O, bir askerî sefer esnasında doğdu... Timur'un ordusu Kafkaslar'ı zapt etmek için ilerliyordu. Her zaman olduğu gibi, Sahipkıran'ın sadece büyük oğulları değil; hanımları, cariyeleri, oğullarının hanımları ve küçük yaştaki torunları da ona eşlik ediyordu. Oğlu Şahruh'un hamile hanımı Gevherşad'ın bile evde bırakılmasına izin verilmemişti. Hanın atlı araba katarı Sultaniye'de beklerken Gevherşad 22 Mart 1394 tarihinde Timur'a bir tane torun daha doğurdu. Haberci bir ay yol yürüyerek haberi Mezopotamya'da bulunan Timur'a ulaştırdığında, çok sevinen emir, esir edilen şehir savunucularını affetti. Bu, yeni doğmuş çocuğun ilk hayırlı işiydi, tabii simdilik kendi iradesi olmadan.
Sahipkıran, her nerede zalim ve fesatçı bir topluluk yahut insanlar olsa, oraya gidip Müslümanları o zalimlerin elinden kurtarmayı ve yolları güvenlik içinde tutmayı kendisine prensip edinmişti.
Sayfa 297
Reklam
Hazreti Sahipkıran Emir Timur
Gördüğünüz gibi Tanrı inayet-i ilahisini birine nasip ettiğinde, o kişiye öyle bir cesaret verir ki, 243 kişiyle on iki bin kişi ile savaşır ve iki günde onların şehir ve kalelerini zaptedip, halkını ve ailelerini esir eder ve mal- larını ele geçirir. Bu anlattıklarımız yalan değildir. Bunu, o savaşta bizzat katılanların ağızlarından ve olaya şahit olanların anlattıklarından tahkik ederek yazdık.
ÇAMUR SAVAŞI
Mihnetin semeresi devlet, yorgunluğun semeresi izzettir. Bu söz, Hazreti Sahipkıran içindir.
Hazreti Sahipkıran Maveraünnehr’i düşmanlarının elinden yolup aldıktan sonra Çağatay kanunlarıyla (Çingiz-han yasasıyla) yönetmeye başladı.
Sayfa 104
Sahipkıran Emir Timur Hazretleri..
Timur'un hadiseleri sağlam bir mantıkla analiz ederek, neticede isabetli kararlar alması ve bunları da kararlılıkla uygulayarak başarıya ulaşması, bir sonraki girişiminin de aynı şekilde başarı ile sonlanacağı noktasında bir güven doğuruyordu.
Sayfa 249 - KronikKitabı okuyor
Reklam
Emir Timur'un askerleri Buhara sokaklarından geçerken birkaç derviş yüksek bir duvar üstünden eski giyecekler silkeliyorlardı. Bundan çıkan toz askerlerin üzerine geliyordu. Bundan rahatız olan olan bazı komutanlar dervişleri men etmek istediler. Duruma vakıf olan Emir Timur, komutanları ikaz ederek dervişlere cübbeleri daha hızlı hızlı silkelemelerini emretti. Askerler toz duman altında dönüp geçtiler. Sahipkıran, "Hiç kimse üstüne düşen tozları silkelemesin." diye buyurdu. Kimse emirin neden böyle birşey yaptığına anlam verememişti. Daha sonra komutanlarına, "Sizler bu toz parçalarının değerini bilseydiniz onları altınla satın alırdınız! O duvar üstünden tozları silkelenen eski püsküler basit eşyalar değil, onlar Hazreti Şah-ı Nakşibendî'nin mübarek cübbeleriydi. Şunu hiç unutmayınız! Biz onların duaları ve bereketiyle zaferler elde edip bu yüce devlete nail oluyoruz."
Sayfa 247Kitabı okudu
Sahipkıran Emir Timur Hazretleri..
Timur'un yarattığı korkunun bir diğer yönü de kendisine karşı isyan edenlerin korkunç bir şekilde cezalandırmasıyla ilgiliydi. Asiler katledilmekle kalmıyor, aynı zamanda kellerinden kuleler de inşa ediliyordu.
Sayfa 271 - KronikKitabı okuyor
Sultan-ı Turan Sahipkıran Emir Timur
Timur, askerî bir lider ve bir devlet adamı olarak 32 yıl içerisinde (1370 - 1404), doğuda Altay Dağları’na, batıda Karadeniz ve Akdeniz'e, güneyde de İndus'a kadar uzanan bir imparatorluk kurmaya muvaffak oldu. Tarihçiler, Timur’un kurmuş olduğu devletin ve onun harp san'atınıın özellikleri ile, günümüze kadar meşgul oldular. Timur
62 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.