Karakterin yavaş yavaş gelişim gösterdiği kitapları çok severim. Kitabın başında bir Simyacı tadı alıyorsunuz. Fakat sonra olaylar kabul edilebilir olsa da zorlama biçimde gelişiyor. Kitabın sonunda bu zorlamanın da sebebi anlaşılıyor. Açıkçası çok iyi bir öykü konusu olabilecekken roman olmaya zorlanmış bir hikaye olduğunu düşünüyorum. Onun dışında akıcı ve okuması keyifli.
Roman yazma sanatının nasıl olması konusunda genç yazarlara örnek olarak verilebilecek nitelikte bir kitap olduğunu düşünüyorum. Üzerine çok çalışılmış. Adından da anlaşılacağı üzere yemekler kitabın kurgusunda önemli bir yere sahip. Yazar bu durumun üstesinden çok iyi gelmiş. Okurken ağzınız kesin sulanacak. Tarihi kurgu bir kitap. Tarihi öğeler yerinde kullanıldığı için abartı gelmiyor.
Eğer geleneklerden ötürü bir arada yaşayan ailelerin sayısı giderek azalırsa o zaman birbirlerini sevdikleri için bir arada kalan aile sayısı da artabilir.
Yetmiş yıl önce yazılmış bu denemelerin hala bu kadar akıcı okunması ve sürükleyiciliği ile kendine çekmesi gerçekten şaşırtıcı. Ataç her ne kadar büyük bir yazar olduğunu düşünmese ve yarına kalacağına inanmasa da büyük bir yazar, başarılı bir düşünce adamı ve iyi bir edebiyatçı. Fikirlerini böyle bir durulukla anlatabilmek çok büyük bir yetenek. Gençlere güveni ve yeniliğe bağlılığı benim çok hoşuma gitti. Mutlaka okunmalı. Sadece okumak bile büyük bir keyif.
Gene YalnızlıkNurullah Ataç · Yapı Kredi Yayınları · 2022703 okunma
Dünyayı karanlıktan, sakat düşünceden, yavuzluktan kurtaran okul değildir, büyük düşünürlerin, bilginlerin, şairlerin yazdıkları kitaplardır. O düşünürlerin, bilginlerin, şairlerin kitaplarını ortaya koymazsanız, okul hiçbir işe yaramaz.