Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Elif

Elif
@elifkyt
#137674250 Eh, devrandır bu. Çok sürmez, bakarsın bizim rüzgâr, “yürü ya kulum!” der. Ha?
Sosyal Bilgiler Öğretmeni
Öğrenci
Kocaeli
Ordu, 21 Şubat
563 okur puanı
Şubat 2020 tarihinde katıldı
84 syf.
9/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Nasıl da güzel anlatmış Şükrü Erbaş o sonu olmayan, boğazımızı düğüm düğüm eden aşkını. Okurken aynı hisleri ben de yaşadım onunla. Böyle bir aşk, böyle bir sevgi, böyle seven bir adam...Kelimelerin kifayetsiz kaldığı noktadayım. Neredeyse okuduğum her cümle bana "Vay Be Aşka Bak" dedirtti. Beni en çok etkileyen alıntı ise şu: "...Sen orada yalnız kalma diye burada konuşup duruyorum. Canımın burcu. Kirpiksiz gülüm. Merhametine sığındığım kadın. Senden bir parmak yüksekte aldığım her soluk kalbimi kurutuyor.” İşte bu cümle bana göre bu kitabın özeti niteliğinde. Okunması gereken kitaplar arasında yerini almalı... Şükrü Erbaş gibi seven ve yine Şükrü Erbaş gibi biri tarafından sevilmeniz dileğiyle...:)
Yaşıyoruz Sessizce
Yaşıyoruz SessizceŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201612,9bin okunma
Reklam
126 syf.
9/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Favori kitaplarım arasında yerini alan muhteşem bir kitap. Yazarın okudukça okuma isteğini uyandıran mükemmel bir üslubu var. Âdeta cümlelerin içinde kayboluyormuş ve başka bir dünyaya ayak basıyormuş gibi bir his... Bu mükemmel kitabın bende uyandırdığı hissi tarif edebildiğim kadar aktarmak istiyorum size... Nasıl acı bir duygudur Werther gibi sevmek ve ne muhteşem bir duygudur ki Lotte gibi sevilmek... Kimilerimiz aşk der, kimilerimiz saplantı, kimilerimiz ise hastalık. Ama bence aşk bu (Werther'in aşkı). Kırmadan, üzmeden, uzaktan... Uşağını Lotte'ye gönderip gelmesini beklemek kadar güzeldi aşkı. Hatta geldiğinde uşağını incelemesi sırf Lotte bakmıştır diye incelemesi kadar saftı bence aşkı. "Sen, bulamayacağı şeyleri arayan bir ahmaksın" bu söz o kadar uygun bir zamanda karşıma çıktı ki okuduktan sonra boş boş karşıya baktım acı bir farkındalıkla.. Tabancanın Lotte'nin elinden çıktığını öğrenen Werther'in tabancaya sarılması ve tabancayı Lotte'den gelen bir armağan olarak görmesi, sırf Lotte'nin eli değdi diye tabancayı öpüp ve kendini, aşkından gelen bir obje ile sona erdirme isteği... Werther öldü ama aşkı ne Lotte ne de diğerleri için, hatta bizim için yitip gitmiş değil. Hala Werther'in o gece yarısı yaşamına son verdiği an üzerinde oturduğu sandalye kadar gerçek. Bir kitap düşünün, kimi zaman tek gerçekliğin "aşk" olduğunu, öyle ki ölümden bile gerçek olduğunu, en iyi şekilde anlatan adeta bir şaheser. Bayılıyorum böyle duyguları ve hisleri tıpkı okuyucu yaşıyormuş ve hissediyormuş gibi hissettiren kitaplara... Hangi çağda geçerse geçsin bu büyük bir aşk ve güzel seven bir adam.
Genç Werther'in Acıları
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021121,4bin okunma