...Fakat onlardan erkekle karısının arasını açan şeyi öğreniyorlar...(Bakara 102)
Tefsiri:
Büyü ilimlerinde en büyük dilek, kadını ayartabilmek için kocasından ayıran bir muska veya tılsım elde etmek idi. Bu, onların ne kadar bozulduklarını göstermektedir. Onların en büyük zevki, başkalarının kadınlarıyla ilişki kurmak ve onları kocalarından ayırmaktı. Bu bozulmasın en kötüsü idi. Çünkü toplumun temel taşını oluşturan ailenin köklerini yıkmak demekti. Eğer karı ile koca arasındaki ilişki sağlam olursa, toplum da sağlam ve güçlü olur. Fakat ikisi arasındaki ilişki kötü olursa, bütün toplum bozulur. Bu nedenle onlar, en büyük kötülüğü yapıyorlardı; çünkü kendi dayanışmalarının ve tüm toplumun bağlı olduğu bu önemli ilişkiyi kökünden kesiyorlardi. Bir hadiste Hz. Peygamber (s.a.v.), Şeytan'ın dünyanın dört bir tarafına vekilerini gönderdiğini söyler. Vekiller geri döndüğünde O'na ne yaptıklarını anlatırlar. Birisi kavga çıkardığını, ötekisi karışıklık ve kargaşa yarattığını söyler; fakat Şeytan "Hiçbir şey yapmadınız" der. Daha sonra biri gelir ve "Bir adamla karısının arasını ayırdım" der. Şeytan onu kucaklar ve "Gerçekten büyük bir iş yaptın" der. Bu hadisin ışığında, neden iki meleğin İsrâiloğulları'na karı ve kocayı ayıran bilgi ile gittikleri açığa çıkmaktadır. Sadece böyle bir şey, onların ahlâki geriliklerini tam anlamıyla ölçebilirdi.
N. G. Kabal
Hepimiz Gökyüzü Olmak İstedik - Deliler Ve Cellatlar
Her şeyin bir sebebi olduğunu biliyordum ama açıkçası bu kadarını ben bile beklemezdim. Ama Arın Lordum ne der bilirsiniz:
Daha azını beklemezdim, Gök'
Krallar ve Soytarıları sonu oldukça tartışmaya açık bir sondu. Ve tabii araya serinin safe place kitabı olmaya aday
Sanki sahip olamadığımız her şey hayatımızdaki en büyük eksiklik gibi gelirdi ama bazen insanın sahip oldukları hayatının en büyük eksikliği oluyor. Hele bir de sahip olduğunuz anne ve baba bu eksikliğin en büyük sebebiyse…
Daha önce adını hiç duymadığım bir yazar, tamamen tesadüfen kitaplığıma girmiş bir kitap. Ve muhtemelen içeriğini çok kısa bir süre sonra unutacağım o yüzden bir inceleme yazmak istedim. Kitap başlarda vermek istediği mesajdan çok uzaktı. İlk yarısında konunun nereye bağlanacağını anlamadığım için okumam uzun sürdü. Ama son çeyrekte ana karakteri
(Şevval's version)
(Çok özendim o yüzden üşengeçlik bile yapmadım şsödmcmcöd)
~ben şevval(başka adım yok,annem engellemeseyiş babam adımı zeynep koyacakmış ama o kardeşime nasip oldu)
~gözlük derecemi anne ve babamdan miras aldım(ama onlar lazer olup kurtuldular)
~aşırı aşırı aşırı üşengecimdir,beni tanıyan birine sorsanız hakkımda
Kitabın başlığı pek ilgimi çekmediğinden, büyük bir beklentisizlik içindeydim bu yüzden uzun bir zaman erteledim. Meğer her şeyin vakti olduğu gibi bu fazlasıyla etkili, yararlı eserin de zamanı şimdiymiş.
Şu önemli alıntıyı bırakmak istiyorum:
Olgunlaşmamış insanlara ve kendimizi olgunlaştırmamız adına yaklaşım:
"İlişki odaklı olmak yerine
19. yüzyıl İngiltere’sinde yaşayan aristokrat Dorian Gray, çarpıcı yakışıklılığı ile her girdiği ortamda dikkatleri üzerine çekiyordu. Hem de, kadın erkek herkesin dikkatini. Başlangıçta bu durumun farkında bile olmadan tüm masumiyetiyle yaşayan sanat ve sanatcı aşığı Dorian, sıkca poz verdiği arkadaşı ressam Basil Halward’ın yaptığı kendi