düşen kendi kalkmalı..
Herneyse, gözümün önüne bir el uzandı hafif kafamı kaldırdım bir baktım, down sendromlu bir melek kız.
'Hadi tut elimden kalk da bende işe gideceğim :)' dedi.
Tuttum, oturduk bir yere.
'Bizim işyerinde Ahmet Abi var o geç kalırsam kızar bana, yakın zaten benimle gelir misin sen anlat' tarzında birşeyler söyledi. Gittik beraber, bıraktım onu işe. Bir de 'Canın acıyor mu?' diye sordu, öptüm onu gittim bende..
En güzeli de şu, egosuz, tertemiz yürekli bir dost kazandım çünkü sözleştik akşam iş çıkışında onu alacağım portakal suyu içeceğiz :)
Bende bugün şunu anladım, düşmek de bile bir hayır yaratan Rabb'me sonsuz minnetler olsun*
Teşekkürler.