Peki siz nasıl oluyor da, yalnızca normal ve olumlu olanın... kısacası , yalnız refahın insan için yararlı olduğuna bu kadar kesin, böylesine ciddi ve kararlı bir biçimde eminsiniz? Çıkarlar konusunda akıl yanılamaz mı? Hem, belki de, insanın sevdiği yalnızca refah değildir, olamaz mı? Belki de, aynı derecede acıyı da seviyordur? Belki, acı da refah kadar çıkarına uyuyordur? İnsanoğlu bazen acıyı da sever, hem de tutkuyla! ✍🖤
Yeraltından Notlar
Yeraltından Notlar
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
Narsist
Acabalar oluşturur narsist hep. Bunu öyle ustalıkla yapar ki. İşte manipüle dediğimiz olay. Sizi suçlu, yetersiz, değersiz, eksik hissettirerek bunu gerçekleştirir. Ondan uzaklastiginizda ben kendimi neden öyle zavallı hissetmişim dersiniz. Diğer insanların yanında kendinizi rahat, özgüvenli, onaylanmış hissedersiniz. Onun yanında Özgüveniniz
Reklam
Ne çok yürümüşüm bu yolları. Telaşla yürümüşüm, kimi zaman ağlayarak kimi zaman yetişmek kaygısıyla kimi zaman da boşu boşuna yürümüşüm... Dünya telaşı işte. Şimdi bakıyorum da bir yerlere ve birilerine yetişmeye çalışmak için yürüyüp durmuşum ancak beklediklerim beklenen saatte gelmemiş, ben hep vaktinden erken varmışım gibi bir sene geçip gitmiş. Keşke biraz geç kalan ben olsaymışım... Oysa ben kalkıp koşmuşum ve hüzne erken varmışım. Sonu ya mutsuzlukla biter kaygısıydan mutluluğa varamamışım.çoğu zaman. Hatta belki yarı yoldan dönmüşüm... Son okuduğum kitapta şöyle bir cümle geçiyordu "İnsan kendini korumalı. Hem mutsuzluktan hem de kaybı halinde yine mutsuzlukla neticelenecek mutluluktan." Bunu düstur edinmişim. Ne çok yanılmışım. İnsanı büyüten biraz da yaşadığı umutsuzluklar, mutsuzluklar değil midir? Unutmuşum çok iyi bildiğim halde. Hem insan nisyan'dan yani unutmaktan gelir. Ben de unutmuşum işte bu gayet insani. Bazen ya mutsuz olursam diye beni bekleyen mutlulukların peşinde koşmayı unutmuşum. Mutsuzluk öyle bir şey ki aslında bilinenin aksine mutsuz olduğumuzda çevremizde daha çok insan bulabiliriz. Bir hayal kırıklığını paylaşmak bence umudu, dipdiri bir hayali paylaşmaktan daha kolaydır. Çünkü insanlar acırlar size. Bir şeye üzüldüğümüzde gerçekten bizim kadar üzülecek insanları bulmak zor değildir. (?) Fakat mutluluk, umut öyle mi? Sizinle birlikte mutluluğu paylaşacak hakiki anlamda paylaşacak kaç kişi var hayatınızda? Ya da şöyle sorayım o kişiden emin misiniz? Mutlu olduğunuzda, bir hayal kurduğunuzda sizin kadar mutlu olacaklarından ne kadar eminsiniz?
Deneyimin Bilişsel Öznelliği Problemi
"Bir Yarasa Olmak Neye Benzer" adlı makaleyi arkadaşlarımla tartışma olanağı bulmuştum. Ortak paydada buluştuğumuz nokta, bir yarasa simülasyonu içerisinde olsak bile, yarasa olmaklığı asla deneyimleyemeyeceğimizdi. Yani, mental durumların fiziksele indirgenmesinin olanaksızlığıydı kabul gören. Buradaki çıkmaz şu ki yarasa olmaklığı
öyleyse öyledi bi hissiyatım yok bana soru sor öyleyse kendine soramadığın ne kaldıysa ... çınar ağacına yıldırım düşmüşse düşmüştü gökgürtüsü gürültüyse gürültülüydü ...
Şehsuvar Küçük İskender I. gece saçlarina kadar sokulur, güzelligine atilan ilmiklere kadar ulaşir. Koltuk altina kaç takim yildiz, burç saklar. Şehsuvar sig sikintilar ardinda derin bir havuz.. dikdörtgen dudaklarda çok yuvarlak sözcükler var! Herhangi birine selam versen dagilmaya mecbur oluyor yüzün. Uzaklara gidecegim ben diyor
Reklam
12 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.