Hoşçakal Diyarbakır...
Bedeninde özümseyemedin beni.Sende kalmamı sağlayamadın.
Gücünü benden yana kullanamadın.
Ama sana kızgın değilim.
Koynundaki Dicle’den bir Dicle verdin bana.Sağol.
Gidiyorum...
Sağlıcakla kal..
Yerin geniş olsun...
Güçlüsün sen! Yanımda atan yürekleri yumuşak kıl,Beni örselemelerine izin verme.
Art niyetsiz,silahsız,savunmasız;öylece geldim huzuruna,
Düşman gibi belleme beni.
Efsaneler kenti ,güzel diyarbakır...
Tuttuğu yalnız elim değildi.Benliğimdi ,benliğinde hapsolan.Bütünleşivermiştik.Belkide onun bile farkında olmadığı geri dönüşsüzlüktü.Bambaşka bir yol ayrımında olduğumu hissede biliyordum.Haşim’in Pirayesi olmanın yol ayrımında...