" Analatik aklın üstesinden gelemeyeceği kadar çaresizlik içindeydi. En iyisi sessizce ölüme yatmasıydı. Belki daha az acı çekerdi. Bu da bir kurtuluş yöntemiydi..."
Bütün "hazır olmamalar", bütün "zamana ihtiyacım varlar" anlaşılabilir, ama kısa bir süre için. Gerçek şu ki, asla bir "tamamen hazır olma" söz konusu değildir, asla bir gerçekten "doğru zaman" yoktur. Öyle bir zaman gelir ki, sadece en iyisi umularak burun sıkı sıkıya kapatılır ve en derin sulara atlanır. Eğer böyle olmasaydı, 'kadın kahraman', 'erkek kahraman' ve 'cesaret' sözcüklerini yaratmaya ihtiyaç duymazdık.
“Bilmezden gelmek bazen en iyisi. Bilmemeyi istiyorsun çünkü. Öyle olmamasını istiyorsun. Gerçeğin öyle olmamasını. Ama elinden bir şey gelmiyor. Kendi gerçeğini yaratıyorsun sonra, o gerçeğe öyle bir sarılıyorsun ki seninle beraber herkes inanıyor.”
Bir, Yaradan demek. İki, karanlık kaos.
Üç, dünyadır, kâinat yani. Üç kadeh en iyisi bence.
Zaten üçüncüde güneşi damla damla içersin,
Sonrakilerle de gök kubbeyi içine çekersin.